Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

38

Sûredeki Ayet No: 

84

Ayet No: 

4054

Sayfa No: 

458

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

قَالَ فَالْحَقُّ وَالْحَقَّ أَقُولُ

Çeviriyazı: 

ḳâle felḥaḳḳ. velḥaḳḳa eḳûl.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Allah buyurdu ki: "O doğru, ben hep doğruyu söylerim."

Diyanet İşleri: 

Allah: "Doğrudur; işte Ben hakikati söylüyorum, sen ve sana uyanların hepsiyle cehennemi dolduracağım" dedi.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Bu gerçek demişti ve ben de gerçek olarak söylüyorum ki.

Şaban Piriş: 

(Allah) Hak (benim katımdan olandır) ve ben hakkı söylerim, dedi.

Edip Yüksel: 

Dedi ki, "Bu gerçektir ve ben sadece gerçeği söylerim:"

Ali Bulaç: 

(Allah) "İşte bu haktır ve Ben hakkı söylerim" dedi.

Suat Yıldırım: 

Allah buyurdu: “İşte bu doğru! Ben de şu hakikati söyleyeyim ki cehennemi, sen ve sana uyanlarla dolduracağım.”

Ömer Nasuhi Bilmen: 

(84-86) (Hak Teâlâ da) buyurdu ki: «İmdi bu doğru ve şu hakikati söyleyeyim ki, elbette cehennemi senden ve onlardan, sana tâbi olanlardan, hepsinden dolduracağım.» De ki: «Onun üzerine sizden bir ücret istemiyorum ve ben tekellüfçülerden de değilim.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Buyurdu: "İşte bu doğru! Ben de yalnız doğruyu söylerim."

Bekir Sadak: 

Biz sana Kitap´i gercekle indirdik. Oyle ise dini Allah icin halis kilarak O´na kulluk et.

İbni Kesir: 

Buyurdu ki: İşte bu, haktır ve Ben, hakkı söylerim.

Adem Uğur: 

Allah buyurdu ki, &quot

İskender Ali Mihr: 

(Allahû Tealâ): &quot

Celal Yıldırım: 

(84-85) Allah, «Hakk Benim ve Ben ancak hakkı söylerim. Şanıma and olsun ki, Cehennem´i elbette seninle ve sana uyanlarla hepinizle dolduracağım» dedi.

Tefhim ul Kuran: 

(Allah) «İşte bu haktır ve ben hakkı söylerim» dedi.

Fransızca: 

(Allah) dit : "En vérité, et c'est la vérité que je dis,

İspanyolca: 

Dijo: «La verdad es -y digo verdad-

İtalyanca: 

[Allah] disse: «[Questa è] la Verità, Io dico in Verità,

Almanca: 

ER sagte: "Der Wahrheit gemäß - und die Wahrheit ist, was ICH sage -

Çince: 

他说:我的话确是真理,我只说真理;

Hollandaca: 

God zeide: Het is een rechtvaardig vonnis, en ik spreek de waarheid;

Rusça: 

Он сказал: "Вот истина! Я говорю только истину.

Somalice: 

Eebe wuxuu yidhi dhabtaan kusifoobaa, dhabtaana uhadlaa.

Swahilice: 

Akasema: Haki! Na haki ninaisema.

Uygurca: 

اﷲ ئېيتتى: «مېنىڭ سۆزۈم ھەقتۇر، مەن ھەقنى سۆزلەيمەن

Japonca: 

かれは仰せられた。「それは真実である。われからも真実を言う。

Arapça (Ürdün): 

«قال فالحقَّ والحقَّ أقول» بنصبهما ورفع الأول ونصب الثاني، فنصبه بالفعل بعده ونصب الأول، قيل بالفعل المذكور، وقيل على المصدر: أي أحق الحق، وقيل على نزع حرف القسم ورفعه على أنه مبتدأ محذوف الخبر: أي فالحق مني، وقيل فالحق قسمي، وجواب القسم.

