Arapça:
مَا سَمِعْنَا بِهَٰذَا فِي الْمِلَّةِ الْآخِرَةِ إِنْ هَٰذَا إِلَّا اخْتِلَاقٌ
Çeviriyazı:
mâ semi`nâ bihâẕâ fi-lmilleti-l'âḫirah. in hâẕâ ille-ḫtilâḳ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz bunu başka bir dinde işitmedik, bu mutlaka bir uydurmadır.
Diyanet İşleri:
Onlardan ileri gelenler: "Yürüyün, tanrılarınıza bağlılıkta direnin, sizden istenen şüphesiz budur. Başka dinde de bunu işitmedik; bu ancak bir uydurmadır. Kuran, aramızda ona mı indirilmeliydi?" dediler. Hayır, bunlar Kuran'ımızdan şüphededirler. Hayır, azabımızı henüz tatmamışlardır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Biz bunu son dinlerin hiçbirinde duymadık, bu, ancak bir yalan.
Şaban Piriş:
Bunu son dinde de işitmedik, bu sadece bir uydurmadır!
Edip Yüksel:
Son dinde böylesini işitmedik. Bu bir uydurmadır.
Ali Bulaç:
Biz bunu, diğer dinde işitmedik, bu, içi boş bir uydurmadan başkası değildir.
Suat Yıldırım:
“Doğrusu biz bu tevhid inancını son dinde de görmedik. Bu sırf bir uydurma!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Biz bunu son millette işitmedik. Bu bir uydurmadan başka değil.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Öteki millette işitmedik böyle bir şey. Bu bir uydurmadan başka şey değildir.
Bekir Sadak:
38:12
İbni Kesir:
Biz, bunu diğer dinde de işitmedik. Bu, ancak bir uydurmadır.
Adem Uğur:
Son dinde de bunu işitmedik. Bu, ancak bir uydurmadır.
İskender Ali Mihr:
Biz, diğer dînler içinde bunun gibi (bu konuda) bir şey (bütün ilâhların tek bir ilâh olduğunu) işitmedik. Bu sadece bir iftiradır.
Celal Yıldırım:
Diğer sonraki dinde de (Hıristiyanlıkta) hiç böyle bir şey duymadık
Tefhim ul Kuran:
«Biz bunu diğer dinde işitmedik, bu, içi boş bir uydurmadan başkası değildir.»
Fransızca:
Nous n'avons pas entendu cela dans la dernière religion (le Christianisme); ce n'est en vérité que pure invention !
İspanyolca:
No oímos que ocurriera tal cosa en la última religión. Esto no es más que una superchería.
İtalyanca:
Non sentimmo niente di ciò nell'ultima religione, si tratta di [pura] invenzione.
Almanca:
Wir hörten davon nicht von der letzten Gemeinschaft. Dies ist doch nichts anderes als eine Erfindung!
Çince:
在最后的宗教中,我们没有听见这种话,这种话只是伪造的。
Hollandaca:
Wij hebben niet van zoo iets in den laatsten godsdienst gehoord. Dit is niets dan eene valsche uitvinding.
Rusça:
Мы не слышали об этом в последней религии. Это - не что иное, как вымысел.
Somalice:
Manaan kumaqlin tanoo kale diintii kale (Nasraaniyada) arintan Eebe kaliya waa wax la been abuurtay.
Swahilice:
Sisi hatukusikia haya katika mila hii ya mwisho. Haya si chochote ila ni uzushi tu.
Uygurca:
بۇنى بىز باشقا بىر دىندىن (يەنى ناسارا دىنىدىكىلەردىن) ئاڭلىمىدۇق، بۇ پەقەت ئويدۇرمىدۇر
Japonca:
わたしたちはこれまでの教えで,こんなことを聞いたことがありません。これは作り話に過ぎません。
Arapça (Ürdün):
«ما سمعنا بهذا في الملة الآخرة» أي ملة عيسى «إن» ما «هذا إلا اختلاق» كذب.
Hintçe:
हम लोगों ने तो ये बात पिछले दीन में कभी सुनी भी नहीं हो न हो ये उसकी मन गढ़ंत है
Tayca:
“เราไม่เคยได้ยินเรื่องนี้มาก่อนในศาสนาสุดท้าย นี่มิใช่อื่นใด นอกจากเป็นการเสกสรรปั้นแต่งขึ้นมาเท่านั้น
İbranice:
לא שמענו על דבר כזה באמונה הישנה, ואין זאת אלא המצאה שקרית
Hırvatça:
Za ovo nismo čuli u vjeri posljednjoj, ovo nije ništa drugo već izmišljotina;
Rumence:
Noi n-am auzit de aceasta în Legea de pe urmă. Nu este decât o născocire!
Transliteration:
Ma samiAAna bihatha fee almillati alakhirati in hatha illa ikhtilaqun
Türkçe:
"Öteki millette işitmedik böyle bir şey. Bu bir uydurmadan başka şey değildir."
Sahih International:
We have not heard of this in the latest religion. This is not but a fabrication.
İngilizce:
We never heard (the like) of this among the people of these latter days: this is nothing but a made-up tale!
Azerbaycanca:
Biz bunu (Muhəmmədin dediklərini) sonuncu dində (xaçpərəstlikdə) də eşitməmişik. Bu ancaq bir uydurmadır.
Süleyman Ateş:
Biz bu(nun söylediği)ni (babalarımızın bağlı olduğu) öteki dinde işitmedik. Bu uydurmadan başka bir şey değildir.!
Diyanet Vakfı:
Son dinde de bunu işitmedik. Bu, ancak bir uydurmadır.
Erhan Aktaş:
“Biz, bunu(1) son inanç sistemlerinde de duymadık. Bu yalnızca bir uydurmadır.”
Kral Fahd:
Son dinde de bunu işitmedik. Bu, ancak bir uydurmadır.
Hasan Basri Çantay:
«Biz bunu diğer dînde işitmedik. Bu, uydurmadan başkası değildir».
Muhammed Esed:
Biz, yeni itikatların hiç birinde böyle (bir iddia) duymadık! Bu, (fani bir insanın) uydurmasından başka bir şey değildir!
Gültekin Onan:
"
Ali Fikri Yavuz:
“Biz bunun söylediğini diğer dinlerde işitmedik
Portekizce:
Não ouvimos coisa igual entre as outras comunidades. Isso não é senão uma ficção!
İsveççe:
Något liknande har vi inte hört från [de kristna]. Nej, detta är bara [hans eget] påfund.
Farsça:
ما این [پرستش معبود یگانه] را در آخرین آیین [که پدرانمان بر آن بودند] نشنیده ایم؛ این جز دروغی ساخته شده نیست.
Kürtçe:
ئەمەمان نەبیستووە لە کۆتا ئایندا (کە نەسرانیە) ئەمە تەنھا شتێکی ھەڵبەستراوە
Özbekçe:
Биз бу ҳақда охирги миллатдан эшитганимиз йўқ. Бу тўқилгандан бошқа нарса эмас.
Malayca:
" Kami tidak pernah mendengar tentang (soal mengesakan Tuhan) itu dalam ugama yang terakhir; perkara ini tidak lain hanyalah rekaan dan dusta semata-mata".
Arnavutça:
Këtë nuk e kemi dëgjuar në fenë e mëparshme. Ky është vetëm një trillim;
Bulgarca:
Не сме чували за това в последната религия. То е само измислица.
Sırpça:
За ово нисмо чули у вери предака наших, ово није ништа друго до измишљотина;
Çekçe:
O ničem takovém jsme neslyšeli v náboženství předešlém a není to nic než výmysl jeho.
Urduca:
یہ بات ہم نے زمانہ قریب کی ملت میں کسی سے نہیں سنی یہ کچھ نہیں ہے مگر ایک من گھڑت بات
Tacikçe:
Мо дар ин охирин дин чунин сухане нашунидаем ва ин ғайри дурӯғ ҳеҷ нест.
Tatarca:
Без Мухәммәд әйткән сүзләрне иң ахыргы өммәт булган Гыйса өммәтендә дә ишетмәдек, Аллаһ ялгыз, бер генә дигән сүзе ялгандыр.
Endonezyaca:
Kami tidak pernah mendengar hal ini dalam agama yang terakhir; ini (mengesakan Allah), tidak lain hanyalah (dusta) yang diada-adakan,
Amharca:
«ይህንንም በኋለኛይቱ ሃይማኖት አልሰማንም፡፡ ይህ ውሸትን መፍጠር እንጅ ሌላ አይደለም» (እያሉም)፡፡
Tamilce:
(இன்னும், அவர்கள் கூறினார்கள்:) “இதை வேறு மார்க்கத்தில் நாங்கள் கேள்விப்பட்டதில்லை. இது கற்பனையாக இட்டுக்கட்டப்பட்டதாகவே தவிர இல்லை.”
Korece:
우리는 지금까지의 종교에서 이런 말을 들어본 적이 없었으니 이것은 꾸며낸 우화에 불과하노라
Vietnamca:
“Chúng ta chưa từng nghe đến điều này trong tín ngưỡng sau cùng của tổ tiên chúng ta. Đây thực sự chỉ là một điều bịa đặt!”
Ayet Linkleri: