Arapça:
وَأَسِرُّوا قَوْلَكُمْ أَوِ اجْهَرُوا بِهِ ۖ إِنَّهُ عَلِيمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ
Çeviriyazı:
veesirrû ḳavleküm evi-cherû bih. innehû `alîmüm biẕâti-ṣṣudûr.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki, O, göğüslerin özünü bilir.
Diyanet İşleri:
Sizler, sözlerinizi gizleseniz de açıklasanız da birdir; O, kalblerde olanı bilir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve sözünüzü gizli tutun, yahut açığa vurun onu, şüphe yok ki o, gönüllerde olanı bilir.
Şaban Piriş:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açıklayın. Şüphesiz O, kalplerde olanı çok iyi bilendir.
Edip Yüksel:
İsterseniz sözünüzü gizleyin veya onu açıklayın; O gizli düşüncelerinizi çok iyi Bilir.
Ali Bulaç:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun. Şüphesiz O, sinelerin özünde saklı duranı bilendir.
Suat Yıldırım:
Sözünüzü ister içinizde gizleyin, ister açığa vurun, hepsi birdir. Zira Allah gönüllerin künhünü dahi bilir.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Lakırdınızı gizleyiniz veya onu açıklayınız, şüphe yok ki O, (Hâlık-ı Azîm) gönüllerde olanı hakkıyla bilendir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Sözünüzü ister gizleyin ister onu açıklayın; şu bir gerçek ki O, göğüslerin özünü çok iyi bilir.
Bekir Sadak:
Uzerlerinde kanat cirpan dizi dizi kuslari gormezler mi? Onlari havada Rahman olan Allah´tan baskasi tutmuyor
İbni Kesir:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun
Adem Uğur:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun
İskender Ali Mihr:
Ve sözünüzü gizleyin veya onu açıklayın. Muhakkak ki O (Allah), gönüllerde olanı en iyi bilendir.
Celal Yıldırım:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açıklayın, birdir. Şüphesiz ki O, gönüllerde dönüp dolaşan duygu ve düşüncelerin aslını ve mahiyetini bilendir.
Tefhim ul Kuran:
Sözünüzü ister gizleyin, ister onu açığa vurun. Şüphesiz O, sinelerin özünde saklı duranı bilendir.
Fransızca:
Que vous cachiez votre parole ou la divulguiez Il connaît bien le contenu des poitrines.
İspanyolca:
Da lo mismo que mantengáis ocultas vuestras palabras o que las divulguéis. Él conoce bien lo que encierran los pechos.
İtalyanca:
Sia che nascondiate i vostri intenti o li palesiate, Egli ben conosce quello che contengono i petti.
Almanca:
Und verheimlicht euere Äußerung oder legt sie offen, gewiß, ER ist allwissend über das in den Brüsten.
Çince:
你们可以隐匿你们的言语;也可以把它说出来。他确是全 知心事的。
Hollandaca:
Hetzij gij uw gesprek verbergt, of het openbaar maakt, hij kent de binnenste deelen uwer borsten.
Rusça:
Храните ли вы свои речи в секрете или же говорите о них вслух, Он ведает о том, что в груди.
Somalice:
Ama hadalka hoos dhiga dadow ama kor u qaada Eebe waa ogyahay waxa laabta ku jira.
Swahilice:
Na ficheni kauli zenu, au zitangazeni; hakika Yeye ni Mjuzi wa yaliyomo vifuani.
Uygurca:
سىلەر سۆزۈڭلارنى مەخپىي قىلىڭلار ياكى ئاشكارا قىلىڭلار (اﷲ ھامان ئۇنى بىلىپ تۇرىدۇ). اﷲ ھەقىقەتەن دىللاردىكى سىرلارنى بىلگۈچىدۇر
Japonca:
あなたがたが言葉を隠していても,またそれを表わしても,かれは本当に胸の中のものを知っておられる。
Arapça (Ürdün):
«وأسِرّوا» أيها الناس «قولكم أو اجهروا به إنه» تعالى «عليم بذات الصدور» بما فيها فكيف بما نطقتم به، وسبب نزول ذلك أن المشركين قال بعضهم لبعض: أسرّوا قولكم لا يسمعكم إله محمد.
Hintçe:
और तुम अपनी बात छिपकर कहो या खुल्लम खुल्ला वह तो दिल के भेदों तक से ख़ूब वाक़िफ़ है
Tayca:
และพวกเจ้าจงปิดบังคำพูดของพวกเจ้าหรือเปิดเผยมันก็ตาม แท้จริงพระองค์ทรงรอบรู้สิ่งที่อยู่ในทรวงอก
İbranice:
דברו בסתר או בגלוי, הוא יודע את אשר בליבכם
Hırvatça:
Govorili vi tiho ili glasno - pa, On sigurno zna šta grudi kriju!
Rumence:
Fie că vă tăinuiţi vorbele, fie că le spuneţi tare, El cunoaşte lăuntrul inimilor voastre.
Transliteration:
Waasirroo qawlakum awi ijharoo bihi innahu AAaleemun bithati alssudoori
Türkçe:
Sözünüzü ister gizleyin ister onu açıklayın; şu bir gerçek ki O, göğüslerin özünü çok iyi bilir.
Sahih International:
And conceal your speech or publicize it; indeed, He is Knowing of that within the breasts.
İngilizce:
And whether ye hide your word or publish it, He certainly has (full) knowledge, of the secrets of (all) hearts.
Azerbaycanca:
(Ey insanlar!) İstər sözünüzü gizli saxlayın, istər açıq deyin (heç bir fərqi yoxdur). (Allah) ürəklərdə olanları biləndir!
Süleyman Ateş:
Sözünüzü ister gizleyin, ister onu açığa vurun (farketmez) çünkü O, göğüslerin özünü bilir.
Diyanet Vakfı:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki O, kalplerin içindekini bilmektedir.
Erhan Aktaş:
Sözünüzü gizleseniz de açığa vursanız da fark etmez; O, göğüslerde olanı En İyi Bilen’dir.
Kral Fahd:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki O, kalplerin içindekini bilmektedir.
Hasan Basri Çantay:
(Ey kâfirler) sözünüzü (ister) gizleyin, ister onu açıklayın. Çünkü O, sinelerin özünü bile hakkıyle bilendir.
Muhammed Esed:
(Bilin ki ey insanlar,) inançlarınızı ister gizleyin ister açığa vurun, O kalpler(iniz)de olan her şeyi bilir.
Gültekin Onan:
Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun. Şüphesiz O, sinelerin özünde saklı duranı bilendir.
Ali Fikri Yavuz:
(Ey müşrikler) sözünüzü ister gizli tutun, ister açığa vurun
Portekizce:
Quer faleis privativa ou publicamente, Ele é Conhecedor das intimidades dos corações.
İsveççe:
VARE SIG ni håller era åsikter hemliga eller öppet tillkännager dem, vet Han vad som rör sig i ert innersta.
Farsça:
و گفتارتان را پنهان کنید یا آن را آشکار سازید، مسلماً او به نیّات و اسرار سینه ها داناست.
Kürtçe:
ئێوە قسە بە پەنھانی بکەن یان بە ئاشکرا (بۆ خوا یەکسانە چونکە) ئەو (خوای گەورە) ئاگادارە بەخودی (نھێنی) دڵان
Özbekçe:
Ва сиз сўзингизни сир тутасизми ёки ошкора айтасизми, албатта, У кўнгиллардагини ҳам билгувчи зотдир.
Malayca:
Dan tuturkanlah perkataan kamu dengan perlahan atau dengan nyaring, (sama sahaja keadaannya kepada Allah), kerana sesungguhnya Allah Maha Mengetahui akan segala (isi hati) yang terkandung di dalam dada.
Arnavutça:
Flitni ju fshehtas ose haptas, por Ai, me të vërtetë, di çka në zemrat tuaja!
Bulgarca:
Тайно или открито да изричате думите си, Той знае съкровеното в сърцата.
Sırpça:
Говорили ви тихо или гласно - па, Он сигурно зна шта груди крију!
Çekçe:
Utajujte si řeči své či dávejte je najevo co skryto je v hrudích, On dobře ví!
Urduca:
تم خواہ چپکے سے بات کرو یا اونچی آواز سے (اللہ کے لیے یکساں ہے)، وہ تو دلوں کا حال تک جانتا ہے
Tacikçe:
Чӣ пинҳон сухан гӯед ва чӣ ошкоро, Ӯ ба ҳар чӣ дар дилҳо мегузарад, доност.
Tatarca:
Сүзләрегезне кирәк яшерен сөйләгез, кирәк – аны кычкырып сөйләгез. Тәхкыйк Ул – Аллаһ күкрәкләр эчендә булган уйларны бик яхшы беләдер.
Endonezyaca:
Dan rahasiakanlah perkataanmu atau lahirkanlah; sesungguhnya Dia Maha Mengetahui segala isi hati.
Amharca:
(ሰዎች ሆይ!) ቃላችሁንም መስጥሩ፡፡ ወይም በእርሱ ጩሁ፡፡ እርሱ በልቦች ውስጥ ያለን ሁሉ ዐዋቂ ነው፡፡
Tamilce:
உங்கள் பேச்சை நீங்கள் இரகசியமாகப் பேசுங்கள்! அல்லது, அதை உரக்கப் பேசுங்கள்! நிச்சயமாக அவன் (உங்கள்) நெஞ்சங்களில் உள்ளதை நன்கறிந்தவன் ஆவான்.
Korece:
너희가 숨기어 말하는 것과 드러내어 말하는 것도 하나님은 마음속의 모든 것을 아심으로 충 만하시니라
Vietnamca:
Cho dù các ngươi (hỡi nhân loại) có che giấu hoặc công khai lời nói của các ngươi thì (các ngươi hãy biết rằng) quả thật Ngài biết rõ những điều nằm trong lòng (của các ngươi).
Ayet Linkleri: