Cuz 30

 
00:00

vel'arḍi ẕâti-ṣṣad`.

Arapça:

وَالْأَرْضِ ذَاتِ الصَّدْعِ

Türkçe:

Çatlayışlarla/yarılışlarla dolu yere de yemin olsun,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O yarılıp çatlayan yere,

Diyanet Vakfı:

(Nebat ile) yarılan yere,

İngilizce:

And by the Earth which opens out (for the gushing of springs or the sprouting of vegetation),-

Fransızca:

et par la terre qui se fend !

Almanca:

und bei der Erde mit Zerreißen!

Rusça:

Клянусь раскалываемой землей!

Açıklama:
 
00:00

innehû leḳavlün faṣl.

Arapça:

إِنَّهُ لَقَوْلٌ فَصْلٌ

Türkçe:

Ki o, tam bir biçimde ayırt eden bir sözdür;

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Kuşkusuz Kur'ân, ayırıcı bir sözdür.

Diyanet Vakfı:

Şüphesiz Kur'an, (hak ile batılı) ayıran bir sözdür.

İngilizce:

Behold this is the Word that distinguishes (Good from Evil):

Fransızca:

Ceci [le Coran] est certes, une parole décisive [qui tranche entre le vrai et le faux],

Almanca:

Gewiß, er ist doch ein richtendes Wort,

Rusça:

Это - Слово различающее,

Açıklama:
 
00:00

vemâ hüve bilhezl.

Arapça:

وَمَا هُوَ بِالْهَزْلِ

Türkçe:

Şaka değildir o.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O asla bir şaka değildir.

Diyanet Vakfı:

O, asla bir şaka değildir.

İngilizce:

It is not a thing for amusement.

Fransızca:

et non point une plaisanterie frivole !

Almanca:

und er ist keine Unernsthaftigkeit.

Rusça:

а не шутка.

Açıklama:
 
00:00

innehüm yekîdûne keydâ.

Arapça:

إِنَّهُمْ يَكِيدُونَ كَيْدًا

Türkçe:

Onlar ha bire tuzak kuruyorlar/oyun çeviriyorlar.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Haberin olsun ki, kâfirler hep hile kuruyorlar.

Diyanet Vakfı:

Onlar bir tuzak kurarlar,

İngilizce:

As for them, they are but plotting a scheme,

Fransızca:

Ils se servent d'une ruse,

Almanca:

Gewiß, sie planen List

Rusça:

Они замышляют козни,

Açıklama:
 
00:00

veekîdü keydâ.

Arapça:

وَأَكِيدُ كَيْدًا

Türkçe:

Ben de tuzak kuruyorum.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Ben de hilelerine karşılık veririm.

Diyanet Vakfı:

Ben de bir tuzak kurarım.

İngilizce:

And I am planning a scheme.

Fransızca:

et Moi aussi Je me sers de Mon plan.

Almanca:

und ICH entgegne ihre List,

Rusça:

и Я замышляю козни.

Açıklama:
 
00:00

femehhili-lkâfirîne emhilhüm ruveydâ.

Arapça:

فَمَهِّلِ الْكَافِرِينَ أَمْهِلْهُمْ رُوَيْدًا

Türkçe:

O halde, o küfre batmışlara mühlet ver, süre tanı onlara birazcık...

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı.

Diyanet Vakfı:

Onun için Kafirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).

İngilizce:

Therefore grant a delay to the Unbelievers: Give respite to them gently (for awhile).

Fransızca:

Accorde (ô Prophète) donc un délai aux infidèles : accorde-leur un court délai.

Almanca:

so gewähre den Kafir Aufschub, gewähre ihnen kurzen Aufschub!

Rusça:

Предоставь же неверующим отсрочку, помедли с ними недолго!

Açıklama:
 
00:00

sebbiḥi-sme rabbike-l'a`lâ.

Arapça:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ سَبِّحِ اسْمَ رَبِّكَ الْأَعْلَى

Türkçe:

Rabbinin o Al'a,o yüce adını tespih et!

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Rabbinin yüce adını tesbih et.

Diyanet Vakfı:

Yüce Rabbinin adını,

İngilizce:

Glorify the name of thy Guardian-Lord Most High,

Fransızca:

Glorifie le nom de ton Seigneur, le Très Haut,

Almanca:

Rühme den Namen deines allhöchsten HERRN,

Rusça:

Славь имя Господа твоего Всевышнего,

Açıklama:
 
00:00

elleẕî ḫaleḳa fesevvâ.

Arapça:

الَّذِي خَلَقَ فَسَوَّىٰ

Türkçe:

O ki yarattı, düzene koydu,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Yaratıp düzene koyan O'dur.

Diyanet Vakfı:

Yaratıp düzene koyan,

İngilizce:

Who hath created, and further, given order and proportion;

Fransızca:

Celui Qui a crée et agencé harmonieusement,

Almanca:

Desjenigen, Der erschuf und dann zurechtmachte,

Rusça:

Который сотворил все сущее и всему придал соразмерность,

Açıklama:
 
00:00

velleẕî ḳaddera fehedâ.

Arapça:

وَالَّذِي قَدَّرَ فَهَدَىٰ

Türkçe:

O ki miktarını, şeklini belirledi, yolunu çizip aydınlattı.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Takdir edip hidayeti gösteren O'dur.

Diyanet Vakfı:

Takdir edip yol gösteren,

İngilizce:

Who hath ordained laws. And granted guidance;

Fransızca:

qui a décrété et guidé,

Almanca:

und Desjenigen, Der bestimmte, dann rechtleitete,

Rusça:

Который предопределил судьбу творений и указал путь,

Açıklama:
 
00:00

velleẕî aḫrace-lmer`â.

Arapça:

وَالَّذِي أَخْرَجَ الْمَرْعَىٰ

Türkçe:

O ki otlağı çıkardı,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Otlağı çıkaran,

Diyanet Vakfı:

(Topraktan) yeşil otu çıkaran,

İngilizce:

And Who bringeth out the (green and luscious) pasture,

Fransızca:

et qui a fait pousser le pâturage,

Almanca:

und Desjenigen, Der das Gegraste hervorbringen ließ,

Rusça:

Который взрастил пастбища,

Açıklama:

Sayfalar

Cuz 30 beslemesine abone olun.