Sayfa Sayfa Kur'an Gösterimi

Sayfa Sayfa Kur'an-ı Kerim Gösterimi - SyNo: 584
ANoazalan sırada SyNo SrNo SrANo Cuz Arapça Çeviriyazı Diyanet İşleri Sahih International Etiketler
5741 584 79 29 30 وَأَغْطَشَ لَيْلَهَا وَأَخْرَجَ ضُحَاهَا veagṭaşe leylehâ veaḫrace ḍuḥâhâ. Gecesini karanlık yapmış, gündüzünü aydınlatmıştır. And He darkened its night and extracted its brightness. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5742 584 79 30 30 وَالْأَرْضَ بَعْدَ ذَٰلِكَ دَحَاهَا vel'arḍa ba`de ẕâlike deḥâhâ. Ardından yeri düzenlemiştir. And after that He spread the earth. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5743 584 79 31 30 أَخْرَجَ مِنْهَا مَاءَهَا وَمَرْعَاهَا aḫrace minhâ mâehâ vemer`âhâ. Suyunu ondan çıkarmış ve otlak yer meydana getirmiştir. He extracted from it its water and its pasture, Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5744 584 79 32 30 وَالْجِبَالَ أَرْسَاهَا velcibâle ersâhâ. Dağları yerleştirmiştir. And the mountains He set firmly Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5745 584 79 33 30 مَتَاعًا لَّكُمْ وَلِأَنْعَامِكُمْ metâ`al leküm velien`âmiküm. Bunları sizin ve hayvanlarınızın geçinmesi için yapmıştır. As provision for you and your grazing livestock. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5746 584 79 34 30 فَإِذَا جَاءَتِ الطَّامَّةُ الْكُبْرَىٰ feiẕâ câeti-ṭṭâmmetü-lkübrâ. Güç yetirilemeyen en büyük baskın geldiği zaman, o gün, insan ne uğurda çalıştığını anlar. But when there comes the greatest Overwhelming Calamity - Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5747 584 79 35 30 يَوْمَ يَتَذَكَّرُ الْإِنسَانُ مَا سَعَىٰ yevme yeteẕekkeru-l'insânü mâ se`â. Güç yetirilemeyen en büyük baskın geldiği zaman, o gün, insan ne uğurda çalıştığını anlar. The Day when man will remember that for which he strove, Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5748 584 79 36 30 وَبُرِّزَتِ الْجَحِيمُ لِمَن يَرَىٰ vebürrizeti-lceḥîmü limey yerâ. Cehennem her bakanın göreceği şekilde gösterilir. And Hellfire will be exposed for [all] those who see - Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5749 584 79 37 30 فَأَمَّا مَن طَغَىٰ feemmâ men ṭagâ. İşte, azıp da dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir. So as for he who transgressed Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5750 584 79 38 30 وَآثَرَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا veâŝera-lḥayâte-ddünyâ. İşte, azıp da dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir. And preferred the life of the world, Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5751 584 79 39 30 فَإِنَّ الْجَحِيمَ هِيَ الْمَأْوَىٰ feinne-lceḥîme hiye-lme'vâ. İşte, azıp da dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir. Then indeed, Hellfire will be [his] refuge. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5752 584 79 40 30 وَأَمَّا مَنْ خَافَ مَقَامَ رَبِّهِ وَنَهَى النَّفْسَ عَنِ الْهَوَىٰ veemmâ men ḫâfe meḳâme rabbihî venehe-nnefse `ani-lhevâ. Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kötülükten alıkoymuşsa, varacağı yer şüphesiz cennettir. But as for he who feared the position of his Lord and prevented the soul from [unlawful] inclination, Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5753 584 79 41 30 فَإِنَّ الْجَنَّةَ هِيَ الْمَأْوَىٰ feinne-lcennete hiye-lme'vâ. Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kötülükten alıkoymuşsa, varacağı yer şüphesiz cennettir. Then indeed, Paradise will be [his] refuge. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5754 584 79 42 30 يَسْأَلُونَكَ عَنِ السَّاعَةِ أَيَّانَ مُرْسَاهَا yes'elûneke `ani-ssâ`ati eyyâne mürsâhâ. Senden kıyametin ne zaman gelip çatacağını sorarlar. They ask you, [O Muhammad], about the Hour: when is its arrival? Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5755 584 79 43 30 فِيمَ أَنتَ مِن ذِكْرَاهَا fîme ente min ẕikrâhâ. Nerde senden onu anlatması? In what [position] are you that you should mention it? Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5756 584 79 44 30 إِلَىٰ رَبِّكَ مُنتَهَاهَا ilâ rabbike müntehâhâ. Onun bilgisi Rabbine aittir. To your Lord is its finality. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5757 584 79 45 30 إِنَّمَا أَنتَ مُنذِرُ مَن يَخْشَاهَا innemâ ente münẕiru mey yaḫşâhâ. Sen sadece kıyametten korkanı uyaransın. You are only a warner for those who fear it. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
5758 584 79 46 30 كَأَنَّهُمْ يَوْمَ يَرَوْنَهَا لَمْ يَلْبَثُوا إِلَّا عَشِيَّةً أَوْ ضُحَاهَا keennehüm yevme yeravnehâ lem yelbeŝû illâ `aşiyyeten ev ḍuḥâhâ. Kıyameti gördükleri gün dünyada ancak bir akşam yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış olduklarını sanırlar. It will be, on the Day they see it, as though they had not remained [in the world] except for an afternoon or a morning thereof. Sayfa 584, Cuz 30, النازعات, An-Naziat—النازعات
Sayfa Sayfa Kur'an-ı Kerim Gösterimi - SyNo: 585
ANoazalan sırada SyNo SrNo SrANo Cuz Arapça Çeviriyazı Diyanet İşleri Sahih International Etiketler
5759 585 80 1 30 بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ عَبَسَ وَتَوَلَّىٰ `abese vetevellâ. Yanına kör bir kimse geldi diye (Peygamber) yüzünü asıp çevirdi. The Prophet frowned and turned away Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس
5760 585 80 2 30 أَن جَاءَهُ الْأَعْمَىٰ en câehü-l'a`mâ. Yanına kör bir kimse geldi diye (Peygamber) yüzünü asıp çevirdi. Because there came to him the blind man, [interrupting]. Sayfa 585, Cuz 30, عبس, Abasa-- عبس

Sayfalar

CSV