Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

99

Sûredeki Ayet No: 

6

Ayet No: 

6144

Sayfa No: 

599

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

يَوْمَئِذٍ يَصْدُرُ النَّاسُ أَشْتَاتًا لِّيُرَوْا أَعْمَالَهُمْ

Çeviriyazı: 

yevmeiẕiy yaṣdüru-nnâsü eştâtel liyürav a`mâlehüm.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

O gün insanlar, amellerinin karşılığı kendilerine gösterilmek üzere bölük bölük çıkacaklardır.

Diyanet İşleri: 

O gün insanlar işlerinin kendilerine gösterilmesi için bölük bölük dönerler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

O gün insanlar, gittikleri yerden gelirler, yaptıklarını görmek için.

Şaban Piriş: 

O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilmek için bölük bölük dönerler.

Edip Yüksel: 

O gün, insanlar yapmış oldukları kendilerine gösterilsin diye bölükler halinde çıkagelirler.

Ali Bulaç: 

O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp-çıkarlar.

Suat Yıldırım: 

İşte o gün bölükler halinde insanlar,kabirlerinden çıkıp yüce divana dururlar,ta ki yaptıklarının karşılığını görüp alırlar.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilmek için perakende bir halde dönerler.

Yaşar Nuri Öztürk: 

O gün insanlar, yapıp ettikleri kendilerine gösterilsin diye kümeler halinde ortaya fırlayacaklardır.

Bekir Sadak: 

Ve tozu dumana katanlara

İbni Kesir: 

O gün insanlar, yaptıklarının kendilerine gösterilmesi için bölük bölük dönerler.

Adem Uğur: 

O gün insanlar amellerini görmeleri (karşılığını almaları) için darmadağınık geri dönüp gelirler.

İskender Ali Mihr: 

İzin günü insanlar, amellerinin kendilerine gösterilmesi için dağınık olarak ortaya çıkacak.

Celal Yıldırım: 

O gün insanlar —amellerinin kendilerine gösterilmesi için— bölük bölük dağınık halde çıkıp gelirler.

Tefhim ul Kuran: 

O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp çıkarlar.

Fransızca: 

Ce jour-là, les gens sortiront séparément pour que leur soient montrées leurs oeuvres.

İspanyolca: 

Ese día los hombres surgirán en grupos, para que se les muestren sus obras.

İtalyanca: 

In quel Giorno gli uomini usciranno in gruppi, affinché siano mostrate loro le loro opere.

Almanca: 

An diesem Tag kommen die Menschen zerstreut hervor, damit ihnen ihre Taten gezeigt werden.

Çince: 

在那日, 人们将纷纷地离散,

Hollandaca: 

Op dien dag zullen de menschen in onderscheiden klassen voorwaarts gaan, om hunne werken te aanschouwen.

Rusça: 

В тот день люди выйдут толпами, чтобы узреть свои деяния.

Somalice: 

Maalintaas Dadku way soo bixi iyagoo kala tagsan (xagga Diinta iyo Camalkaba) si ay u arkaaan camalkooda.

Swahilice: 

Siku hiyo watu watatoka kwa mfarakano wakaonyweshwe vitendo vyao!

Uygurca: 

بۇ كۈندە كىشىلەر قىلغان ئەمەللىرىنىڭ نەتىجىسىنى كۆرۈش (يەنى نەتىجىسىگە ئېرىشىش) ئۈچۈن توپ - توپ بولۇپ تارىلىپ كېتىدۇ

Japonca: 

その日,人びとは分別された集団となって(地中から)進み出て,かれらの行ったことが示されるであろう。

Arapça (Ürdün): 

«يومئذ يصدر الناس» ينصرفون من موقف الحساب «أشتاتا» متفرقين فآخذ ذات اليمين إلى الجنة وآخذ ذات الشمال إلى النار «ليروا أعمالهم» أي جزاءها من الجنة أو النار.

Hintçe: 

उस दिन लोग गिरोह गिरोह (अपनी कब्रों से) निकलेंगे ताकि अपने आमाल को देखे

Tayca: 

ในวันนั้นมนุษย์จะกระจายออกมาเป็นหมู่ ๆ เพื่อพวกเขาจะถูกให้เห็นผลงานของพวกเขา

İbranice: 

ביום ההוא ייפרדו בני האדם לקבוצות, כדי לראות את מעשיהם

Hırvatça: 

Taj dan ljudi će se razdvojeni pojaviti da im se pokažu djela njihova:

Rumence: 

În Ziua aceea, oamenii se vor scula în cete ca faptele să şi le vadă.

Transliteration: 

Yawmaithin yasduru alnnasu ashtatan liyuraw aAAmalahum

Türkçe: 

O gün insanlar, yapıp ettikleri kendilerine gösterilsin diye kümeler halinde ortaya fırlayacaklardır.

