Arapça:
نَّحْنُ أَعْلَمُ بِمَا يَقُولُونَ إِذْ يَقُولُ أَمْثَلُهُمْ طَرِيقَةً إِن لَّبِثْتُمْ إِلَّا يَوْمًا
Çeviriyazı:
naḥnü a`lemü bimâ yeḳûlûne iẕ yeḳûlü emŝelühüm ṭarîḳaten il lebiŝtüm illâ yevmâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Aralarında ne konuşacaklarını biz çok iyi biliriz. Görüşü en üstün olan: "Ancak bir gün kaldınız" diyecektir.
Diyanet İşleri:
Aralarında konuştuklarını Biz daha iyi biliriz. En akıllıları: "Sadece bir gün eğleştiniz" der.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ne dediklerini daha iyi biliriz biz aklı ve yolu yoradamı daha düzgün olanın ancak bir günceğiz kaldınız dediği zaman.
Şaban Piriş:
Biz, onların söylediklerini daha iyi biliriz. en olgun ve akıllı olanı “sadece bir gün kaldınız der”.
Edip Yüksel:
Onların ne konuştuğunu iyi biliriz. En doğru görüşlüleri, "Siz sadece bir gün kaldınız," diyordu.
Ali Bulaç:
Onların sözünü ettiklerini Biz daha iyi biliyoruz. Tutulan yol bakımından onların daha üst olanları ise: "Siz yalnızca bir gün kaldınız" derler.
Suat Yıldırım:
Aralarında konuştukları konuyu Biz pek iyi biliriz. Onların en mûtedil ve en makul olanı, o zaman “Siz bir günden daha fazla kalmadınız.” diyecek. [30,55; 79,46; 35,37; 23,112-114]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Biz onların ne diyeceklerini daha ziyâde biliriz, o vakit ki, onların daha mutedilce rey sahipleri olanları diyecektir ki, «Siz bir günden başka kalmış olmadınız.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Onların söylemekte olduklarını biz daha iyi biliriz. Yolca en seçkinleri olan şöyle diyordu: "Eni-sonu, bir gün kaldınız."
Bekir Sadak:
Allah onlarin gecmislerini de, geleceklerini de bilir. Onlarin hicbirinin ilmi ise O´nu kusatamaz.
İbni Kesir:
Onların söylediklerini Biz daha iyi biliriz. En akıllıları da: Sadece bir gün eğleştiniz, der.
Adem Uğur:
Aralarında konuştukları konuyu biz daha iyi biliriz. Onların en olgun ve akıllı olanı o zaman: "
İskender Ali Mihr:
Onların söyledikleri şeyleri Biz, daha iyi biliriz. Yol bakımından onlara emsal olan “sadece bir gün kaldınız” diyecek.
Celal Yıldırım:
Aralarında neler konuştuklarını biz daha iyi biliriz. Onların en mutedil ve gidişçe en akıllıları ise, «sadece bir gün eyleştiniz» diyecekler.
Tefhim ul Kuran:
Onların sözünü ettiklerini biz daha iyi biliyoruz. Tutulan yol bakımından onların daha üst olanları ise: «Siz yalnızca bir gün kaldınız» derler.
Fransızca:
Nous connaissons parfaitement ce qu'ils diront lorsque l'un d'entre eux dont la conduite est exemplaire dira : "Vous n'êtes restés qu'un jour".
İspanyolca:
Sabemos bien lo que dirán cuando el que más se distinga por su buena conducta diga: «No habéis permanecido sino un día».
İtalyanca:
Conosciamo meglio [di chiunque altro] quello che diranno, quando il più ragionevole di loro dirà: «Siete rimasti solo un giorno».
Almanca:
WIR wissen besser, was sie sagen, wenn derjenige, der über die beste Denkart verfügt, sagt: "Ihr habt doch nur einen Tag verweilt!"
Çince:
我知道他们说些什么。当时,他们中思想最正确的人说:你们只逗留了一天。
Hollandaca:
Wij weten wel dat hunne opperhoofden willen zeggen, als zij zullen antwoorden: Gij zijt niet langer dan een dag gebleven.
Rusça:
Нам лучше знать, о чем они будут говорить. Самый примерный из них скажет: "Вы пробыли там (в мирской жизни) всего один день".
Somalice:
anagaa og waxay dhihi, markuu dhihi kooda ugu jid leh maydaan nagaanin maalin mooyee.
Swahilice:
Sisi tunajua zaidi watakayo yasema, atakapo sema mbora wao katika mwendo: Nyinyi hamkukaa ila siku moja tu.
Uygurca:
ئۇلارنىڭ دەيدىغانلىرىنى بىز ئوبدان بىلىمىز، ئەينى زاماندا ئۇلارنىڭ ئەڭ توغرا سۆزلەيدىغىنى: «سىلەر پەقەت بىر كۈن تۇردۇڭلار» دەيدۇ
Japonca:
われはかれらの言おうとすることをよく知っている。その時最も世故にたけた者が,「わたしたちの滞在は1日にもならない。」と言うであろう。
Arapça (Ürdün):
«نحن أعلم بما يقولون» في ذلك: أي ليس كما قالوا «إذ يقول أمثلهم» أعدلهم «طريقة» فيه «إن لبثتم إلا يوما» يستقلون لبثهم في الدنيا جدا بما يعاينونه في الآخرة من أهوالها.
Hintçe:
जो कुछ ये लोग (उस दिन) कहेंगे हम खूब जानते हैं कि जो इनमें सबसे ज्यादा होशियार होगा बोल उठेगा कि तुम बस (बहुत से बहुत) एक दिन ठहरे होगे
Tayca:
เรารู้ดียิ่งในสิ่งที่พวกเขากล่าวกัน เมื่อผู้มีความคิดที่ดียิ่งกล่าวว่า “พวกท่านมิได้พักอยู่ นอกจากเพียงวันเดียวเท่านั้น”
İbranice:
אך אנו יודעים היטב את אשר יגידו, כי בעל הדעת והתבונה שבהם יאמר: 'שהיתם רק יום אחד
Hırvatça:
Mi dobro znamo o čemu će oni govoriti kad najrazboritiji između njih rekne: "Ostali ste samo dan jedan."
Rumence:
Noi ştim prea bine ce vor spune, iar unul dintre ei cu o purtare pilduitoare va spune: “Voi n-aţi stat decât o zi!”
Transliteration:
Nahnu aAAlamu bima yaqooloona ith yaqoolu amthaluhum tareeqatan in labithtum illa yawman
Türkçe:
Onların söylemekte olduklarını biz daha iyi biliriz. Yolca en seçkinleri olan şöyle diyordu: "Eni-sonu, bir gün kaldınız."
Sahih International:
We are most knowing of what they say when the best of them in manner will say, "You remained not but one day."
İngilizce:
We know best what they will say, when their leader most eminent in conduct will say: "Ye tarried not longer than a day!"
Azerbaycanca:
Biz onların nə danışacaqlarını da yaxşı bilirik. Onların ən ağıllısı: “(Dünyada) cəmisi bir gün qaldınız!” – deyəcək.
Süleyman Ateş:
Onların dedikleri(kalış süresi)ni biz daha iyi biliriz. En akıllıları ise: "Siz yalnız bir gün kaldınız," der.
Diyanet Vakfı:
Aralarında konuştukları konuyu biz daha iyi biliriz. Onların en olgun ve akıllı olanı o zaman: "Bir günden fazla kalmadınız" der.
Erhan Aktaş:
Biz, aralarında ne konuştuklarını çok iyi biliriz. Onlardan isabetli olanı, “Olsa olsa bir gün kaldınız.” diyecek.
Kral Fahd:
Aralarında konuştukları konuyu biz daha iyi biliriz. Onların en olgun ve akıllı olanı o zaman: «Bir günden fazla kalmadınız» der.
Hasan Basri Çantay:
(Aralarında) ne konuşacaklarını biz daha iyi bileniz. Onların gidişi (ve aklı) daha üstün olanları da o zaman: «Bir günden fazla eğlenmediniz» diyecek.
Muhammed Esed:
İçlerinden en kavrayışlısı: "(Orada) sadece bir tek gün kaldınız!" dediği zaman onların birbirlerine (şaşkınlıktan) neler diyeceklerini de, şüphesiz en iyi Biz biliriz.
Gültekin Onan:
Onların sözünü ettiklerini biz daha iyi biliyoruz. Tutulan yol bakımından onların daha üst olanları ise: "
Ali Fikri Yavuz:
Aralarında gizlice ne konuşacaklarını biz pek alâ biliriz. Görüşü en üstün olan, (diğerlerine) diyecek ki: “- (dünyada veya kabirde) ancak bir gün kaldınız.”
Portekizce:
Nós bem sabemos o que dirão quando os mais sensatos, dentre eles, exclamarem: Não permanecestes muito mais doque um dia!
İsveççe:
Vi vet bäst vad de kommer att säga; den klokaste, den med det bästa omdömet bland dem kommer att säga: "Vi levde [där] bara en dag!"
Farsça:
ما به آنچه می گویند داناتریم، آن گاه که مُنصف ترینشان می گوید: جز یک روز درنگ نکرده اید،
Kürtçe:
ئێمە چاک دەزانین بەوەی ئەوان دەیڵێن کاتێک (ئەوەیان) کە ژیرتریانە و نزیک تریانە لەڕاستیەوە دەڵێ ئێوە تەنھا یەک ڕۆژ ماونەتەوە
Özbekçe:
Биз нима деяётганларини яхши билгувчимиз. Ўшанда уларнинг энг тўғри йўлдагиси: «Бир кундан ортиқ турганимиз йўқ», дейдир. (Демак, охират азобларини кўрган кофирлар гарчи бу дунёда узоқ йиллар роҳат-фароғатда кун кечирган бўлсалар ҳам, яшаган муддатлари оз кўриниб кетади.)
Malayca:
(Allah berfirman): Kami lebih mengetahui akan kadar masa yang mereka katakan itu, manakala orang yang lebih tepat pendapatnya di antara mereka berkata pula: "Tiadalah kamu tinggal melainkan satu masa yang amat singkat".
Arnavutça:
Na dimë më së miri se çka do të thonë ata (në Ditën e Kijametit), kur më i mençuri nga ata, thotë: “Ju keni qëndruar vetëm një ditë”.
Bulgarca:
Най-добре Ние знаем какво ще говорят, когато най-разумният от тях рече: “Пребивавахте само един [ден].”
Sırpça:
Ми добро знамо о чему ће они да говоре кад најразборитији међу њима каже: „Остали сте само један дан.“
Çekçe:
My nejlépe víme, co spolu hovoří; a hle, řekne ten z nich, kdo je nejpříkladnější svým životem: 'Zůstali jste tam jen den jediný!'
Urduca:
ہمیں خوب معلوم ہے کہ وہ کیا باتیں کر رہے ہوں گے (ہم یہ بھی جانتے ہیں کہ) اُس وقت ان میں سے جو زیادہ سے زیادہ محتاط اندازہ لگانے والا ہوگا وہ کہے گا کہ نہیں، تمہاری دنیا کی زندگی بس ایک دن کی تھی
Tacikçe:
Мо бар гуфтори онҳо огоҳтарем, он гоҳ ки некӯравиштарини онҳо мегӯяд: «Ҷуз як рӯз наистодаед».
Tatarca:
Без аларның әйткән сүзләрен беләбез, бәлки аларның гакылда камиллерәкләре әйтер: "Сез дөньяда бер генә көн тордыгыз", – дип.
Endonezyaca:
Kami lebih mengetahui apa yang mereka katakan, ketika berkata orang yang paling lurus jalannya di antara mereka: "Kamu tidak berdiam (di dunia), melainkan hanyalah sehari saja".
Amharca:
በሐሳብ ቀጥተኛው «አንድን ቀን እንጅ አልቆያችሁም» በሚል ጊዜ የሚሉትን ነገር እኛ ዐዋቂዎች ነን፡፡
Tamilce:
அவர்களில் அறிவால் முழுமையானவர், “நீங்கள் (உலகத்தில்) ஒரு நாளே தவிர தங்கவில்லை” என்று கூறும்போது அவர்கள் பேசுவதை நாம் நன்கறிந்தவர்கள் ஆவோம்.
Korece:
하나님은 그들이 말하는 것을 알고 있노라 그때 그들 중에 약삭빠른 자가 너희는 겨우 하루 머물렀을 뿐입니다 하더라
Vietnamca:
TA biết rõ những điều họ xầm xì bàn tán. Và một người có óc suy đoán tốt nhất trong bọn họ bảo: “Có thể các anh đã ở lại (nơi cõi Barzakh này) chỉ khoảng một ngày thôi.”
Ayet Linkleri: