Arapça:
لَّا يُسْمِنُ وَلَا يُغْنِي مِن جُوعٍ
Çeviriyazı:
lâ yüsminü velâ yugnî min cû`.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
O da ne besler, ne de açlığı giderir.
Diyanet İşleri:
Semirtmeyen, açlığı gidermeyen kötü kokulu (kuru) bir dikenden başka yiyecekleri yoktur.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ne besler ve ne doyurur, açlığı defeder.
Şaban Piriş:
Ne semirtir ne açlığı giderir.
Edip Yüksel:
Ne besler, ne de açlığı giderir.
Ali Bulaç:
Ne doyurup-semirtir, ne açlıktan korur.
Suat Yıldırım:
Bu diken ne besleyicidir, ne de açlığı giderir.
Ömer Nasuhi Bilmen:
88:5
Yaşar Nuri Öztürk:
Ne semirtir ne açlıktan kurtarır.
Bekir Sadak:
Orada, yukseltilmis tahtlar vardir.
İbni Kesir:
O, ne semirtir, ne de açlığı giderir.
Adem Uğur:
O ise ne besler ne de açlığı giderir.
İskender Ali Mihr:
Beslemez ve açlığa da bir fayda vermez.
Celal Yıldırım:
O ne besler, ne de açlığı giderir.
Tefhim ul Kuran:
Ne doyurup semirtir, ne de açlıktan korur.
Fransızca:
qui n'engraisse, ni n'apaise la faim.
İspanyolca:
que no engorda, ni sacia.
İtalyanca:
che non nutre e non placa la fame.
Almanca:
das weder ernährt, noch den Hunger stillt.
Çince:
既不能肥人,又不能充饥;
Hollandaca:
Dat voeden, noch den honger stillen zal.
Rusça:
от которых не поправляются и которые не утоляют голода.
Somalice:
Taasoon waxna cayilinhaynin Gaajana wax ka taraynin.
Swahilice:
Hakinenepeshi wala hakiondoi njaa.
Uygurca:
زەرى كىشىنى سەمرىتمەيدۇ، ئاچلىقنى پەسەيتمەيدۇ
Japonca:
それは栄養にもならず,飢えも癒せない。
Arapça (Ürdün):
«لا يسمن ولا يغني من جوع».
Hintçe:
जो मोटाई पैदा करे न भूख में कुछ काम आएगा
Tayca:
มันจะไม่ทำให้อ้วน และไม่ทำให้หายหิว
İbranice:
(מזון) שלא ישביע אותם ולא ישבור את רעבונם
Hırvatça:
koje neće ni ugojiti ni glad utoliti.
Rumence:
care nici nu-i vor îngrăşa, însă nici foamea nu le-o va astâmpăra.
Transliteration:
La yusminu wala yughnee min jooAAin
Türkçe:
Ne semirtir ne açlıktan kurtarır.
Sahih International:
Which neither nourishes nor avails against hunger.
İngilizce:
Which will neither nourish nor satisfy hunger.
Azerbaycanca:
(O yemək onlara) nə qüvvət verər, nə də aclıqdan qurtarar.
Süleyman Ateş:
O da ne semirtir, ne de açlığı giderir.
Diyanet Vakfı:
O ise ne besler ne de açlığı giderir.
Erhan Aktaş:
O, beslemez ve açlığı gidermez.
Kral Fahd:
o ise ne besler ne de açlığı giderir.
Hasan Basri Çantay:
Ki o, ne semirtir (doyurur), ne de açlığı giderir.
Muhammed Esed:
ne bir güç veren ne de açlığı gideren (dikenlerin).
Gültekin Onan:
Ne doyurup semirtir, ne açlıktan korur.
Ali Fikri Yavuz:
O, ne besler, ne açlıktan kurtarır.
Portekizce:
Que não os alimentará, nem lhes saciarão a fome!
İsveççe:
som varken ger näring eller stillar hungern.
Farsça:
که نه فربه می کند و نه از گرسنگی بی نیاز می نماید.
Kürtçe:
نە قەڵەوی دەکات ونە برسێتی لا دەبات
Özbekçe:
У на семиртирмас ва на очликни кетказмас.
Malayca:
Yang tidak menggemokkan, dan tidak pula dapat menghilangkan sedikit kelaparan pun.
Arnavutça:
e ky (ushqim), as nuk do t’i trashë as nuk do t’i ngop (nga uria).
Bulgarca:
които нито угояват, нито избавят от глад.
Sırpça:
које неће ни да угоји ни глад да утоли.
Çekçe:
z něhož se netloustne a jímž hlad nelze utišit.
Urduca:
جو نہ موٹا کرے نہ بھوک مٹائے
Tacikçe:
ки на фарбеҳ мекунад ва на дафъи гуруснагӣ.
Tatarca:
Ул үлән симертмәс һәм ачлыкны да китәрмәс.
Endonezyaca:
yang tidak menggemukkan dan tidak pula menghilangkan lapar.
Amharca:
የማያሰባ ከረኃብም የማያብቃቃ ከኾነው፡፡
Tamilce:
(அது அவர்களைக்) கொழுக்க வைக்காது. (அவர்களின்) பசியைப் போக்(கி பலனளிக்)காது.
Korece:
영양이 없어 굶주림에 무익할뿐이라
Vietnamca:
Không dinh dưỡng cũng chẳng làm vơi đi cơn đói.
Ayet Linkleri: