Arapça:
ثُمَّ إِنَّ عَلَيْنَا حِسَابَهُم
Çeviriyazı:
ŝümme inne `aleynâ ḥisâbehüm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sonra da bize hesap verecekler.
Diyanet İşleri:
Şüphesiz sonra hesaplarını görmek de Bize düşmektedir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Sonra da şüphe yok ki hesaplarını görmek, bize düşer.
Şaban Piriş:
Sonra da onların hesabını görmek bizedir.
Edip Yüksel:
Hesaplarını görmek de bize düşer.
Ali Bulaç:
Sonra onları hesaba çekmek de elbette Bize aittir.
Suat Yıldırım:
Elbet hesaplarını görmek de Bizim işimiz olacaktır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Sonra da onların hesapları muhakkak ki, Bize aittir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Bunun ardından, hesapları da bizim elimizde olacaktır.
Bekir Sadak:
(6-8) Rabbinin, hicbir memlekette benzeri ortaya konmayan sutunlara sahip Irem sehrinde oturan Ad milletine ne ettigini gormedin mi?
İbni Kesir:
Sonra hesablarını görmek de muhakkak Bize düşer.
Adem Uğur:
Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.
İskender Ali Mihr:
Sonra onların hesapları muhakkak ki Bize aittir.
Celal Yıldırım:
Sonra da hesaplarını görmek bize aittir.
Tefhim ul Kuran:
Sonra onları hesaba çekmek de elbette bize aittir.
Fransızca:
Ensuite, c'est à Nous de leur demander compte.
İspanyolca:
Luego, nos tocará a Nosotros pedirles cuentas.
İtalyanca:
e allora spetterà a Noi chieder loro conto [delle loro azioni].
Almanca:
dann gewiß, Uns obliegt ihre Abrechnung.
Çince:
他们的稽核,必定由我负责。
Hollandaca:
En dan is het mijne taak, hun rekenschap af te vragen.
Rusça:
и затем Мы потребуем у них отчета.
Somalice:
Annagaana xisaabin.
Swahilice:
Kisha hakika ni juu yetu Sisi hisabu yao!
Uygurca:
ئاندىن ئۇلاردىن ھېساب ئېلىشقا بىز مەسئۇلمىز
Japonca:
かれらの清算は,本当にわれの任である。
Arapça (Ürdün):
«ثم إن علينا حسابهم» جزاءهم لا نتركه أبدا.
Hintçe:
फिर उनका हिसाब हमारे ज़िम्मे है
Tayca:
แล้วก็แท้จริง หน้าที่ของเรานั้นคือ การชำระพวกเขา
İbranice:
ואז, ודאי, נשפוט אותם
Hırvatça:
A potom, na Nama je, doista, da račun njihov svedemo!
Rumence:
şi asupra Noastră stă judecata lor.
Transliteration:
Thumma inna AAalayna hisabahum
Türkçe:
Bunun ardından, hesapları da bizim elimizde olacaktır.
Sahih International:
Then indeed, upon Us is their account.
İngilizce:
Then it will be for Us to call them to account.
Azerbaycanca:
Onlarla haqq-hesab çəkmək də Bizə aiddir!
Süleyman Ateş:
Sonra onların hesabını görmek Bize düşer.
Diyanet Vakfı:
Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.
Erhan Aktaş:
Sonra, kuşkusuz onların hesapları kesinlikle Bize aittir.
Kral Fahd:
Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.
Hasan Basri Çantay:
Sonra hisâbları (nı görmek) de muhakkak bize âiddir.
Muhammed Esed:
ve Bize düşer onları hesaba çekmek.
Gültekin Onan:
Sonra onları hesaba çekmek de elbette bize aittir.
Ali Fikri Yavuz:
Sonra onların hesablarını görmek de yalnız bize aiddir.
Portekizce:
E o seu cômputo Nos concerne.
İsveççe:
och därefter tillkommer det Oss att ställa dem till svars.
Farsça:
آن گاه بی تردید حسابشان بر عهده ماست.
Kürtçe:
لە پاشان بەڕاستی لەسەر ئێمەیە لێپرسینەوەیان
Özbekçe:
Сўнгра, албатта, уларнинг ҳисоб-китоби ҳам Биздадир.
Malayca:
Selain dari itu, sesungguhnya tanggungan Kamilah soal menghitung amal mereka.
Arnavutça:
dhe, me të vërtetë, do të japin llogari para Nesh!
Bulgarca:
После Наша грижа е тяхната равносметка.
Sırpça:
А потом, на Нама је, заиста, да њихов рачун сведемо!
Çekçe:
a Nám pak budou účty své skládat!
Urduca:
پھر اِن کا حساب لینا ہمارے ہی ذمہ ہے
Tacikçe:
Сипас ҳисобашон бо Мост.
Tatarca:
Соңра аларның кылган эшләренең хисабы, әлбәттә, Безгә тиешледер.
Endonezyaca:
kemudian sesungguhnya kewajiban Kami-lah menghisab mereka.
Amharca:
ከዚያም ምርመራቸው በእኛ ላይ ብቻ ነው፡፡
Tamilce:
பிறகு, நிச்சயமாக அவர்களை விசாரிப்பது நம் மீதே பொறுப்பாக இருக்கிறது. (ஆகவே, அவர்களின் செயல்களைக் கணக்கிட்டு அதற்குத் தகுந்த கூலி கொடுப்போம்.)
Korece:
그들을 불러 계산하리라
Vietnamca:
Rồi TA có nhiệm vụ tính sổ chúng.
Ayet Linkleri: