Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

26

Sûredeki Ayet No: 

86

Ayet No: 

3018

Sayfa No: 

371

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَاغْفِرْ لِأَبِي إِنَّهُ كَانَ مِنَ الضَّالِّينَ

Çeviriyazı: 

vagfir liebî innehû kâne mine-ḍḍâllîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Babamı da bağışla, çünkü o yanlış gidenlerdendir.

Diyanet İşleri: 

Sonrakilerin beni güzel şekilde anmalarını sağla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bağışla, o şüphesiz sapıklardandır. İnsanların diriltileceği gün, Allah'a temiz bir kalble gelenden başka kimseye malın ve oğulların fayda vermeyeceği gün, beni rezil etme" demişti.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Atamı da yarlıga, şüphe yok o, sapıklardan.

Şaban Piriş: 

Babamı da bağışla! Çünkü o, sapıklık içinde olanlardandır.

Edip Yüksel: 

Babamı bağışla, zira o sapıtmış bulunuyor.

Ali Bulaç: 

Babamı da bağışla, çünkü o şaşırıp sapanlardandır.

Suat Yıldırım: 

Babamı da affet, (ona tövbe ve iman nasib et). Zira o yolunu şaşıranlar arasında. [19,47; 9,114; 60,4]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Ve babam için mağfiret buyur. Şüphe yok, o sapıklardan oldu.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Babamı da affet. Çünkü o, sapmışlardandır.

Bekir Sadak: 

(92-93) Onlara: «Allah´i birakip taptiklariniz nerededir. Size yardim ediyorlar mi veya kendilerine yardimlari dokunuyor mu?» denilir.

İbni Kesir: 

Babamı da bağışla. Şüphesiz o, sapıklardan olmuştur.

Adem Uğur: 

Babamı da bağışla (ona tevbe ve iman nasip et). Çünkü o sapıklardandır.

İskender Ali Mihr: 

Ve babamı mağfiret et, muhakkak ki o dalâlette kalanlardan oldu.

Celal Yıldırım: 

Babamı da bağışla

Tefhim ul Kuran: 

«Babamı da bağışla, çünkü o şaşırıp sapanlardandır.»

Fransızca: 

et pardonne à mon père : car il a été du nombre des égarés;

İspanyolca: 

¡Perdona a mi padre, estaba extraviado!

İtalyanca: 

e perdona a mio padre: davvero è stato uno degli sviati.

Almanca: 

Und vergib meinem Vater. Er war gewiß von den Irrenden.

Çince: 

求你赦宥我的父亲,他确是迷误的。

Hollandaca: 

En vergeef mijn vader die tot de afdwalenden heeft behoord.

Rusça: 

Прости моего отца, ибо он был одним из заблудших!

Somalice: 

Una Dambi Dhaaf Aabahay wuxuu ka Mid ahaa kuwa Dhumaye.

Swahilice: 

Na umsamehe baba yangu, kwani hakika alikuwa miongoni mwa wapotovu.

Uygurca: 

ئاتامغا مەغپىرەت قىلغىن، ئۇ ھەقىقەتەن گۇمراھلاردىن بولدى

Japonca: 

わたしの父を御赦し下さい。本当にかれは迷った者の仲間ですが。

Arapça (Ürdün): 

«واغفر لأبي إنه كان من الضالين» بأن تتوب عليه فتغفر له وهذا قبل أن يتبين له أنه عدو لله كما ذكر في سورة براءة.

Hintçe: 

और मेरे (मुँह बोले) बाप (चचा आज़र) को बख्श दे क्योंकि वह गुमराहों में से है

Tayca: 

และทรงประทานอภัยให้แก่บิดาของฉันด้วย แท้จริงเขาอยู่ในหมู่ผู้หลงผิด

İbranice: 

וסלח לאבי, כי הוא היה בתועים

Hırvatça: 

i ocu mome oprosti, zaista je među zalutale spadao,

Rumence: 

Iartă-i tatălui meu, căci el a fost dintre cei rătăciţi.

Transliteration: 

Waighfir liabee innahu kana mina alddalleena

Türkçe: 

"Babamı da affet. Çünkü o, sapmışlardandır."

Sahih International: 

And forgive my father. Indeed, he has been of those astray.

İngilizce: 

Forgive my father, for that he is among those astray;

Azerbaycanca: 

Atamı bağışla! Şübhəsiz ki, o, (haqq yolu) azanlardan oldu!

Süleyman Ateş: 

Babamı da bağışla. Çünkü o, sapıklardandır. And forgive my father. Lo! he is of those who err.

Diyanet Vakfı: 

Babamı da bağışla (ona tevbe ve iman nasip et). Çünkü o sapıklardandır.

Erhan Aktaş: 

“Babamı bağışla, o sapkınlardandır.”

Kral Fahd: 

Babamı da bağışla (ona tevbe ve iman nasip et). Çünkü o sapıklardandır.

Hasan Basri Çantay: 

«Babamı da yarlığa. Çünkü o sapıklardandır».

Muhammed Esed: 

"Ve babamı bağışla; çünkü, o gerçekten yolunu şaşıranlar arasında.

Gültekin Onan: 

26:76

Ali Fikri Yavuz: 

Babamı da hidayete ulaştır, çünkü o sapıklardan bulunuyordu.

Portekizce: 

Perdoa meu pai, porque foi um dos extraviados.

İsveççe: 

Och förlåt min fader - han var en av dem som gick vilse -

Farsça: 

و پدرم را بیامرز که او از گمراهان است،

Kürtçe: 

وە لەباوکم خۆش ببە بەڕاستی ئەو لەگومڕایانە

Özbekçe: 

Ва отамни мағфират қил. Албатта, у адашганлардан бўлди.

Malayca: 

"Dan ampunkanlah bagi bapaku, kerana sesungguhnya ia adalah dari orang-orang yang sesat;

Arnavutça: 

dhe falja mëkatet babës tim, sepse ai ka qenë njëri nga të humburit,

Bulgarca: 

И опрости баща ми! Той наистина е от заблудените.

Sırpça: 

и мом оцу опрости, заиста је био међу залуталим,

Çekçe: 

a odpusť otci mému, že patřil mezi bloudící,

Urduca: 

اور میرے باپ کو معاف کر دے کہ بے شک وہ گمراہ لوگوں میں سے ہے

Tacikçe: 

ва падарамро биёмурз, ки аз гумроҳон аст

Tatarca: 

Вә атамны ярлыка, чөнки ул хак юлдан адашканнардан булды.

Endonezyaca: 

dan ampunilah bapakku, karena sesungguhnya ia adalah termasuk golongan orang-orang yang sesat,

Amharca: 

ለአባቴም ማር፡፡ እርሱ ከተሳሳቱት ነበረና፡፡

Tamilce: 

“இன்னும், என் தந்தைக்கு மன்னிப்பளிப்பாயாக! நிச்சயமாக அவர் வழி தவறியவர்களில் இருக்கிறார்.”

Korece: 

저의 아버지께 관용을 베풀 어 주옵소서 그분은 방황하는 자 가운데 있었나이다

Vietnamca: 

“Xin Ngài tha thứ cho phụ thân của bề tôi bởi ông ấy là một người lầm lạc.”