Sayfa Sayfa Kur'an Gösterimi

Sayfa Sayfa Kur'an-ı Kerim Gösterimi - SyNo: 534
ANoazalan sırada SyNo SrNo SrANo Cuz Arapça Çeviriyazı Diyanet İşleri Sahih International Etiketler
4981 534 56 2 27 لَيْسَ لِوَقْعَتِهَا كَاذِبَةٌ leyse livaḳ`atihâ kâẕibeh. Kıyamet koptuğunda kimini alçaltacak ve kimini yükseltecek olan o hadisenin yalan olmadığı ortaya çıkacaktır. There is, at its occurrence, no denial. Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4982 534 56 3 27 خَافِضَةٌ رَّافِعَةٌ ḫâfiḍatür râfi`ah. Kıyamet koptuğunda kimini alçaltacak ve kimini yükseltecek olan o hadisenin yalan olmadığı ortaya çıkacaktır. It will bring down [some] and raise up [others]. Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4983 534 56 4 27 إِذَا رُجَّتِ الْأَرْضُ رَجًّا iẕâ rucceti-l'arḍu raccâ. Ey insanlar! Yer sarsıldıkça sarsıldığı, dağlar ufalandıkça ufalanıp da toz duman haline geldiği zaman, siz de üç sınıf olursunuz. When the earth is shaken with convulsion Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4984 534 56 5 27 وَبُسَّتِ الْجِبَالُ بَسًّا vebüsseti-lcibâlü bessâ. Ey insanlar! Yer sarsıldıkça sarsıldığı, dağlar ufalandıkça ufalanıp da toz duman haline geldiği zaman, siz de üç sınıf olursunuz. And the mountains are broken down, crumbling Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4985 534 56 6 27 فَكَانَتْ هَبَاءً مُّنبَثًّا fekânet hebâem mümbeŝŝâ. Ey insanlar! Yer sarsıldıkça sarsıldığı, dağlar ufalandıkça ufalanıp da toz duman haline geldiği zaman, siz de üç sınıf olursunuz. And become dust dispersing. Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4986 534 56 7 27 وَكُنتُمْ أَزْوَاجًا ثَلَاثَةً veküntüm ezvâcen ŝelâŝeh. Ey insanlar! Yer sarsıldıkça sarsıldığı, dağlar ufalandıkça ufalanıp da toz duman haline geldiği zaman, siz de üç sınıf olursunuz. And you become [of] three kinds: Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4987 534 56 8 27 فَأَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ مَا أَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ feaṣḥâbü-lmeymeneti mâ aṣḥâbü-lmeymeneh. İyi işler işlediklerini belirtmek için, amel defterleri sağdan verilenler; ne mutlu o sağcılara! Then the companions of the right - what are the companions of the right? Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4988 534 56 9 27 وَأَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ مَا أَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ veaṣḥâbü-lmeş'emeti mâ aṣḥâbü-lmeş'emeh. Kötülük işlediklerini belirtmek üzere, amel defterleri soldan verilenler; ne yazık o solculara! And the companions of the left - what are the companions of the left? Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4989 534 56 10 27 وَالسَّابِقُونَ السَّابِقُونَ vessâbiḳûne-ssâbiḳûn. İyilik işlemekte önde olanlar, karşılıklarını almakta da önde olanlardır. And the forerunners, the forerunners - Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4990 534 56 11 27 أُولَٰئِكَ الْمُقَرَّبُونَ ülâike-lmüḳarrabûn. Naim cennetlerinde Allah'a en çok yaklaştırılmış olanlar işte bunlardır. Those are the ones brought near [to Allah] Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4991 534 56 12 27 فِي جَنَّاتِ النَّعِيمِ fî cennâti-nne`îm. Naim cennetlerinde Allah'a en çok yaklaştırılmış olanlar işte bunlardır. In the Gardens of Pleasure, Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4992 534 56 13 27 ثُلَّةٌ مِّنَ الْأَوَّلِينَ ŝülletüm mine-l'evvelîn. Onların büyük kısmı eski ümmetlerden, bir kısmı da sonrakilerdendir. A [large] company of the former peoples Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4993 534 56 14 27 وَقَلِيلٌ مِّنَ الْآخِرِينَ veḳalîlüm mine-l'âḫirîn. Onların büyük kısmı eski ümmetlerden, bir kısmı da sonrakilerdendir. And a few of the later peoples, Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4994 534 56 15 27 عَلَىٰ سُرُرٍ مَّوْضُونَةٍ `alâ sürurim mevḍûneh. Mücevheratla işlenmiş tahtlara karşılıklı olarak yaslanırlar. On thrones woven [with ornament], Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4995 534 56 16 27 مُّتَّكِئِينَ عَلَيْهَا مُتَقَابِلِينَ müttekiîne `aleyhâ müteḳâbilîn. Mücevheratla işlenmiş tahtlara karşılıklı olarak yaslanırlar. Reclining on them, facing each other. Sayfa 534, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
Sayfa Sayfa Kur'an-ı Kerim Gösterimi - SyNo: 535
ANoazalan sırada SyNo SrNo SrANo Cuz Arapça Çeviriyazı Diyanet İşleri Sahih International Etiketler
4996 535 56 17 27 يَطُوفُ عَلَيْهِمْ وِلْدَانٌ مُّخَلَّدُونَ yeṭûfü `aleyhim vildânüm müḫalledûn. Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler; seçecekleri meyveler, arzulayacakları kuş eti ile dolaşırlar. There will circulate among them young boys made eternal Sayfa 535, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4997 535 56 18 27 بِأَكْوَابٍ وَأَبَارِيقَ وَكَأْسٍ مِّن مَّعِينٍ biekvâbiv veebârîḳa veke'sim mim me`în. Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler; seçecekleri meyveler, arzulayacakları kuş eti ile dolaşırlar. With vessels, pitchers and a cup [of wine] from a flowing spring - Sayfa 535, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4998 535 56 19 27 لَّا يُصَدَّعُونَ عَنْهَا وَلَا يُنزِفُونَ lâ yüṣadde`ûne `anhâ velâ yünzifûn. Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler; seçecekleri meyveler, arzulayacakları kuş eti ile dolaşırlar. No headache will they have therefrom, nor will they be intoxicated - Sayfa 535, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
4999 535 56 20 27 وَفَاكِهَةٍ مِّمَّا يَتَخَيَّرُونَ vefâkihetim mimmâ yeteḫayyerûn. Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler; seçecekleri meyveler, arzulayacakları kuş eti ile dolaşırlar. And fruit of what they select Sayfa 535, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة
5000 535 56 21 27 وَلَحْمِ طَيْرٍ مِّمَّا يَشْتَهُونَ velaḥmi ṭayrim mimmâ yeştehûn. Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler; seçecekleri meyveler, arzulayacakları kuş eti ile dolaşırlar. And the meat of fowl, from whatever they desire. Sayfa 535, Cuz 27, الواقعة, Al-Waqia—الواقعة

Sayfalar

CSV