
illâ ḳîlen selâmen selâmâ.
Arapça:
إِلَّا قِيلًا سَلَامًا سَلَامًا
Türkçe:
Sadece "Selam, selam!" denir.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Duydukları söz, yalnız "selam", "selam" dır.
Diyanet Vakfı:
Söylenen, yalnızca "selam, selam" dır.
İngilizce:
Only the saying, "Peace! Peace".
Fransızca:
mais seulement les propos : "Salam ! Salam ! "... [Paix ! paix ! ]
Almanca:
außer dem Wort: "Salam, Salam (sei mit euch)".
Rusça:
а только слова: "Мир! Мир!"
Açıklama:

veaṣḥâbü-lyemîni mâ aṣḥâbü-lyemîn.
Arapça:
وَأَصْحَابُ الْيَمِينِ مَا أَصْحَابُ الْيَمِينِ
Türkçe:
Uğur ve mutluluk yâranı. Nedir uğur ve mutluluk yâranı?
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sağın adamları, nedir o sağın adamları!
Diyanet Vakfı:
Sağdakiler, ne mutlu o sağdakilere!
İngilizce:
The Companions of the Right Hand,- what will be the Companions of the Right Hand?
Fransızca:
Et les gens de la droite; que sont les gens de la droite ?
Almanca:
Und die Weggenossen von der Rechten. Was sind die Weggenossen von der Rechten?!
Rusça:
А те, которые на правой стороне: Кто же те, которые на правой стороне?
Açıklama:

fî sidrim maḫḍûd.
Arapça:
فِي سِدْرٍ مَّخْضُودٍ
Türkçe:
Dikensiz kirazlar,
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Dalbastı kirazlar,
Diyanet Vakfı:
Düzgün kiraz ağacı,
İngilizce:
(They will be) among Lote-trees without thorns,
Fransızca:
[Ils seront parmi]: des jujubiers sans épines,
Almanca:
Sie sind unter entdornten Lotusbäumen
Rusça:
Они пребудут среди лотосов, лишенных шипов,
Açıklama:

veṭalḥim menḍûd.
Arapça:
وَطَلْحٍ مَّنضُودٍ
Türkçe:
Meyve dizili muz ağaçları,
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Meyva dizili muzlar,
Diyanet Vakfı:
Meyveleri salkım salkım dizili muz ağaçları,
İngilizce:
Among Talh trees with flowers (or fruits) piled one above another,-
Fransızca:
et parmi des bananiers aux régimes bien fournis,
Almanca:
und nebeneinanderstehenden Akazienbäumen.
Rusça:
под бананами (или акациями камеденосными) с висящими рядами плодами,
Açıklama:

veżillim memdûd.
Arapça:
وَظِلٍّ مَّمْدُودٍ
Türkçe:
Uzayan gölgeler,
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Uzamış gölgeler,
Diyanet Vakfı:
Uzamış gölgeler,
İngilizce:
In shade long-extended,
Fransızca:
dans une ombre étendue
Almanca:
Und (sie haben) einen ausgebreiteten Schatten
Rusça:
в распростертой тени,
Açıklama:

vemâim meskûb.
Arapça:
وَمَاءٍ مَّسْكُوبٍ
Türkçe:
Akıp dökülen sular,
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Fışkıran sular.
Diyanet Vakfı:
Çağlayarak akan sular,
İngilizce:
By water flowing constantly,
Fransızca:
[près] d'une eau coulant continuellement,
Almanca:
und gegossenes Wasser
Rusça:
среди разлитых вод
Açıklama:

vefâkihetin keŝîrah.
Arapça:
وَفَاكِهَةٍ كَثِيرَةٍ
Türkçe:
Birçok meyveler arasındadırlar.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Pek çok meyva arasında,
Diyanet Vakfı:
Sayısız meyveler içindedirler;
İngilizce:
And fruit in abundance.
Fransızca:
et des fruits abondants
Almanca:
und viel Obst,
Rusça:
и многочисленных фруктов,
Açıklama:

lâ maḳṭû`ativ velâ memnû`ah.
Arapça:
لَّا مَقْطُوعَةٍ وَلَا مَمْنُوعَةٍ
Türkçe:
Ne tükenir ne yasaklanır.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Tükenmeyen ve yasaklanmayan
Diyanet Vakfı:
Tükenmeyen ve yasaklanmayan.
İngilizce:
Whose season is not limited, nor (supply) forbidden,
Fransızca:
ni interrompus ni défendus,
Almanca:
das weder zu Ende geht, noch verboten ist,
Rusça:
которые не кончаются и доступны.
Açıklama:

vefüruşim merfû`ah.
Arapça:
وَفُرُشٍ مَّرْفُوعَةٍ
Türkçe:
Yükseğe yerleştirilmiş döşekler içinde.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ve yükseltilmiş döşekler üstündedirler.
Diyanet Vakfı:
Ve kabartılmış döşekler üstündedirler.
İngilizce:
And on Thrones (of Dignity), raised high.
Fransızca:
sur des lits surélevés,
Almanca:
und gehobene Polster.
Rusça:
Они будут лежать на приподнятых матрацах.
Açıklama:

innâ enşe'nâhünne inşââ.
Arapça:
إِنَّا أَنشَأْنَاهُنَّ إِنشَاءً
Türkçe:
Biz kadınları da güzel bir biçimde yeniden yaratmış,
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz kadınları yeniden inşa ettik (yarattık).
Diyanet Vakfı:
Gerçekten biz hurileri apayrı biçimde yeni yarattık.
İngilizce:
We have created (their Companions) of special creation.
Fransızca:
C'est Nous qui les avons créées à la perfection,
Almanca:
Gewiß ließen WIR sie im Erstehen erstehen,
Rusça:
Мы сотворим их заново
Açıklama:
Sayfalar