Hintçe: 

और मैं तो हक़ ही कहा करता हूँ

Tayca: 

พระองค์ตรัสว่า “ดังนั้นมันเป็นความจริง และข้าจะกล่าวแต่ความจริงเท่านั้น”

İbranice: 

אמר: ' הן, הצדק, ואת האמת הצדק אגיד

Hırvatça: 

"Istinom se kunem i istinu govorim", reče Allah,

Rumence: 

Dumnezeu spuse: “Adevărul! Eu spun Adevărul!

Transliteration: 

Qala faalhaqqu waalhaqqa aqoolu

Türkçe: 

Buyurdu: "İşte bu doğru! Ben de yalnız doğruyu söylerim."

Sahih International: 

[Allah] said, "The truth [is My oath], and the truth I say -

İngilizce: 

(Allah) said: "Then it is just and fitting- and I say what is just and fitting-

Azerbaycanca: 

(Allah) buyurdu, “Həqiqətən, doğru deyirəm,

Süleyman Ateş: 

Buyurdu ki: "Gerçektir (sen benim halis kullarımı kandıramazsın), ve ben gerçek olarak diyorum ki:

Diyanet Vakfı: 

Allah buyurdu ki, "O doğru ben hep doğruyu söylerim."

Erhan Aktaş: 

“Gerçek budur. Ben, gerçeği söylerim.” dedi.

Kral Fahd: 

Rabbi de şöyle demişti: İşte bu hak ve ben hep hakkı söylerim.

Hasan Basri Çantay: 

Buyurdu: «İşte bu doğru. Ben şu hakıykatı söyleyeyim»:

Muhammed Esed: 

(Allah,) "O zaman, gerçek şudur!" buyurdu, "ve Ben bu gerçeği söylüyorum:

Gültekin Onan: 

(Tanrı) &quot

Ali Fikri Yavuz: 

(Allah İblis’e şöyle) buyurdu: “- Ben, hakkı yerine getiririm ve hep doğruyu söylerim.

Portekizce: 

Disse-lhe (Deus): Esta é a verdade e a verdade é:

İsveççe: 

[Gud] sade: "Detta är sanningen - och, vid Mitt sanna ord, -

Farsça: 

[خدا] گفت: سوگند به حق و فقط حق را می گویم

Kürtçe: 

(خوا) فەرمووی: من ھەقم ھەر ھەقیش دەڵێم

Özbekçe: 

У зот: «Ҳақ шулки, Мен фақат ҳақни айтурман.

Malayca: 

Allah berfirman: " Maka Akulah Tuhan Yang Sebenar-benarnya, dan hanya perkara yang benar Aku firmankan -

Arnavutça: 

(Zoti) tha: “Unë betohem me të drejtën dhe flas të vërtetën,

Bulgarca: 

Рече [Аллах]: “Истина е, само истината казвам -

Sırpça: 

„Истином се кунем и истину говорим“, рече Аллах,

Çekçe: 

I pravil Bůh: 'Při pravdě, a já pravdu dím:

Urduca: 

فرمایا "تو حق یہ ہے، اور میں حق ہی کہا کرتا ہوں

Tacikçe: 

Гуфт: «Ҳақ аст ва он чӣ мегӯям, рост аст,

Tatarca: 

Аллаһ әйтте: "Хакны хак, дип әйтермен.

Endonezyaca: 

Allah berfirman: "Maka yang benar (adalah sumpah-Ku) dan hanya kebenaran itulah yang Ku-katakan".

Amharca: 

(አላህ) አለው «እውነቱም (ከኔ ነው)፡፡ እውነትንም እላለሁ፡፡

Tamilce: 

(அல்லாஹ்) கூறினான்: “ஆக, (இதுதான் என்னிடமிருந்து வந்த) உண்மையாகும். நான் உண்மையைத்தான் கூறுவேன்.”

Korece: 

하나님께서 말씀하사 그것은 진리요 진리가 무엇인지 내가 말 하리라

Vietnamca: 

(Allah) phán: “Sự Thật là từ nơi TA và TA luôn luôn nói sự Thật.”

Etiketler: 

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: