Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

52

Sûredeki Ayet No: 

6

Ayet No: 

4741

Sayfa No: 

523

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَالْبَحْرِ الْمَسْجُورِ

Çeviriyazı: 

velbaḥri-lmescûr.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Kaynatılmış denize, (andolsun ki)

Diyanet İşleri: 

Tura, yayılmış ince deri üzerine satır satır dizilmiş Kitap'a, mamur bir ev olan Kabe'ye, yükseltilmiş tavan gibi göğe, kaynayacak denize and olsun ki, Rabbinin azabı hiç şüphesiz gelecektir. Onu savacak yoktur.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve taşkın, coşkun, dalgalanıp duran denize.

Şaban Piriş: 

Taşkın denize…

Edip Yüksel: 

Ve kaynatılmış denize...

Ali Bulaç: 

Kabarıp, tutuşan denize,

Suat Yıldırım: 

Ağzına kadar dolu okyanusa yemin olsun ki:

Ömer Nasuhi Bilmen: 

52:4

Yaşar Nuri Öztürk: 

Yemin olsun o alevlerle kaynatılıp köpürtülmüş denize,

Bekir Sadak: 

52:9

İbni Kesir: 

Dolan denize.

Adem Uğur: 

Kaynatılmış denize (bunlara andolsun ki),

İskender Ali Mihr: 

Dolu denize andolsun.

Celal Yıldırım: 

Dolup kabaran (veya kaynayıp kabaran) denize and olsun ki,

Tefhim ul Kuran: 

Kabarıp, tutuşan denize,

Fransızca: 

Et par la Mer portée à ébullition ! (au Jour dernier)

İspanyolca: 

¡Por el mar hinchado!

İtalyanca: 

per il mare ribollente.

Almanca: 

Bei dem Masdschur-Meer !

Çince: 

以汪洋的大海盟誓,

Hollandaca: 

En bij den zwellenden oceaan.

Rusça: 

Клянусь морем разожженным (или переполненным; или опустевшим; или перемешанным)!

Somalice: 

Iyo Baddii la kululeeyay.

Swahilice: 

Na kwa bahari iliyo jazwa,

Uygurca: 

(قىيامەت كۈنى) ئوت بولۇپ ياندۇرۇلغان دېڭىز بىلەن قەسەمكى،

Japonca: 

漲り(温?)れる大洋にかけて(誓う)。

Arapça (Ürdün): 

«والبحر المسجور» أي المملوء.

Hintçe: 

और जोश व ख़रोश वाले समन्दर की

Tayca: 

ขอสาบานต่อทะเลที่ลุกโชติช่วง (ในวันกิยามะฮ.)

İbranice: 

ובים המלא אש

Hırvatça: 

i vatrom mora napunjenog,

Rumence: 

Pe marea umflată!

Transliteration: 

Waalbahri almasjoori

Türkçe: 

Yemin olsun o alevlerle kaynatılıp köpürtülmüş denize,

Sahih International: 

And [by] the sea filled [with fire],

İngilizce: 

And by the Ocean filled with Swell;-

Azerbaycanca: 

Və dolub daşan (alovlanan) dənizə ki,

Süleyman Ateş: 

Kaynatılmış denize (bunlara andolsun ki),

Diyanet Vakfı: 

Kaynatılmış denize (bunlara andolsun ki),

Erhan Aktaş: 

Doldurulmuş denize ant olsun.

Kral Fahd: 

dolu denize andolsun ki,

Hasan Basri Çantay: 

Dolan denize,

Muhammed Esed: 

Kabaran denizi düşün!

Gültekin Onan: 

Kabarıp, tutuşan denize,

Ali Fikri Yavuz: 

Taşkın denize...

Portekizce: 

E pelos oceanos transbordantes.

İsveççe: 

Vid havet och dånet [av dess bränningar]!

Farsça: 

و به آن دریای مملو و برافروخته،

Kürtçe: 

وە سوێند بەدەریای پڕ کراو (لە ئاو یان ئاگری داگیرساو)

Özbekçe: 

Ва тўлган денгиз билан қасам.

Malayca: 

Dan demi laut yang penuh tepu (dengan kepanasan); -

Arnavutça: 

dhe detit të mbushur,

Bulgarca: 

и в препълненото море -

Sırpça: 

и морем пуним воде,

Çekçe: 

při moři vzedmutém,

Urduca: 

اور موجزن سمندر کی

Tacikçe: 

ва қасам ба дарёи моломол, (пур)

Tatarca: 

дәхи ґәзаб өчен хәзерләнгән ахирәттәге ут диңгезе белән ант итеп әйтәмен.

Endonezyaca: 

dan laut yang di dalam tanahnya ada api,

Amharca: 

በተመላው ባሕርም እምላለሁ፡፡

Tamilce: 

நீரால் நிரம்பிய கடல் மீது சத்தியமாக!

Korece: 

만조가 된 바다로 맹세하나니

Vietnamca: 

Thề bởi biển cả dâng trào.