Sahih International: 

That Day, the people will depart separated [into categories] to be shown [the result of] their deeds.

İngilizce: 

On that Day will men proceed in companies sorted out, to be shown the deeds that they (had done).

Azerbaycanca: 

O gün insanlar əməllərinin özlərinə göstərilməsi üçün (qəbirlərindən məhşərə) dəstə-dəstə çıxacaqlar! (Cənnətliklər sağ tərəfə, cəhənnəmliklər isə sol tərəfdə olacaqlar).

Süleyman Ateş: 

O gün insanlar, ayrı ayrı gruplar halinde (Yüce Divana) çıkarlar ki, yaptıkları işler kendilerine gösterilsin.

Diyanet Vakfı: 

O gün insanlar amellerini görmeleri (karşılığını almaları) için darmadağınık geri dönüp gelirler.

Erhan Aktaş: 

O Gün, insanlar amelleri kendilerine gösterilsin diye grup grup ortaya çıkacaklar.

Kral Fahd: 

o gün insanlar amellerini görmeleri (karşılığını almaları) için darmadağınık geri dönüp gelirler.

Cemil Kılıç: 

O gün, insanlar, yaptıkları kendilerine gösterilsin diye bölük bölük geleceklerdir.

Hasan Basri Çantay: 

O gün insanlar, amelleri (nin karşılığı) kendilerine gösterilmek için, dağınık dönecek (ler) dir!

Muhammed Esed: 

O Gün bütün insanlar, (geçmiş) fiillerini görmek üzere biri öbüründen ayrılmış olarak ortaya çıkacaklar.

Gültekin Onan: 

O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp çıkarlar.

Ali Fikri Yavuz: 

O gün (kıyamette) insanlar, amellerinin karşılığı kendilerine gösterilmek için (rütbelerinin icabı) fırka fırka (kabirlerinden) çıkacaktır.

Portekizce: 

Nesse dia, os homens comparecerão, em massa, para verem as suas obras.

İsveççe: 

Den Dagen skall människorna stiga fram i spridda skaror för att se sina handlingar.

Farsça: 

آن روز مردم [پس از پایان حساب] به صورت گروه های پراکنده [به سوی منزل های ابدی خود بهشت یا دوزخ] باز می گردند، تا اعمالشان را [به صورت تجسم یافته] به آنان نشان دهند.

Kürtçe: 

لەو ڕۆژەدا خەڵکی دەردەچن بەپەڕاگەندە و پەشێوی تا(پاداشتی) کردەوەی خۆیان نیشان بدرێت

Özbekçe: 

Ўша кунда одамлар гуруҳ-гуруҳ бўлиб, амалларини кўриш учун жойларидан қўзғаладир.

Malayca: 

Pada hari itu manusia akan keluar berselerak (dari kubur masing-masing) - untuk diperlihatkan kepada mereka (balasan) amal-amal mereka.

Arnavutça: 

Atë Ditë, njerëzit do të paraqiten në grupe-grupe (të ndara), për t’ju treguar veprat e tyre:

Bulgarca: 

В този Ден хората ще излязат на групи, за да им бъдат показани техните дела.

Sırpça: 

Тог дана људи ће се раздвојени појавити да им се покажу њихова дела:

Çekçe: 

V ten den se lidé vynoří v houfech, aby jim byly ukázány jejich činy.

Urduca: 

اُس روز لوگ متفرق حالت میں پلٹیں گے تاکہ اُن کے اعمال اُن کو دکھائے جائیں

Tacikçe: 

Дар он рӯз мардум пароканда аз қабрҳо берун меоянд, то амалҳояшонро ба онҳо нишон диҳанд.

Tatarca: 

Ул көндә кешеләр каберләреннән кубарылып хисап җиренә гамәлләренә күрә төрле фиркаләргә бүленеп барырлар, дөньяда кылган гамәлләренең җәзасын күрмәк өчен.

Endonezyaca: 

Pada hari itu manusia ke luar dari kuburnya dalam keadaan bermacam-macam, supaya diperlihatkan kepada mereka (balasan) pekerjaan mereka,

Amharca: 

በዚያ ቀን ሰዎች ሥራዎቻቸውን (ምንዳዋን) እንዲያዩ ይደረጉ ዘንድ (እንደየሥራቸው) የተለያዩ ኾነው (ከመቆሚያው ስፍራ) ይመለሳሉ፡፡

Tamilce: 

அந்நாளில் மக்கள் பல பிரிவுகளாக பிரிந்து புறப்பட்டு வருவார்கள். அவர்களின் செயல்களை அவர்கள் காண்பிக்கப்படுவதற்காக.

Korece: 

그날 사람들은 여기 저기 무덤에서 떼지어 나와 그들의 업적들을보이노라

Vietnamca: 

Vào Ngày đó, con người sẽ đi ra và phân thành từng đoàn đến để chứng kiến các việc làm của họ.