Hizb 60

 
00:00

eleyse-llâhü biaḥkemi-lḥâkimîn.

Arapça:

أَلَيْسَ اللَّهُ بِأَحْكَمِ الْحَاكِمِينَ

Türkçe:

Allah, yargıçların en güzel hüküm vereni değil mi?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Allah, hakimlerin hakimi değil mi?

Diyanet Vakfı:

Allah, hüküm verenlerin en üstünü değil midir?

İngilizce:

Is not Allah the wisest of judges?

Fransızca:

Allah n'est-Il pas le plus sage des Juges ?

Almanca:

Ist ALLAH etwa nicht Der am besten Urteilende der Urteilenden?!

Rusça:

Разве Аллах не является Наимудрейшим Судьей?

Açıklama:
 
00:00

iḳra' bismi rabbike-lleẕî ḫaleḳ.

Arapça:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ

Türkçe:

Yaratan Rabbinin adıyla oku/çağır!

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Yaratan Rabbinin adıyla oku!

Diyanet Vakfı:

Yaratan Rabbinin adıyla oku!

İngilizce:

Proclaim! (or read!) in the name of thy Lord and Cherisher, Who created-

Fransızca:

Lis, au nom de ton Seigneur qui a créé,

Almanca:

Rezitiere im Namen deines HERRN, der erschuf.

Rusça:

Читай во имя твоего Господа, Который сотворил все сущее.

Açıklama:
 
00:00

ḫaleḳa-l'insâne min `alaḳ.

Arapça:

خَلَقَ الْإِنسَانَ مِنْ عَلَقٍ

Türkçe:

İnsanı, embriyodan/ilişip yapışan bir sudan/sevgi ve ilgiden/husûmetten yarattı.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O, insanı bir alekadan (embriyodan) yarattı.

Diyanet Vakfı:

O, insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı.

İngilizce:

Created man, out of a (mere) clot of congealed blood:

Fransızca:

qui a créé l'homme d'une adhérence.

Almanca:

ER erschuf den Menschen aus 'Alaq.

Rusça:

Он сотворил человека из сгустка крови.

Açıklama:
 
00:00

iḳra' verabbüke-l'ekram.

Arapça:

اقْرَأْ وَرَبُّكَ الْأَكْرَمُ

Türkçe:

Oku! Rabbin Ekrem'dir/en büyük cömertliğin sahibidir.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir.

Diyanet Vakfı:

Oku! Rabbin, en büyük kerem sahibidir.

İngilizce:

Proclaim! And thy Lord is Most Bountiful,-

Fransızca:

Lis ! Ton Seigneur est le Très Noble,

Almanca:

Rezitiere, und dein HERR ist Der Ehrwürdigste,

Rusça:

Читай, ведь твой Господь - Самый великодушный.

Açıklama:
 
00:00

elleẕî `alleme bilḳalem.

Arapça:

الَّذِي عَلَّمَ بِالْقَلَمِ

Türkçe:

O'dur kalemle öğreten!

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O Rab ki kalemle yazmayı öğretti.

Diyanet Vakfı:

O Rab ki kalemle (yazmayı) öğretti.

İngilizce:

He Who taught (the use of) the pen,-

Fransızca:

qui a enseigné par la plume [le calame],

Almanca:

Der (das Schreiben) mit dem Schreibgerät lehrte,

Rusça:

Он научил посредством письменной трости -

Açıklama:
 
00:00

`alleme-l'insâne mâ lem ya`lem.

Arapça:

عَلَّمَ الْإِنسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ

Türkçe:

İnsana bilmediğini öğretti.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

İnsana bilmediği şeyleri öğretti.

Diyanet Vakfı:

İnsana bilmedikleri şeyi öğretti.

İngilizce:

Taught man that which he knew not.

Fransızca:

a enseigné à l'homme ce qu'il ne savait pas.

Almanca:

ER lehrte den Menschen, was er nicht kannte.

Rusça:

научил человека тому, чего тот не знал.

Açıklama:
 
00:00

kellâ inne-l'insâne leyaṭgâ.

Arapça:

كَلَّا إِنَّ الْإِنسَانَ لَيَطْغَىٰ

Türkçe:

İş, sanıldığı gibi değil! İnsan gerçekten azar:

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Hayır! Doğrusu (kâfir) insan azgınlık eder.

Diyanet Vakfı:

Gerçek şu ki, insan azar.

İngilizce:

Nay, but man doth transgress all bounds,

Fransızca:

Prenez-garde ! Vraiment l'homme devient rebelle,

Almanca:

Gewiß, nein! Gewiß, der Mensch überschreitet doch die Grenze,

Rusça:

Но нет! Человек преступает границы дозволенного,

Açıklama:
 
00:00

er raâhü-stagnâ.

Arapça:

أَن رَّآهُ اسْتَغْنَىٰ

Türkçe:

Kendisini her türlü ihtiyacın üstünde görmüştür.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Kendisinin muhtaç olmadığını zannettiği için.

Diyanet Vakfı:

Kendini kendine yeterli gördüğü için.

İngilizce:

In that he looketh upon himself as self-sufficient.

Fransızca:

dès qu'il estime qu'il peut se suffire à lui-même (à cause de sa richesse).

Almanca:

wenn er sich reich sieht.

Rusça:

когда ему кажется, что он ни в чем не нуждается.

Açıklama:
 
00:00

inne ilâ rabbike-rruc`â.

Arapça:

إِنَّ إِلَىٰ رَبِّكَ الرُّجْعَىٰ

Türkçe:

Oysaki, dönüş yalnız Rabbinedir!

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Muhakkak ki dönüş mutlaka Rabbinedir.

Diyanet Vakfı:

Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.

İngilizce:

Verily, to thy Lord is the return (of all).

Fransızca:

Mais, c'est vers ton Seigneur qu'est le retour.

Almanca:

Gewiß, zu deinem HERRN ist die Rückkehr.

Rusça:

Но к твоему Господу предстоит возвращение.

Açıklama:
 
00:00

era'eyte-lleẕî yenhâ.

Arapça:

أَرَأَيْتَ الَّذِي يَنْهَىٰ

Türkçe:

Gördün mü o yasaklayanı,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Namaz kıldığı zaman, bir kulu engelleyeni gördün mü?

Diyanet Vakfı:

Gördün mü şu men edeni,

İngilizce:

Seest thou one who forbids-

Fransızca:

As-tu vu celui qui interdit

Almanca:

Wie seht ihr denjenigen, der es verbietet

Rusça:

Видел ли ты того, кто мешает

Açıklama:

Sayfalar

Hizb 60 beslemesine abone olun.