Arapça:
وَتَوَلَّ عَنْهُمْ حَتَّىٰ حِينٍ
Çeviriyazı:
vetevelle `anhüm ḥattâ ḥîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Yine sen, bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
Diyanet İşleri:
Bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve yüz çevir onlardan bir zamana dek.
Şaban Piriş:
Bir süreye kadar onlardan uzaklaş.
Edip Yüksel:
Bir süreye kadar onlara aldırış etme.
Ali Bulaç:
Sen bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
Suat Yıldırım:
Artık sen bir süre onlardan uzak dur.
Ömer Nasuhi Bilmen:
37:177
Yaşar Nuri Öztürk:
Yüz çevir onlardan belli bir vakte kadar!
Bekir Sadak:
38:1
İbni Kesir:
Sen, bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
Adem Uğur:
Sen bir zamana kadar onlara aldırma.
İskender Ali Mihr:
Ve bir süre kadar onlardan yüz çevir.
Celal Yıldırım:
Ve sen bir süre onlardan yüzçevir.
Tefhim ul Kuran:
Sen bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
Fransızca:
Et éloigne-toi d'eux jusqu'à un certain temps;
İspanyolca:
¡Apártate, pues, de ellos, por algún tiempo,
İtalyanca:
Allontanati da loro per un periodo
Almanca:
So wende dich von ihnen bis zu einer Zeit ab!
Çince:
你暂时退避他们吧!
Hollandaca:
Wend u dus voor eenigen tijd van hen af.
Rusça:
Отвернись же от них до определенного срока.
Somalice:
Ee kajeedso xagooda tan iyo muddo.
Swahilice:
Na waache kwa muda.
Uygurca:
ئۇلاردىن ۋاقىتلىق يۈز ئۆرۈپ تۇرغىن
Japonca:
それであなたはかれらから暫くの間遠ざかって,
Arapça (Ürdün):
«وتول عنهم حتى حين».
Hintçe:
और उन लोगों से एक ख़ास वक्त तक मुँह फेरे रहो
Tayca:
และเจ้าจงหันเหออกจากพวกเขาระยะหนึ่ง
İbranice:
לכן התרחק מהם לזמן-מה
Hırvatça:
Zato se okreni od njih neko vrijeme
Rumence:
Întoarce-le spatele o vreme!
Transliteration:
Watawalla AAanhum hatta heenin
Türkçe:
Yüz çevir onlardan belli bir vakte kadar!
Sahih International:
And leave them for a time.
İngilizce:
So turn thou away from them for a little while,
Azerbaycanca:
(Ya Peyğəmbər!) Sən onlardan bir müddət üz çevir!
Süleyman Ateş:
Bir süreye kadar onları kendi hallerine bırak.
Diyanet Vakfı:
Sen bir zamana kadar onlara aldırma.
Erhan Aktaş:
Artık bir süre onlardan yüz çevir.
Kral Fahd:
Sen bir zamana kadar onlara aldırma.
Hasan Basri Çantay:
Sen (Habîbim) bir zamana kadar onlardan yüz çevir.
Muhammed Esed:
Bu sebeple onlardan bir süre uzak dur,
Gültekin Onan:
Sen bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
Ali Fikri Yavuz:
Yine sen (Ey Rasûlüm), bir zamana kadar onlardan yüz çevir.
Portekizce:
E afasta-te, temporariamente, deles.
İsveççe:
Håll dig [alltså] nu en tid ifrån dem
Farsça:
و تا مدتی از آنان روی بگردان،
Kürtçe:
وە وازیان لێ بھێنە ھەتائەو ماوەی (دیاریکراوە بۆیان)
Özbekçe:
Бас, сен улардан бир вақтгача юз ўгир.
Malayca:
Dan berpalinglah (wahai Muhammad) dari mereka, (jangan hiraukan celaan mereka serta bersabarlah) hingga ke suatu masa.
Arnavutça:
andaj, shmangu prej tyre deri një kohë,
Bulgarca:
И се отвърни от тях за определен срок!
Sırpça:
Зато се неко време окрени од њих
Çekçe:
Odvrať se tedy od nich dočasně
Urduca:
بس ذرا اِنہیں کچھ مدت کے لیے چھوڑ دو
Tacikçe:
Аз онҳо то чанде рӯй бигардон.
Tatarca:
Вәгъдә көненә чаклы алардан кисел!
Endonezyaca:
Dan berpalinglah kamu dari mereka hingga suatu ketika.
Amharca:
እነርሱንም እስከ (ጥቂት) ጊዜ ድረስ ተዋቸው፡፡
Tamilce:
சிறிது காலம் வரை அவர்களை விட்டு விலகி இருப்பீராக!
Korece:
그러므로 잠시 동안 그들로부터 떨어져
Vietnamca:
Cho nên, Ngươi (hỡi Thiên Sứ) hãy bỏ mặc họ cho tới khi thời hạn (đã đến).
Ayet Linkleri: