Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

43

Sûredeki Ayet No: 

26

Ayet No: 

4351

Sayfa No: 

491

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ إِنَّنِي بَرَاءٌ مِّمَّا تَعْبُدُونَ

Çeviriyazı: 

veiẕ ḳâle ibrâhîmü liebîhi veḳavmihî innenî berâüm mimmâ ta`büdûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Hani İbrahim babasına ve kavmine: "Gerçekten ben sizin taptığınız şeylerden uzağım.

Diyanet İşleri: 

İbrahim, babasına ve milletine demişti ki: "Beni yaratan hariç, sizin taptığınız şeylerden uzağım. Beni doğru yola eriştirecek olan şüphesiz O'dur."

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve an o zamanı ki hani İbrahim, atasına ve kavmine demişti: Şüphe yok ki ben, sizin kulluk ettiklerinizden tamamıyla uzağım.

Şaban Piriş: 

Hani İbrahim babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin ibadet ettiklerinizden beriyim/uzağım.

Edip Yüksel: 

İbrahim, babasına ve halkına demişti ki, "Sizin taptıklarınızdan uzağım."

Ali Bulaç: 

Hani İbrahim babasına ve kendi kavmine demişti ki: "Şüphesiz ben, sizin taptıklarınızdan uzağım."

Suat Yıldırım: 

Bir vakit İbrâhim babasına ve halkına şöyle dedi: “Bilin ki ben sizin taptıklarınızdan her türlü ilişiği kestim. Ben ancak beni yaratana ibadet ederim. O bana yol gösterecektir.”

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve yâd et o vakti ki, İbrahim babasına ve kavmine dedi ki: «Şüphe yok, ben sizin ibadet ettiğiniz şeyden ırağım.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Bir zaman İbrahim, babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Ben, sizin taptıklarınızdan uzağım."

Bekir Sadak: 

Rabbinin rahmetini onlar mi taksim edip paylastiriyorlar? Dunya hayatinda onlarin gecimliklerini aralarinda Biz taksim ettik

İbni Kesir: 

Hani İbrahim

Adem Uğur: 

Bir zaman İbrahim, babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.

İskender Ali Mihr: 

Ve Hz. İbrâhîm, babasına ve kavmine: “Muhakkak ki ben, sizin taptığınız şeylerden uzağım.” demişti.

Celal Yıldırım: 

(26-27) Hani bir vakit İbrahim, babasına ve kavmine dedi ki: «Hakikat ben, sizin taptıklarınızdan uzağım, onlarla bir ilişiğim yoktur. Ancak beni yoktan örneksiz yaratan (Rabbim) müstesna (ancak O´na taparım). Gerçek O, beni doğru yola eriştirecektir.

Tefhim ul Kuran: 

Hani İbrahim babasına ve kendi kavmine demişti ki: «Hiç tartışmasız ben, sizin tapmakta olduklarınızdan uzağım.»

Fransızca: 

Et lorsqu'Abraham dit à son père et à son peuple : "Je désavoue totalement ce que vous adorez,

İspanyolca: 

Y cuando Abraham dijo a su padre y a su gente: «Soy inocente de lo que servís.

İtalyanca: 

E [ricorda] quando Abramo disse a suo padre e al suo popolo: «Io rinnego tutto quello che voi adorate,

Almanca: 

Und (erinnere daran), als Ibrahim zu seinem Vater und seinen Leuten sagte: "Gewiß, ich sage mich los von dem, was ihr dient,

Çince: 

当时,易卜拉欣对他的父亲和宗族说:我与你们所崇拜的,确是没有关系的,

Hollandaca: 

Herdenk toen Abraham tot zijn vader en tot zijn volk zeide: Waarlijk ik ben rein van de goden welke gij vereert.

Rusça: 

Вот Ибрахим (Авраам) сказал своему отцу и народу: "Воистину, я не имею отношения к тому, чему вы поклоняетесь,

Somalice: 

Xusa Markuu ku yidhi (nabi) Ibraahim Aabihiis iyo Qoomkiisii anigu waxaan bari ka ahay waxaad caabudaysaan.

Swahilice: 

Na pale Ibrahim alipo mwambia baba yake na kaumu yake: Hakika mimi ninajitenga mbali na hayo mnayo yaabudu,

Uygurca: 

ئۆز ۋاقتىدا ئىبراھىم ئاتىسىغا ۋە قەۋمىگە ئېيتتى: «سىلەر چوقۇنۇۋاتقان بۇتلاردىن مەن راستلا ئادا - جۇدامەن

Japonca: 

イブラーヒームが,その父とその人びとにこう言った時のことを思い起せ。「本当にわたしは,あなたがたが崇拝するものと絶縁します。

Arapça (Ürdün): 

«و» اذكر «قال إبراهيم لأبيه وقومه إنني بَرَاء» أي بريء «مما تعبدون».

Hintçe: 

(और वह वख्त याद करो) जब इब्राहीम ने अपने (मुँह बोले) बाप (आज़र) और अपनी क़ौम से कहा कि जिन चीज़ों को तुम लोग पूजते हो मैं यक़ीनन उससे बेज़ार हूँ

Tayca: 

และจงรำลึกถึงเมื่ออิบรอฮีมได้กล่าวแก่บิดาของเขา และหมู่ชนของเขาว่า แท้จริงฉันขอปลีกตัวจากสิ่งที่พวกท่านเคารพภักดี

İbranice: 

וכאשר אברהם אמר לאביו ולבני עמו: 'אני דוחה את מה שאתם עובדים

Hırvatça: 

A kad Ibrahim reče ocu svome i narodu svome: "Nemam ja ništa s onima koje vi obožavate,

Rumence: 

Abraham spuse tatălui său şi poporului său: “Eu mă lepăd de cei cărora voi vă închinaţi,

Transliteration: 

Waith qala ibraheemu liabeehi waqawmihi innanee baraon mimma taAAbudoona

Türkçe: 

Bir zaman İbrahim, babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Ben, sizin taptıklarınızdan uzağım."

Sahih International: 

And [mention, O Muhammad], when Abraham said to his father and his people, "Indeed, I am disassociated from that which you worship

İngilizce: 

Behold! Abraham said to his father and his people: "I do indeed clear myself of what ye worship:

Azerbaycanca: 

Yadına sal ki, bir zaman İbrahim atasına və qövmünə demişdi: “Mən sizin ibadət etdiklərinizdən (bütlərdən) tamamilə uzağam;

Süleyman Ateş: 

Bir zaman İbrahim babasına ve kavmine demişti ki: "Ben sizin taptıklarınızdan uzağım."

Diyanet Vakfı: 

Bir zaman İbrahim, babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.

Erhan Aktaş: 

Bir zamanlar İbrâhim, babasına ve halkına: “Ben sizin kulluk ettiklerinizden uzağım demişti.”

Kral Fahd: 

Bir zaman İbrahim, babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.

Hasan Basri Çantay: 

Bir zaman da İbrâhîm, babasına ve kavmine «Ben, demişdi, hakikat, sizin tapmakda olduklarınızdan uzağım».

Muhammed Esed: 

İbrahim, babasına ve halkına seslendi(ğinde bu gerçeği dikkate almıştı:) "Sizin taptıklarınıza tapmak benden uzak olsun!

Gültekin Onan: 

Hani İbrahim babasına ve kendi kavmine demişti ki: &quot

Ali Fikri Yavuz: 

Bir vakit de İbrahîm babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Bilin ki ben, sizin taptıklarınızdan berîyim.

Portekizce: 

Recorda-te de quando Abraão disse ao seu pai e ao seu povo: Em verdade, estou isento de tudo quanto adorais.

İsveççe: 

ABRAHAM talade till sin fader och sitt folk och sade: "Jag avsvär mig allt ansvar för er dyrkan [av falska gudar]!

Farsça: 

و [یاد کن] هنگامی را که ابراهیم به پدر و قومش گفت: من بی تردید از آنچه می پرستید، بیزارم.

Kürtçe: 

وە کاتێك ئیبراھیم بەباوکی وگەلەکەی ووت بێگومان من بەریم لەوەی ئێوە دەیپەرستن

Özbekçe: 

Эсла, Иброҳим отасига ва қавмига: «Мен, албатта, сиз ибодат қилаётган нарсадан воз кечгувчиман.

Malayca: 

Dan (ingatkanlah peristiwa) ketika Nabi Ibrahim berkata kepada bapanya dan kaumnya: "Sesungguhnya aku berlepas diri dari apa yang kamu sembah -

Arnavutça: 

(Kujtoje ti o Muhammed!) kur Ibrahimi i tha të atit dhe popullit të tij: “Unë jam larg atyre që i adhuroni ju,

Bulgarca: 

Ибрахим рече на своя баща и на своя народ: “Аз отхвърлям това, на което служите,

Sırpça: 

А кад Аврам рече своме оцу и своме народу: „Немам ја ништа са онима које ви обожавате,

Çekçe: 

A hle, pravil Abraham otci svému a lidu svému: 'Zříkám se toho, co uctíváte,

Urduca: 

یاد کرو وہ وقت جب ابراہیمؑ نے اپنے باپ اور اپنی قوم سے کہا تھا کہ "تم جن کی بندگی کرتے ہو میرا اُن سے کوئی تعق نہیں

Tacikçe: 

Ва Иброҳим ба падару қавмаш гуфт: «Ман аз он чӣ шумо мепарастед, безорам,

Tatarca: 

Ибраһим атасына вә кавеменә әйтте: "Мин сез гыйбадәт игә торган сынымнарыгыздан бизүчемен.

Endonezyaca: 

Dan ingatlah ketika Ibrahim berkata kepada bapaknya dan kaumnya: "Sesungguhnya aku tidak bertanggung jawab terhadap apa yang kamu sembah,

Amharca: 

ኢብራሂምም ለአባቱና ለሕዝቦቹ ባለ ጊዜ (አስታውስ)፡፡ «እኔ ከምትግገዙት ሁሉ ንጹሕ ነኝ፡፡»

Tamilce: 

இன்னும், (நபியே!) தனது தந்தைக்கும் தனது மக்களுக்கும் இப்ராஹீம் கூறிய சமயத்தை நினைவு கூர்வீராக: “நீங்கள் வணங்குகின்ற அனைத்தையும் விட்டும் நிச்சயமாக நான் முற்றிலும் நீங்கியவன்,”

Korece: 

아브라함은 그의 아버지와 백성들에게 말하길 실로 저는 여 러분이 숭배하는 것을 숭배하지 아니하며

Vietnamca: 

(Ngươi hãy nhớ lại - hỡi Thiên Sứ) khi Ibrahim nói với cha và người dân của mình: “Tôi không can hệ với những thần linh mà các người đang tôn thờ.”