Arapça:
إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ مَا تَعْبُدُونَ
Çeviriyazı:
iẕ ḳâle liebîhi veḳavmihî mâ ta`büdûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Hani o, babasına ve kavmine, "Neye tapıyorsunuz?" demişti.
Diyanet İşleri:
İbrahim, babasına ve milletine: "Nelere tapıyorsunuz?" demişti.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Hani atasına ve kavmine, neye tapıyorsunuz demişti.
Şaban Piriş:
Hani, babasına ve halkına: Neye ibadet ediyorsunuz? demişti.
Edip Yüksel:
Babasına ve halkına, "Neye tapıyorsunuz?" demişti.
Ali Bulaç:
Hani, babasına ve kavmine: "Siz neye kulluk ediyorsunuz?" demişti.
Suat Yıldırım:
Günün birinde o babasına ve halkına hitaben: “Söyler misiniz: siz nelere ibadet ediyorsunuz?” dedi.
Ömer Nasuhi Bilmen:
O vakit ki, babasına ve kavmine dedi ki: «Neye ibadet ediyorsunuz?»
Yaşar Nuri Öztürk:
Hani babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Siz neye ibadet ediyorsunuz?"
Bekir Sadak:
26:75
İbni Kesir:
Hani babasına ve kavmine: Nelere tapıyorsunuz? demişti.
Adem Uğur:
Hani o, babasına ve kavmine: Neye tapıyorsunuz? demişti.
İskender Ali Mihr:
Babasına ve onun kavmine: “Taptığınız şey nedir?” demişti.
Celal Yıldırım:
Hani İbrâhim babasına ve kavmine dedi ki: «Neye tapıyorsunuz ?»
Tefhim ul Kuran:
Hani, babasına ve kavmine: «Siz neye kulluk ediyorsunuz?» demişti.
Fransızca:
Quand il dit à son père et à son peuple : "Qu'adorez-vous ? "
İspanyolca:
Cuando dijo a su padre y a su pueblo: «¿Qué servís?»
İtalyanca:
quando disse a suo padre e al suo popolo: «Cosa adorate?».
Almanca:
Als er seinemVater und seinen Leuten sagte: "Wem dient ihr denn?"
Çince:
当日,他对他的父亲和宗族说:你们崇拜什么?
Hollandaca:
Toen hij tot zijnen vader en zijn volk zeide: Wat aanbidt gij?
Rusça:
Вот он сказал своему отцу и своему народу: "Чему вы поклоняетесь?"
Somalice:
Markuu ku Yidhi Aabihiis iyo Qoomkiisii maxaad Caabudaysaan.
Swahilice:
Alipo mwambia baba yake na kaumu yake: Mnaabudu nini?
Uygurca:
ئۆز ۋاقتىدا ئۇ ئاتىسىغا ۋە قەۋمىگە: «نېمىگە ئىبادەت قىلىسىلەر؟» دېدى
Japonca:
かれが父親とかれの人びとに向かって,「あなたがたは何を崇拝するのですか。」と言った時を思い起しなさい。
Arapça (Ürdün):
«إذا قال لأبيه وقومه ما تعبدون».
Hintçe:
जब उन्होंने अपने (मुँह बोले) बाप और अपनी क़ौम से कहा
Tayca:
ขณะที่เขากล่าวแก่บิดาของเขา และพวกพ้องของเขาว่า “พวกท่านเคารพภักดีอะไร?”
İbranice:
באומרו לאביו ובני עמו: 'מה אתם עובדים
Hırvatça:
kad je oca svoga i narod svoj upitao: "Šta to vi obožavate?",
Rumence:
El spuse tatălui său şi poporului său: “Cui vă închinaţi voi?”
Transliteration:
Ith qala liabeehi waqawmihi ma taAAbudoona
Türkçe:
Hani babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Siz neye ibadet ediyorsunuz?"
Sahih International:
When he said to his father and his people, "What do you worship?"
İngilizce:
Behold, he said to his father and his people: "What worship ye?"
Azerbaycanca:
O zaman ki, o öz atasına və tayfasına demişdi: “Nəyə ibadət edirsiniz?”
Süleyman Ateş:
Babasına ve kavmine: "Neye tapıyorsunuz?" demişti.
Diyanet Vakfı:
Hani o, babasına ve kavmine: Neye tapıyorsunuz? demişti.
Erhan Aktaş:
Babasına ve halkına; “Siz neye kulluk ediyorsunuz?” demişti.
Kral Fahd:
Hani o, babasına ve kavmine: Neye tapıyorsunuz? demişti.
Hasan Basri Çantay:
Hani o, babasına ve kavmine: «Siz neye tapıyorsunuz?» demişdi.
Muhammed Esed:
Hani, o babasına ve kavmine "Nelere kulluk ediyorsunuz?" diye sormuştu.
Gültekin Onan:
Hani, babasına ve kavmine: "
Ali Fikri Yavuz:
Hani o, babasına ve kavmine demişti ki, siz neye tapıyorsunuz?
Portekizce:
Quando perguntou ao seu pai e ao seu povo: O que adorais?
İsveççe:
hur han frågade sin fader och sitt folk: "Vad är det ni tillber?"
Farsça:
هنگامی که به پدرش وقومش گفت: چه چیز را می پرستید؟
Kürtçe:
کاتێک ووتی بەباوکی و گەلەکەی چی دەپەرستن
Özbekçe:
Ўшанда у отаси ва қавмига: «Нимага ибодат қилмоқдасизлар?» деган эди.
Malayca:
Ketika ia berkata kepada bapanya dan kaumnya: "Apa yang kamu sembah?"
Arnavutça:
kur i tha babës së vet dhe popullit të vet: Çka adhuroni ju?
Bulgarca:
Когато рече на баща си и народа си: “На какво служите?”,
Sırpça:
кад је свога оца и свој народ упитао: „Шта то ви обожавате?“
Çekçe:
když pravil otci svému a lidu svému: 'Co to uctíváte?'
Urduca:
جبکہ اس نے اپنے باپ اور اپنی قوم سے پوچھا تھا کہ "یہ کیا چیزیں ہیں جن کو تم پوجتے ہو؟"
Tacikçe:
Он гоҳ ки ба падару қавми худ гуфт: «Чӣ мепарастед?»
Tatarca:
Аның кавеме сөйләшкәнен игътибарга алыгыз, ул атасыннан вә кавеменнән нәрсәгә гыйбадәт кыласыз дип сорады.
Endonezyaca:
Ketika ia berkata kepada bapaknya dan kaumnya: "Apakah yang kamu sembah?"
Amharca:
ለአባቱና ለሕዝቦቹ «ምንን ትግገዛላችሁ» ባለ ጊዜ፡፡
Tamilce:
அவர் தனது தந்தை இன்னும் தனது மக்களை நோக்கி, நீங்கள் யாரை வணங்குகிறீர்கள்? என்று கூறிய சமயத்தை நினைவு கூர்வீராக!)
Korece:
그가 그의 아버지와 그의 백성에게 무엇을 숭배하고 있습니까말했을 때
Vietnamca:
Khi (Ibrahim) thưa với phụ thân và người dân của mình: “Các người đang thờ phượng gì thế kia?”
Ayet Linkleri: