Arapça:
وَكُنَّا نُكَذِّبُ بِيَوْمِ الدِّينِ
Çeviriyazı:
vekünnâ nükeẕẕibü biyevmi-ddîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ceza gününü yalanlardık.
Diyanet İşleri:
Ceza gününü yalanlardık.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve ceza gününü yalanlardık.
Şaban Piriş:
Hesap gününü yalanlıyorduk.
Edip Yüksel:
Yargı gününü yalanlardık.
Ali Bulaç:
Din (hesap ve ceza) gününü yalan sayıyorduk.
Suat Yıldırım:
Bu hesap gününü yalan sayardık.
Ömer Nasuhi Bilmen:
(46-47) «Ve biz ceza gününü tekzîp eder olmuştuk.. Bize ölüm gelinceye değin.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Din gününü yalanlıyorduk.
Bekir Sadak:
Hayir
İbni Kesir:
Ve din gününü yalanlardık.
Adem Uğur:
Ceza gününü de yalan sayıyorduk,
İskender Ali Mihr:
Ve biz dîn gününü yalanlıyorduk.
Celal Yıldırım:
Ve biz hesap ve ceza gününü yalanladık.
Tefhim ul Kuran:
«Din (hesap ve ceza) gününü yalan sayıyorduk.»
Fransızca:
et nous traitions de mensonge le jour de la Rétribution,
İspanyolca:
y desmentíamos el día del Juicio,
İtalyanca:
e tacciavamo di menzogna il Giorno del Giudizio,
Almanca:
und wir pflegten den Tag des Din abzuleugnen,
Çince:
我们否认报应日,
Hollandaca:
Wij loochenden den dag des oordeels.
Rusça:
Мы считали ложью Последний день,
Somalice:
Waxaana ahayn kuwa beeniya Maalinta Abaalmarinta (Qiyaamada).
Swahilice:
Na tulikuwa tukiikanusha siku ya malipo.
Uygurca:
قىيامەت كۈنىنى ئىنكار قىلاتتۇق،
Japonca:
常に審判の日を否定していました。
Arapça (Ürdün):
«وكنا نكذب بيوم الدين» البعث والجزاء.
Hintçe:
और रोज़ जज़ा को झुठलाया करते थे (और यूँ ही रहे)
Tayca:
และเราเคยปฏิเสธวันแห่งการตอบแทน
İbranice:
וכפרנו ביום הדין
Hırvatça:
i Sudnji dan smo poricali,
Rumence:
Noi am socotit Ziua Judecăţii o minciună
Transliteration:
Wakunna nukaththibu biyawmi alddeeni
Türkçe:
"Din gününü yalanlıyorduk."
Sahih International:
And we used to deny the Day of Recompense
İngilizce:
And we used to deny the Day of Judgment,
Azerbaycanca:
Haqq-hesab gününü yalan sayardıq.
Süleyman Ateş:
Ceza gününü yalanlardık.
Diyanet Vakfı:
Ceza gününü de yalan sayıyorduk,
Erhan Aktaş:
“Din Günü’nü(1) yalanlardık.”
Kral Fahd:
Ceza gününü de yalan sayıyorduk,
Hasan Basri Çantay:
«Ceza (ve hisâb) gününü de yalan sayardık».
Muhammed Esed:
ve Hesap Günü´nü yalanlamıştık,
Gültekin Onan:
74:44
Ali Fikri Yavuz:
Hesab gününü de yalan sayardık.
Portekizce:
E negávamos o Dia do Juízo,
İsveççe:
och påstod att Domens dag var en lögn -
Farsça:
و همواره روز جزا را انکار می کردیم
Kürtçe:
وە باوەڕمان بە ڕۆژی دوایی نەبوو
Özbekçe:
Ва қиёмат куни ёлғонга чиқарган эдик.
Malayca:
"Dan kami sentiasa mendustakan hari pembalasan,
Arnavutça:
dhe kemi përgënjeshtruar Ditën e Kijametit,
Bulgarca:
и взимахме за лъжа Съдния ден,
Sırpça:
и Судњи дан смо порицали,
Çekçe:
a den soudný jsme za lež prohlásili,
Urduca:
اور روز جزا کو جھوٹ قرار دیتے تھے
Tacikçe:
ва рӯзи қиёматро дурӯғ мешуморидем,
Tatarca:
Һәм кыямәт көнен ялганга тотар идек.
Endonezyaca:
dan adalah kami mendustakan hari pembalasan,
Amharca:
«በፍርዱ ቀንም እናስተባብል ነበርን፡፡
Tamilce:
இன்னும், கூலி (கொடுக்கப்படும் மறுமை) நாளை பொய்ப்பிப்பவர்களாக நாங்கள் இருந்தோம்.
Korece:
심판의 날을 믿지 않고
Vietnamca:
“Và chúng tôi đã phủ nhận Ngày Phán Xét Cuối Cùng.”
Ayet Linkleri: