5461 |
573 |
72 |
14 |
29 |
وَأَنَّا مِنَّا الْمُسْلِمُونَ وَمِنَّا الْقَاسِطُونَ ۖ فَمَنْ أَسْلَمَ فَأُولَٰئِكَ تَحَرَّوْا رَشَدًا |
veennâ minne-lmüslimûne veminne-lḳâsiṭûn. femen esleme feülâike teḥarrav raşedâ. |
İçimizde, kendini Allah'a vermiş olanlar da, yazık edenler de vardır. Kendini Allah'a veren kimseler, işte onlar, doğru yolu arayanlar, ona layık olanlardır. |
And among us are Muslims [in submission to Allah], and among us are the unjust. And whoever has become Muslim - those have sought out the right course. |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5462 |
573 |
72 |
15 |
29 |
وَأَمَّا الْقَاسِطُونَ فَكَانُوا لِجَهَنَّمَ حَطَبًا |
veemme-lḳâsiṭûne fekânû licehenneme ḥaṭabâ. |
Kendilerine yazık edenlere gelince; onlar, cehennemin odunları oldular. |
But as for the unjust, they will be, for Hell, firewood.' |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5463 |
573 |
72 |
16 |
29 |
وَأَن لَّوِ اسْتَقَامُوا عَلَى الطَّرِيقَةِ لَأَسْقَيْنَاهُم مَّاءً غَدَقًا |
veel levi-steḳâmû `ale-ṭṭarîḳati leesḳaynâhüm mâen gadeḳâ. |
Ama doğru yola girmiş olsalardı, onları bu hususta denememiz için onlara bol su içirirdik; kim Rabbini anmaktan yüz çevirirse, Rabbi onu gittikçe artan bir azaba uğratır. |
And [Allah revealed] that if they had remained straight on the way, We would have given them abundant provision |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5464 |
573 |
72 |
17 |
29 |
لِّنَفْتِنَهُمْ فِيهِ ۚ وَمَن يُعْرِضْ عَن ذِكْرِ رَبِّهِ يَسْلُكْهُ عَذَابًا صَعَدًا |
lineftinehüm fîh. vemey yü`riḍ `an ẕikri rabbihî yeslükhü `aẕâben ṣa`adâ. |
Ama doğru yola girmiş olsalardı, onları bu hususta denememiz için onlara bol su içirirdik; kim Rabbini anmaktan yüz çevirirse, Rabbi onu gittikçe artan bir azaba uğratır. |
So We might test them therein. And whoever turns away from the remembrance of his Lord He will put into arduous punishment. |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5465 |
573 |
72 |
18 |
29 |
وَأَنَّ الْمَسَاجِدَ لِلَّهِ فَلَا تَدْعُوا مَعَ اللَّهِ أَحَدًا |
veenne-lmesâcide lillâhi felâ ted`û me`a-llâhi eḥadâ. |
Mescidler şüphesiz Allah'ındır, öyleyse oralarda Allah'a yalvarırken başkasını katmayın. |
And [He revealed] that the masjids are for Allah, so do not invoke with Allah anyone. |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5466 |
573 |
72 |
19 |
29 |
وَأَنَّهُ لَمَّا قَامَ عَبْدُ اللَّهِ يَدْعُوهُ كَادُوا يَكُونُونَ عَلَيْهِ لِبَدًا |
veennehû lemmâ ḳâme `abdü-llâhi yed`ûhü kâdû yekûnûne `aleyhi libedâ. |
Allah'ın kulu Muhammed, O'na yalvarmak, namaz kılmak için kalkınca, nerdeyse, çevresinde keçeleşirler, birbirlerine girerlerdi. |
And that when the Servant of Allah stood up supplicating Him, they almost became about him a compacted mass." |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5467 |
573 |
72 |
20 |
29 |
قُلْ إِنَّمَا أَدْعُو رَبِّي وَلَا أُشْرِكُ بِهِ أَحَدًا |
ḳul innemâ ed`û rabbî velâ üşrikü bihî eḥadâ. |
De ki: "Ben sadece Rabbime yalvarırım ve O'na kimseyi ortak koşmam." |
Say, [O Muhammad], "I only invoke my Lord and do not associate with Him anyone." |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5468 |
573 |
72 |
21 |
29 |
قُلْ إِنِّي لَا أَمْلِكُ لَكُمْ ضَرًّا وَلَا رَشَدًا |
ḳul innî lâ emlikü leküm ḍarrav velâ raşedâ. |
De ki: "Ben size zarar vermeye de iyilik yapmaya da kadir değilim." |
Say, "Indeed, I do not possess for you [the power of] harm or right direction." |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5469 |
573 |
72 |
22 |
29 |
قُلْ إِنِّي لَن يُجِيرَنِي مِنَ اللَّهِ أَحَدٌ وَلَنْ أَجِدَ مِن دُونِهِ مُلْتَحَدًا |
ḳul innî ley yücîranî mine-llâhi eḥadüv velen ecide min dûnihî mülteḥadâ. |
De ki: "Beni kimse Allah'a karşı savunamaz ve ben O'ndan başka bir sığınak bulamam." |
Say, "Indeed, there will never protect me from Allah anyone [if I should disobey], nor will I find in other than Him a refuge. |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5470 |
573 |
72 |
23 |
29 |
إِلَّا بَلَاغًا مِّنَ اللَّهِ وَرِسَالَاتِهِ ۚ وَمَن يَعْصِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَإِنَّ لَهُ نَارَ جَهَنَّمَ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا |
illâ belâgam mine-llâhi verisâlâtih. vemey ya`ṣi-llâhe verasûlehû feinne lehû nâra cehenneme ḫâlidîne fîhâ ebedâ. |
Benim yaptığım yalnız, Allah katından olanı, O'nun gönderdiklerini tebliğdir. Allah'a ve Peygamberine kim karşı gelirse ona, içinde sonsuz ve temelli kalınacak cehennem ateşi vardır. |
But [I have for you] only notification from Allah, and His messages." And whoever disobeys Allah and His Messenger - then indeed, for him is the fire of Hell; they will abide therein forever. |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5471 |
573 |
72 |
24 |
29 |
حَتَّىٰ إِذَا رَأَوْا مَا يُوعَدُونَ فَسَيَعْلَمُونَ مَنْ أَضْعَفُ نَاصِرًا وَأَقَلُّ عَدَدًا |
ḥattâ iẕâ raev mâ yû`adûne feseya`lemûne men aḍ`afü nâṣirav veeḳallü `adedâ. |
Sonunda, kendilerine söz verileni gördükleri zaman, kimin yardımcısının daha güçsüz ve sayısının daha az olduğunu bileceklerdir. |
[The disbelievers continue] until, when they see that which they are promised, then they will know who is weaker in helpers and less in number. |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5472 |
573 |
72 |
25 |
29 |
قُلْ إِنْ أَدْرِي أَقَرِيبٌ مَّا تُوعَدُونَ أَمْ يَجْعَلُ لَهُ رَبِّي أَمَدًا |
ḳul in edrî eḳarîbüm mâ tû`adûne em yec`alü lehû rabbî emedâ. |
De ki: Size söz verilen yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun süreli mi kılmıştır ben bilmem." |
Say, "I do not know if what you are promised is near or if my Lord will grant for it a [long] period." |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5473 |
573 |
72 |
26 |
29 |
عَالِمُ الْغَيْبِ فَلَا يُظْهِرُ عَلَىٰ غَيْبِهِ أَحَدًا |
`âlimü-lgaybi felâ yużhiru `alâ gaybihî eḥadâ. |
Görülmeyeni bilen Allah, görülmeyene kimseyi muttali kılmaz. |
[He is] Knower of the unseen, and He does not disclose His [knowledge of the] unseen to anyone |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5474 |
573 |
72 |
27 |
29 |
إِلَّا مَنِ ارْتَضَىٰ مِن رَّسُولٍ فَإِنَّهُ يَسْلُكُ مِن بَيْنِ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِهِ رَصَدًا |
illâ meni-rteḍâ mir rasûlin feinnehû yeslükü mim beyni yedeyhi vemin ḫalfihî raṣadâ. |
Ancak peygamberlerden, bildirmek istediği bunun dışındadır. Rablerinin bildirilerini tebliğ etmelerini ortaya koymak için her peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar; onların yaptıklarını ilmiyle kuşatır ve herşeyi bir bir sayar. |
Except whom He has approved of messengers, and indeed, He sends before each messenger and behind him observers |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |
5475 |
573 |
72 |
28 |
29 |
لِّيَعْلَمَ أَن قَدْ أَبْلَغُوا رِسَالَاتِ رَبِّهِمْ وَأَحَاطَ بِمَا لَدَيْهِمْ وَأَحْصَىٰ كُلَّ شَيْءٍ عَدَدًا |
liya`leme en ḳad eblegû risâlâti rabbihim veeḥâṭa bimâ ledeyhim veaḥṣâ külle şey'in `adedâ. |
Ancak peygamberlerden, bildirmek istediği bunun dışındadır. Rablerinin bildirilerini tebliğ etmelerini ortaya koymak için her peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar; onların yaptıklarını ilmiyle kuşatır ve herşeyi bir bir sayar. |
That he may know that they have conveyed the messages of their Lord; and He has encompassed whatever is with them and has enumerated all things in number. |
Sayfa 573, Cuz 29, الجن, Al-Jinn—الجن |