Cuz 27

 
00:00

fîhimâ fâkihetüv venaḫlüv verummân.

Arapça:

فِيهِمَا فَاكِهَةٌ وَنَخْلٌ وَرُمَّانٌ

Türkçe:

İkisinde de meyve, hurma ve nar var.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

İkisinde de her türlü meyva, hurma ve nar vardır.

Diyanet Vakfı:

İkisinde de her türlü meyveler, hurma ve nar vardır.

İngilizce:

In them will be Fruits, and dates and pomegranates:

Fransızca:

ils contiennent des fruits, des palmiers, et des grenadiers.

Almanca:

In ihnen gibt es Obst, Datteln und Granatäpfel.

Rusça:

В них обоих есть фрукты, пальмы, гранаты.

Açıklama:
 
00:00

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Arapça:

فَبِأَيِّ آلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Türkçe:

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Diyanet Vakfı:

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

İngilizce:

Then which of the favours of your Lord will ye deny?

Fransızca:

Lequel donc des bienfaits de votre Seigneur nierez-vous ?

Almanca:

Also welche von den Wohltaten eures HERRN leugnet ihr beide ab?!

Rusça:

Какую же из милостей вашего Господа вы считаете ложью?

Açıklama:
 
00:00

fîhinne ḫayrâtün ḥisân.

Arapça:

فِيهِنَّ خَيْرَاتٌ حِسَانٌ

Türkçe:

İçlerinde iyi mi iyi, güzel mi güzel hanımlar var.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

İçlerinde güzel huylu, güzel yüzlü kadınlar vardır.

Diyanet Vakfı:

İçlerinde huyu güzel yüzü güzel kadınlar vardır.

İngilizce:

In them will be fair (Companions), good, beautiful;-

Fransızca:

là, il y aura des vertueuses et des belles.

Almanca:

In ihnen sind schöne Gute.

Rusça:

Там есть девы хорошие, прекрасные.

Açıklama:
 
00:00

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Arapça:

فَبِأَيِّ آلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Türkçe:

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Diyanet Vakfı:

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

İngilizce:

Then which of the favours of your Lord will ye deny?-

Fransızca:

Lequel donc des bienfaits de votre Seigneur nierez-vous ?

Almanca:

Also welche von den Wohltaten eures HERRN leugnet ihr beide ab?!

Rusça:

Какую же из милостей вашего Господа вы считаете ложью?

Açıklama:
 
00:00

ḥûrum maḳṣûrâtün fi-lḫiyâm.

Arapça:

حُورٌ مَّقْصُورَاتٌ فِي الْخِيَامِ

Türkçe:

Çadırlar içinde bekletilen huriler var.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Çadırlar içerisinde gözlerini yalnız kocalarına çevirmiş hûriler vardır.

Diyanet Vakfı:

Otağlar içinde sahiplerine tahsis edilmiş huriler vardır.

İngilizce:

Companions restrained (as to their glances), in (goodly) pavilions;-

Fransızca:

des houris cloîtrées dans les tentes,

Almanca:

Sie sind Hur-Wesen , die sich in den Zelten zurückgezogen haben.

Rusça:

Они - черноокие и большеглазые, удерживаемые в шатрах.

Açıklama:
 
00:00

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Arapça:

فَبِأَيِّ آلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Türkçe:

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Diyanet Vakfı:

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

İngilizce:

Then which of the favours of your Lord will ye deny?-

Fransızca:

Lequel donc des bienfaits de votre Seigneur nierez-vous ?

Almanca:

Also welche von den Wohltaten eures HERRN leugnet ihr beide ab?!

Rusça:

Какую же из милостей вашего Господа вы считаете ложью?

Açıklama:
 
00:00

lem yaṭmiŝhünne insün ḳablehüm velâ cânn.

Arapça:

لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَانٌّ

Türkçe:

Daha önce onları ne cin kirletmiştir ne de insan.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Bunlardan önce onlara ne insan ne de cin dokunmuştur.

Diyanet Vakfı:

Bunlara onlardan önce ne bir insan ne bir cin dokunmuştur.

İngilizce:

Whom no man or Jinn before them has touched;-

Fransızca:

qu'avant eux aucun homme ou djinn n'a déflorées.

Almanca:

Die weder ein Mensch, noch ein Dschinn vor ihnen deflorierte.

Rusça:

С ними прежде не имели близости ни человек, ни джинн.

Açıklama:
 
00:00

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Arapça:

فَبِأَيِّ آلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Türkçe:

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Diyanet Vakfı:

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

İngilizce:

Then which of the favours of your Lord will ye deny?-

Fransızca:

Lequel donc des bienfaits de votre Seigneur nierez-vous ?

Almanca:

Also welche von den Wohltaten eures HERRN leugnet ihr beide ab?!

Rusça:

Какую же из милостей вашего Господа вы считаете ложью?

Açıklama:
 
00:00

müttekiîne `alâ rafrafin ḫuḍriv ve`abḳariyyin ḥisân.

Arapça:

مُتَّكِئِينَ عَلَىٰ رَفْرَفٍ خُضْرٍ وَعَبْقَرِيٍّ حِسَانٍ

Türkçe:

Yeşil yastıklarda, emsalsiz döşekler üzerinde yatarlar yan.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Yeşil yastıklara ve hârikulâde güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.

Diyanet Vakfı:

Yeşil yastıklara ve harikulade güzel döşemelere yaslanırlar.

İngilizce:

Reclining on green Cushions and rich Carpets of beauty.

Fransızca:

Ils seront accoudés sur des coussins verts et des tapis épais et jolis.

Almanca:

Angelehnt auf grünen Kissen und schönen Teppichen.

Rusça:

Они будут лежать, прислонившись, на зеленых подушках и прекрасных матрацах.

Açıklama:
 
00:00

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Arapça:

فَبِأَيِّ آلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Türkçe:

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Diyanet Vakfı:

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

İngilizce:

Then which of the favours of your Lord will ye deny?

Fransızca:

Lequel donc des bienfaits de votre Seigneur nierez-vous ?

Almanca:

Also welche von den Wohltaten eures HERRN leugnet ihr beide ab?!

Rusça:

Какую же из милостей вашего Господа вы считаете ложью?

Açıklama:

Sayfalar

Cuz 27 beslemesine abone olun.