Arapça:
لَهُم مَّا يَشَاءُونَ فِيهَا وَلَدَيْنَا مَزِيدٌ
Çeviriyazı:
lehüm mâ yeşâûne fîhâ veledeynâ mezîd.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Orada onlara ne isterlerse vardır. Katımızda daha fazlası da vardır.
Diyanet İşleri:
Orada dilediklerini bulurlar. Katımızda fazlası da vardır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Onlaradır ne dilerlerse orada ve katımızda daha da fazlası var.
Şaban Piriş:
Orada istedikleri her şey onlarındır. Katımızda daha fazlası da vardır.
Edip Yüksel:
Diledikleri her şeyi elde ederler ve hatta katımızda fazlası da vardır.
Ali Bulaç:
Orda diledikleri herşey onlarındır; Katımız'da daha fazlası da var.
Suat Yıldırım:
Orada onlara istedikleri her şey verilir. Nezdimizde bundan da fazlası vardır. [10,26]
Ömer Nasuhi Bilmen:
50:34
Yaşar Nuri Öztürk:
Orada onlar için istedikleri her şey var. Katımızda ise dahası da var.
Bekir Sadak:
Bir cagricinin yakin bir yerden cagiracagi gune kulak ver.
İbni Kesir:
Orada diledikleri onlarındır. Katımızda daha fazlası da var.
Adem Uğur:
Orada kendileri için diledikleri her şey vardır. Katımızda dahası da vardır.
İskender Ali Mihr:
Onlar için orada diledikleri herşey vardır. Ve katımızda daha fazlası vardır.
Celal Yıldırım:
Orada onlar için diledikleri her şey var ve yanımızda fazlası da mevcuttur.
Tefhim ul Kuran:
Orada diledikleri her şey onlarındır
Fransızca:
Il y aura là pour eux tout ce qu'ils voudront. Et auprès de Nous il y a davantage encore.
İspanyolca:
Tendrán allí cuanto deseen y aún dispondremos de más.
İtalyanca:
colà avranno tutto quel che vorranno e presso di Noi c'è ancora di più.
Almanca:
Für sie ist darin bestimmt, was sie wollen. Und bei Uns ist noch mehr.
Çince:
他们在乐园里,将有他们意欲的;而且我在那里还有加赐。
Hollandaca:
Daar zullen zij alles hebben wat zij begeeren, en daar zal eene meer dan overvloedige bijvoeging van gelukzaligheid met ons zijn.
Rusça:
Там для них уготовано все, что они пожелают, а у Нас будет добавка (возможность взглянуть на Лик Аллаха).
Somalice:
Jannada waxay ka heliwaxay doonaan, agtannadana waxaa ah siyaado.
Swahilice:
Humo watapata wakitakacho, na kwetu yako ya ziada.
Uygurca:
جەننەتتە ئۇلارغا خالىغان نەرسىلەر بار ۋە بىزنىڭ ھۇزۇرىمىزدا (ئۇلارغا) زىيادە (نېمەتلەر) بار
Japonca:
かれらのためにはそこに,欲しいものは何でもあり,またわが許からもっと追加があろう。
Arapça (Ürdün):
«لهم ما يشاءُون فيها ولدينا مزيد» زيادة على ما عملوا وطلبوا.
Hintçe:
इसमें ये लोग जो चाहेंगे उनके लिए हाज़िर है और हमारे यहॉ तो इससे भी ज्यादा है
Tayca:
สำหรับพวกเขาจะได้รับสิ่งที่พวกเขาพึงประสงค์ในสวนสวรรค์ และ ณที่เรานั้นยังมีอีกมากมาย
İbranice:
יהיה להם כל אשר ירצו בתוכו (גן העדן,) ויש לנו יותר
Hırvatça:
U njemu će imati što god zažele, a kod Nas ima i više.
Rumence:
Ei vor avea acolo ceea ce vor şi la Noi vor avea mai mult.
Transliteration:
Lahum ma yashaoona feeha waladayna mazeedun
Türkçe:
Orada onlar için istedikleri her şey var. Katımızda ise dahası da var.
Sahih International:
They will have whatever they wish therein, and with Us is more.
İngilizce:
There will be for them therein all that they wish,- and more besides in Our Presence.
Azerbaycanca:
Orada onlar üçün istədikləri hər şey vardır. Dərgahımızda isə ondan artığı (mö’minlərin təsəvvür edə bilmədikləri ne’mətlər, Allahın rizasını və s.) mövcuddur!
Süleyman Ateş:
Orada onlara istedikleri herşey vardır. Katımızda daha fazlası da vardır.
Diyanet Vakfı:
Orada kendileri için diledikleri her şey vardır. Katımızda dahası da vardır.
Erhan Aktaş:
Onlar için, orada diledikleri her şey vardır. Yanımızda daha fazlası da vardır.
Kral Fahd:
Orada kendileri için diledikleri her şey vardır. Katımızda dahası da vardır.
Hasan Basri Çantay:
Orada onlar ne dilerlerse var. Nezdimizde daha fazlası var.
Muhammed Esed:
Onlar orada arzu ettikleri her şeye sahip olacaklar, ama (bilsinler ki) katımızda daha fazlası da var.
Gültekin Onan:
Orada diledikleri her şey onlarındır
Ali Fikri Yavuz:
Onlara, orada ne dilerlerse var. Katımızda ise ziyade (Allah’ı görmek) var...
Portekizce:
Lá terão tudo quanto desejarem, e mais ainda, em Nossa presença.
İsveççe:
Där [i paradiset] skall de få allt vad de önskar, och mer [väntar dem] hos Oss.
Farsça:
در آنجا هرچه بخواهند برای آنان فراهم است، و نزد ما [نعمت های] بیشتری است.
Kürtçe:
لەو بەھەشتەدا ھەرچیان بوێت بۆیان ئامادەیە وە لەوە زیاتریشمان ھەیە (کە بینینی خوای گەورەیە)
Özbekçe:
У ерда нима хоҳласалар, уларникидир. Ва ҳузуримизда зиёдаси бор. (Имом Аҳмад ривоят қилган ҳадисда Пайғамбар алайҳиссалом: »Агар мўмин киши жаннатда фарзанд хоҳласа, унинг ҳомиласи, туғилиши, ўсиши бир соатда бўлади», деганлар. «Ва ҳузуримизда зиёдаси бор»— Аллоҳ таолонинг жамолига назар солиш бахтидир, деган ривоят ҳам бор.)
Malayca:
Mereka beroleh apa yang mereka kehendaki di situ, dan di sisi Kami ada lagi tambahan (limpah kurnia yang tidak terlintas di hati mereka).
Arnavutça:
Në të do të kenë çka të duan – e prej Nesh edhe më shumë.
Bulgarca:
Ще имат там, каквото пожелаят, а при Нас има повече.
Sırpça:
У њему ће да имају шта год зажеле, а добиће од Нас и више од тога.
Çekçe:
A čehokoliv se jim tam zachce, budou mít, a u Nás je ještě přídavek v hojnosti!
Urduca:
وہاں ان کے لیے وہ سب کچھ ہوگا جو وہ چاہیں گے، اور ہمارے پاس اس سے زیادہ بھی بہت کچھ ان کے لیے ہے
Tacikçe:
Дар он ҷо ҳар чӣ бихоҳанд, ҳаст ва бештар аз он назди Мо ҳаст.
Tatarca:
Аларга җәннәттә теләгән нәрсәләре булыр вә Безнең хозурыбызда аларга теләгән нәрсәләреннән артык нәрсәләр бардыр.
Endonezyaca:
Mereka di dalamnya memperoleh apa yang mereka kehendaki; dan pada sisi Kami ada tambahannya.
Amharca:
ለነርሱ በውስጧ ሲኾኑ የሚሹት ሁሉ አልላቸው፡፡ እኛም ዘንድ ጭማሪ አልለ፡፡
Tamilce:
அவர்கள் நாடுகின்ற எல்லாம் அதில் அவர்களுக்கு கிடைக்கும். இன்னும், நம்மிடம் அதிகமான (- முடிவில்லாத) அருட்கொடைகள் (-இன்பங்கள் அவர்களுக்கு) உண்டு.
Korece:
그곳에는 그들이 원하는 모 든 것이 있으며 하나님 곁에는 더많은 것이 있노라
Vietnamca:
Trong Thiên Đàng, họ sẽ có những thứ mình mong muốn và có phần thêm nữa ở nơi TA.
Ayet Linkleri: