Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

99

Sûredeki Ayet No: 

4

Ayet No: 

6142

Sayfa No: 

599

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

يَوْمَئِذٍ تُحَدِّثُ أَخْبَارَهَا

Çeviriyazı: 

yevmeiẕin tüḥaddiŝü aḫbârahâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

O gün yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle haberlerini anlatacaktır.

Diyanet İşleri: 

İşte o gün, yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle kendi haberlerini anlatır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

O gün, bütün haberlerini anlatınca.

Şaban Piriş: 

O gün haberlerini anlatır.

Edip Yüksel: 

İşte o gün (yer), haberlerini anlatacaktır.

Ali Bulaç: 

O gün (yer), haberlerini anlatacaktır.

Suat Yıldırım: 

İşte o gün yer, üstünde olan biten her şeyi anlatır:

Ömer Nasuhi Bilmen: 

O gün (yeryüzü) kendi haberlerini anlatıverir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İşte o gün yerküre, tüm haberlerini söyler/anlatır.

Bekir Sadak: 

And olsun kivilcimlar sacanlara

İbni Kesir: 

İşte o gün

Adem Uğur: 

İşte o gün (yer) haberlerini anlatır,

İskender Ali Mihr: 

O gün (izin günü), (arz) haberlerini anlatacak.

Celal Yıldırım: 

Yeryüzü o gün —Rabbi cna vahyettiği için— haberlerini anlatır da anlatır.

Tefhim ul Kuran: 

O gün (yer), haberlerini anlatacaktır.

Fransızca: 

ce jour-là, elle contera son histoire,

İspanyolca: 

ese día contará sus noticias,

İtalyanca: 

In quel Giorno racconterà le sue storie,

Almanca: 

an diesem Tag teilt sie ihre Nachrichten mit,

Çince: 

在那日, 大地将报告它的消息。

Hollandaca: 

Op dien dag zal zij hare tijdingen verklaren.

Rusça: 

в тот день она поведает свой рассказ,

Somalice: 

Maalintaas waxay ka sheekayn warkeeda.

Swahilice: 

Siku hiyo itahadithia khabari zake.

Uygurca: 

بۇ كۈندە زېمىن ئۆزىنىڭ خەۋەرلىرىنى (يەنى ئۇنىڭ ئۈستىدە ئىشلەنگەن ياخشى - يامان ئىشلارنى) مەلۇم قىلىدۇ

Japonca: 

その日(大地は)凡ての消息を語ろう,

Arapça (Ürdün): 

«يومئذ» بدل من إذا وجوابها «تُحدث أخبارها» تخبر بما عمل عليها من خير وشر.

Hintçe: 

उस रोज़ वह अपने सब हालात बयान कर देगी

Tayca: 

ในวันนั้นมันจะบอกข่าวคราวของมัน

İbranice: 

ביום ההוא היא תגיד את החדשות שלה

Hırvatça: 

taj dan ona će vijesti svoje kazivati

Rumence: 

În Ziua aceea, el îşi va spune povestea

Transliteration: 

Yawmaithin tuhaddithu akhbaraha

Türkçe: 

İşte o gün yerküre, tüm haberlerini söyler/anlatır.

Sahih International: 

That Day, it will report its news

İngilizce: 

On that Day will she declare her tidings:

Azerbaycanca: 

Məhz o gün (yer) öz hekayətini söyləyəcəkdir -

Süleyman Ateş: 

İşte o gün (yer), haberlerini söyler.

Diyanet Vakfı: 

İşte o gün (yer) haberlerini anlatır,

Erhan Aktaş: 

O Gün,(1) hadislerini(2) anlatacak.(3)

Kral Fahd: 

işte o gün (yer) bütün haberlerini anlatır.

Cemil Kılıç: 

Ve yeryüzü bütün haberlerini anlatacaktır.

Hasan Basri Çantay: 

O gün (yer) bütün haberlerini anlatacakdır.

Muhammed Esed: 

o Gün yer, bütün haberlerini ortaya dökecek,

Gültekin Onan: 

O gün (yer), haberlerini anlatacaktır.

Ali Fikri Yavuz: 

O gün (arz, iyi ve kötü üzerinde ne işlendiğinin) haberlerini anlatacaktır.

Portekizce: 

Nesse dia, ela declarará as suas notícias,

İsveççe: 

Den Dagen skall [jorden] berätta vad den har bevittnat [av människornas handlingar];

Farsça: 

آن روز است که زمین اخبار خود را می گوید؛

Kürtçe: 

لەو ڕۆژەدا(زەوی) دەنگ وباسی خۆی دەگێڕێتەوە

Özbekçe: 

Ўша кунда у(ер) ўз хабарини айтадир.

Malayca: 

Pada hari itu bumipun menceritakan khabar beritanya:

Arnavutça: 

atë Ditë ajo tregon lajmet e veta (veprat e mira dhe të këqia) që kanë ngjarë në të,

Bulgarca: 

в този Ден тя ще разкаже своите вести,

Sırpça: 

Тог дана ће она своје вести да казује,

Çekçe: 

V ten den bude země vyprávět své děje

Urduca: 

اُس روز وہ اپنے (اوپر گزرے ہوئے) حالات بیان کرے گی

Tacikçe: 

Дар ин рӯз замин хабарҳои худро ҳикоят меку над,

Tatarca: 

Шул көндә җир үзенең өстендә эшләнгән эшләрдән хәбәр бирер.

Endonezyaca: 

pada hari itu bumi menceritakan beritanya,

Amharca: 

በዚያ ቀን ወሬዎችዋን ትናገራለች፡፡

Tamilce: 

அந்நாளில் அ(ந்த பூமியான)து தனது செய்திகளை அறிவிக்கும்.

Korece: 

그날 대지는 그의 소식을 얘기하리니

Vietnamca: 

Vào Ngày đó, (trái đất) sẽ nói hết về mọi sự việc xảy ra trên lưng nó.