Arapça:
ثُمَّ لَتَرَوُنَّهَا عَيْنَ الْيَقِينِ
Çeviriyazı:
ŝümme leteravunnehâ `ayne-lyeḳîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sonra, yemin olsun ki, cehennemi yakin gözüyle göreceksiniz.
Diyanet İşleri:
And olsun ki, onu gözünüzle kesin olarak göreceksiniz.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Sonra da andolsun ki gözlerinizle göreceksiniz.
Şaban Piriş:
Nitekim onu, yakın bir gözle göreceksiniz
Edip Yüksel:
Zaten, onu gözünüzle kesin olarak göreceksiniz.
Ali Bulaç:
Sonra onu, gerçekten yakîn gözüyle (Ayne'l Yakîn) görmüş olacaksınız.
Suat Yıldırım:
Evet, evet onu mutlaka gözlerinizle göreceksiniz!
Ömer Nasuhi Bilmen:
Sonra onu elbette ki, ayne´l yakîn göreceksiniz.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yine yemin olsun, onu gözünüzle apaçık göreceksiniz!
Bekir Sadak:
104:1
İbni Kesir:
102:6
Adem Uğur:
Sonra ahirette onu çıplak gözle göreceksiniz.
İskender Ali Mihr:
Sonra mutlaka onu Ayn´el Yakîn ile (gözünüzle) göreceksiniz.
Celal Yıldırım:
Yine de orayı gözlerinizle kesinlikle göreceksiniz !.
Tefhim ul Kuran:
Sonra onu, hiç tartışmasız yakîn gözüyle (Ayne´l Yakîn) görmüş olacaksınız.
Fransızca:
Puis, vous la verrez certes, avec l'il de certitude.
İspanyolca:
¡Sí, lo veréis con ojos de certeza!
İtalyanca:
Lo vedrete con l'occhio della certezza,
Almanca:
Dann werdet ihr sie doch als die Gewißheit an sich sehen.
Çince:
然後, 你们必亲眼看见它。
Hollandaca:
Nogmaals; gij zult die zekerlijk met het oog der zekerheid zien.
Rusça:
Вы увидите его своими глазами доподлинно.
Somalice:
Ka dibna waxaad u arkaysaan Nartaas si yaqiin ah.
Swahilice:
Tena, bila ya shaka, mtaiona kwa jicho la yakini.
Uygurca:
ئاندىن ئۇنى چوقۇم ئۆز كۆزۈڭلار بىلەن كۆرىسىلەر
Japonca:
その時あなたがたはそれを明確に目で見ることであろう。
Arapça (Ürdün):
«ثم لترونها» تأكيد «عين اليقين» مصدر لأن رأى وعاين بمعنى واحد.
Hintçe:
फिर तुम लोग यक़ीनी देखना देखोगे
Tayca:
แล้วแน่นอนพวกเจ้าจะได้เห็นมัน ด้วยสายตาที่แน่ชัด
İbranice:
ושנית, תראוה בוודאות
Hırvatça:
I još jednom, doista ćete ga vidjeti sasvim jasno!
Rumence:
L-aţi vedea cu ochiul neîndolielii,
Transliteration:
Thumma latarawunnaha AAayna alyaqeeni
Türkçe:
Yine yemin olsun, onu gözünüzle apaçık göreceksiniz!
Sahih International:
Then you will surely see it with the eye of certainty.
İngilizce:
Again, ye shall see it with certainty of sight!
Azerbaycanca:
Bəli, siz (Cəhənnəmə vasil olduqdan sonra) onu mütləq öz gözünüzlə görəcəksiniz!
Süleyman Ateş:
Sonra onu kesin olarak gözle göreceksiniz.
Diyanet Vakfı:
Sonra ahirette onu çıplak gözle göreceksiniz.
Erhan Aktaş:
Sonra onu gözlerinizle kesin olarak göreceksiniz.
Kral Fahd:
Sonra ahirette onu çıplak gözle göreceksiniz.
Hasan Basri Çantay:
Yine andolsun, onu ayn-ı yakıyn ile mutlak göreceksiniz.
Muhammed Esed:
Sonunda onu keskin bir gözle mutlaka göreceksiniz:
Gültekin Onan:
Sonra onu, gerçekten yakin gözüyle (Ayne´l Yakin) görmüş olacaksınız.
Ali Fikri Yavuz:
Yine and olsun, onu, muhakkak kesin bir görüşle göreceksiniz.
Portekizce:
Logo a vereis claramente.
İsveççe:
Era egna ögons vittnesbörd skall då ge er visshet,
Farsça:
سپس [با وارد شدن در آن،] قطعاً آن را به دیده یقین و باور خواهید دید.
Kürtçe:
دووبارە سوێند بەخوا دڵنیا بن بە چاوی ڕاستەقینە دەی بینن
Özbekçe:
Ва яна, албатта, уни ишонч кўзи билан кўрасизлар.
Malayca:
Selepas itu - demi sesungguhnya! - kamu (wahai orang-orang yang derhaka) akan melihatnya dengan penglihatan yang yakin (semasa kamu dilemparkan ke dalamnya)!
Arnavutça:
E, (madje) edhe një herë, me të vërtetë, do ta shihni skëterrën konkretisht (qartë)!
Bulgarca:
После ще го видите с достоверен поглед.
Sırpça:
И још једном, заиста ћете да га видите сасвим јасно!
Çekçe:
a potom vskutku okem jistým jej spatříte
Urduca:
پھر (سن لو کہ) تم بالکل یقین کے ساتھ اُسے دیکھ لو گے
Tacikçe:
Сипас ба чашми яқинаш хоҳед дид,
Tatarca:
Соңрак аны якыннан ачык күрерсез.
Endonezyaca:
dan sesungguhnya kamu benar-benar akan melihatnya dengan 'ainul yaqin.
Amharca:
ከዚያም እርግጠኛን ማየት ታዩዋታላችሁ፡፡
Tamilce:
பிறகு, நிச்சயமாக அதைக் கண்கூடாகப் பார்ப்பீர்கள்.
Korece:
실로 너희는 분명히 눈으로서 목격할 것이라
Vietnamca:
Rồi đây, chắc chắn các ngươi sẽ tận mắt nhìn thấy nó một cách chắc chắn.
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: