5761 |
585 |
80 |
3 |
30 |
وَمَا يُدْرِيكَ لَعَلَّهُ يَزَّكَّىٰ |
vemâ yüdrîke le`allehû yezzekkâ. |
Ne bilirsin, belki de o arınacak; |
But what would make you perceive, [O Muhammad], that perhaps he might be purified |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5762 |
585 |
80 |
4 |
30 |
أَوْ يَذَّكَّرُ فَتَنفَعَهُ الذِّكْرَىٰ |
ev yeẕẕekkeru fetenfe`ahü-ẕẕikrâ. |
Yahut öğüt alacaktı da bu öğüt kendisine fayda verecekti. |
Or be reminded and the remembrance would benefit him? |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5763 |
585 |
80 |
5 |
30 |
أَمَّا مَنِ اسْتَغْنَىٰ |
emmâ meni-stagnâ. |
Ama sen, kendisini öğütten müstağni gören kimseyi karşına alıp ilgileniyorsun. |
As for he who thinks himself without need, |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5764 |
585 |
80 |
6 |
30 |
فَأَنتَ لَهُ تَصَدَّىٰ |
feente lehû teṣaddâ. |
Ama sen, kendisini öğütten müstağni gören kimseyi karşına alıp ilgileniyorsun. |
To him you give attention. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5765 |
585 |
80 |
7 |
30 |
وَمَا عَلَيْكَ أَلَّا يَزَّكَّىٰ |
vemâ `aleyke ellâ yezzekkâ. |
Arınmak istememesinden sana ne? |
And not upon you [is any blame] if he will not be purified. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5766 |
585 |
80 |
8 |
30 |
وَأَمَّا مَن جَاءَكَ يَسْعَىٰ |
veemmâ men câeke yes`â. |
Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun. |
But as for he who came to you striving [for knowledge] |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5767 |
585 |
80 |
9 |
30 |
وَهُوَ يَخْشَىٰ |
vehüve yaḫşâ. |
Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun. |
While he fears [Allah], |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5768 |
585 |
80 |
10 |
30 |
فَأَنتَ عَنْهُ تَلَهَّىٰ |
feente `anhü telehhâ. |
Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun. |
From him you are distracted. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5769 |
585 |
80 |
11 |
30 |
كَلَّا إِنَّهَا تَذْكِرَةٌ |
kellâ innehâ teẕkirah. |
Dikkat et; bu Kuran bir öğüttür. |
No! Indeed, these verses are a reminder; |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5770 |
585 |
80 |
12 |
30 |
فَمَن شَاءَ ذَكَرَهُ |
femen şâe ẕekerah. |
Dileyen onu öğüt kabul eder. |
So whoever wills may remember it. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5771 |
585 |
80 |
13 |
30 |
فِي صُحُفٍ مُّكَرَّمَةٍ |
fî ṣuḥufim mükerrameh. |
O, kutsal kılınmış, yüceltilmiş, arınmış sahifeler üzerindedir. |
[It is recorded] in honored sheets, |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5772 |
585 |
80 |
14 |
30 |
مَّرْفُوعَةٍ مُّطَهَّرَةٍ |
merfû`atim müṭahherah. |
O, kutsal kılınmış, yüceltilmiş, arınmış sahifeler üzerindedir. |
Exalted and purified, |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5773 |
585 |
80 |
15 |
30 |
بِأَيْدِي سَفَرَةٍ |
bieydî seferah. |
İyi kimseler, saygıdeğer elçilerin eliyle yazılmıştır. |
[Carried] by the hands of messenger-angels, |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5774 |
585 |
80 |
16 |
30 |
كِرَامٍ بَرَرَةٍ |
kirâmim berarah. |
İyi kimseler, saygıdeğer elçilerin eliyle yazılmıştır. |
Noble and dutiful. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5775 |
585 |
80 |
17 |
30 |
قُتِلَ الْإِنسَانُ مَا أَكْفَرَهُ |
ḳutile-l'insânü mâ ekferah. |
Canı çıksın o insanın, o ne nankördür! |
Cursed is man; how disbelieving is he. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5776 |
585 |
80 |
18 |
30 |
مِنْ أَيِّ شَيْءٍ خَلَقَهُ |
min eyyi şey'in ḫaleḳah. |
Allah onu hangi şeyden yaratmış? |
From what substance did He create him? |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5777 |
585 |
80 |
19 |
30 |
مِن نُّطْفَةٍ خَلَقَهُ فَقَدَّرَهُ |
min nuṭfeh. ḫaleḳahû feḳadderah. |
Onu meniden yaratıp merhalelerden geçirerek ona şekil vermiş; |
From a sperm-drop He created him and destined for him; |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5778 |
585 |
80 |
20 |
30 |
ثُمَّ السَّبِيلَ يَسَّرَهُ |
ŝümme-ssebîle yesserah. |
Sonra, yolu ona kolaylaştırmıştır. |
Then He eased the way for him; |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5779 |
585 |
80 |
21 |
30 |
ثُمَّ أَمَاتَهُ فَأَقْبَرَهُ |
ŝümme emâtehû feaḳberah. |
Sonra onu öldürür ve kabre koyar. |
Then He causes his death and provides a grave for him. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |
5780 |
585 |
80 |
22 |
30 |
ثُمَّ إِذَا شَاءَ أَنشَرَهُ |
ŝümme iẕâ şâe enşerah. |
Sonra, dilediği zaman onu tekrar diriltir. |
Then when He wills, He will resurrect him. |
Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس |