Arapça:
كَلَّا لَوْ تَعْلَمُونَ عِلْمَ الْيَقِينِ
Çeviriyazı:
kellâ lev ta`lemûne `ilme-lyeḳîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Hayır! Eğer kesin bilgi ile bilseniz, elbette cehennemi görürsünüz.
Diyanet İşleri:
Dikkat edin, şayet yaptığınızın sonucunu kesin olarak bir bilseniz!
Abdulbakî Gölpınarlı:
İş öyle değil, şüphesiz olarak iyideniyiye bir bilseniz.
Şaban Piriş:
Hayır! Kesin bir bilgiyle bilseniz (kaçınırdınız).
Edip Yüksel:
Doğrusu, kesin olarak bilseydiniz.
Ali Bulaç:
Hayır; eğer siz kesin bir bilgiyle bilmiş olsaydınız,
Suat Yıldırım:
Sakının bundan! Eğer kesin bir tarzda (ilmelyakin) bilseydiniz böyle yapmazdınız.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Vazgeçin. Sizin anladığınız gibi değil, eğer yakın bir bilgi ile bilecek olsa idiniz. (öyle yapmazdınız).
Yaşar Nuri Öztürk:
İş, sizin bildiğiniz gibi değil! Ne olurdu, şaşmaz ve aldatmaz bir bilgiyle bilseydiniz!
Bekir Sadak:
Ancak inanip yararli is isleyenler, birbirlerine gercegi tavsiye edenler ve sabirli olmayi tavsiye edenler bunun disindadir.
İbni Kesir:
Hayır
Adem Uğur:
Gerçek öyle değil! Kesin bilgi ile bilmiş olsaydınız,
İskender Ali Mihr:
Hayır, keşke siz, İlm´el Yakîn (kesin bilgi) ile bilseydiniz.
Celal Yıldırım:
Hayır, (iş bu kadar da değil) kesin bir bilgiyle (yaptıklarınızın ne kazandırdığını) bir bilseniz (büyük bir pişmanlık duyardınız)!
Tefhim ul Kuran:
Hayır
Fransızca:
Sûrement! Si vous saviez de science certaine .
İspanyolca:
¡No! Si supierais a ciencia cierta...
İtalyanca:
No! Se solo sapeste con certezza...
Almanca:
Gewiß, nein! Würdet ihr über dasWissen der Gewißheit verfügen,
Çince:
真的, 假若你们有真知灼见, (你们必不疏忽),
Hollandaca:
Volstrekt niet. Indien gij het gevolg hiervan met zekerheid kendet, zoudt gij niet aldus handelen.
Rusça:
О нет! Если бы вы только обладали знанием с полной убежденностью!
Somalice:
Haddaad dhab ahaan wax u ogtihiin (Waad dayn lahaydeen xumaanta).
Swahilice:
Sivyo hivyo! Lau mngeli jua kwa ujuzi wa yakini,
Uygurca:
ئەگەر سىلەر راستلا ھەقىقىي بىلسەڭلار (غەپلەتتە قالماڭلار)
Japonca:
いや,あなたがたは(今に)はっきり知るとよいのである。
Arapça (Ürdün):
«كلا» حقا «لو تعلمون علم اليقين» علما يقينا عاقبة التفاخر ما اشتغلتم به.
Hintçe:
देखो अगर तुमको यक़ीनी तौर पर मालूम होता (तो हरगिज़ ग़ाफिल न होते)
Tayca:
มิใช่เช่นนั้น ถ้าพวกเจ้าได้รู้อย่างแท้จริงแล้ว
İbranice:
לא ולא! לו תכירו הכרה וודאית
Hırvatça:
Ne valja tako, kad biste vi znali pouzdano,
Rumence:
De-aţi avea ştirea în chip neîndoios,
Transliteration:
Kalla law taAAlamoona AAilma alyaqeeni
Türkçe:
İş, sizin bildiğiniz gibi değil! Ne olurdu, şaşmaz ve aldatmaz bir bilgiyle bilseydiniz!
Sahih International:
No! If you only knew with knowledge of certainty...
İngilizce:
Nay, were ye to know with certainty of mind, (ye would beware!)
Azerbaycanca:
Xeyr, əgər (qiyamət günü sizə nə ediləcəyini) tam yəqinliklə bilsəydiniz (fani dünya malına uymazdınız)!
Süleyman Ateş:
Hayır, (gerçeği) kesin bilgi ile bilseydiniz;
Diyanet Vakfı:
Gerçek öyle değil! Kesin bilgi ile bilmiş olsaydınız,
Erhan Aktaş:
Hayır, asla bildiğiniz gibi değil, keşke kesin bilgi ile bilseydiniz.
Kral Fahd:
Gerçek öyle değil ! Kesin bilgi ile bilmiş olsaydınız,
Hasan Basri Çantay:
Sakının. Eğer şübhesiz (ve kat´î) bir bilgi ile bilseydiniz (böyle yapmazdınız).
Muhammed Esed:
Hayır, (onu) tartışılmaz bir kesinlikle anlasaydınız,
Gültekin Onan:
Hayır
Ali Fikri Yavuz:
Sakının
Portekizce:
Qual! Se soubésseis da ciência certa!
İsveççe:
Ack, om ni visste det [nu] med full visshet...!
Farsça:
[زندگی واقعی] این چنین نیست [که می پندارید] ، اگر به علم الیقین [که علم استوار و غیر قابل تردید است به آخرت] آگاه بودید [از تکالیف دینی و توجه به آباد کردن آخرت باز نمی ماندید.]
Kürtçe:
وانیە (وەکو خۆتان دەیزانن) ئەگەر(ئەنجامی خۆتان) بزانیایە بەدڵنیاییەوە (وا بێ ئاگا نەئەبوون)
Özbekçe:
Йўқ! Агар сизлар аниқ илм ила билганингизда эди.
Malayca:
Demi sesungguhnya! Kalaulah kamu mengetahui - (apa yang kamu akan hadapi) - dengan pengetahuan yang yakin, (tentulah kamu akan mengerjakan perkara-perkara yang menjadi bekalan kamu untuk hari akhirat).
Arnavutça:
Jo, jo! Mashtroheni, sikur ta dini ju mirë, (nuk do të mburreshit me kotësi).
Bulgarca:
Ала не, ако знаете с достоверното знание -
Sırpça:
Не ваља тако, кад бисте ви знали поуздано,
Çekçe:
Však pozor! Kéž zřetelným poznáním poznáte,
Urduca:
ہرگز نہیں، اگر تم یقینی علم کی حیثیت سے (اِس روش کے انجام کو) جانتے ہوتے (تو تمہارا یہ طرز عمل نہ ہوتا)
Tacikçe:
Ҳаққо агар аз рӯи яқин бидонед,
Tatarca:
Юк алданмагыз, әгәр дөньяга алданып ахирәттән мәхрүм калуның иң зур алдану икәнен чын белү белән белсәгез, әлбәттә, дөньяга һич тә алданмаган булыр идегез.
Endonezyaca:
Janganlah begitu, jika kamu mengetahui dengan pengetahuan yang yakin,
Amharca:
በእውነቱ (የሚጠብቃችሁን) እርግጠኛ ዕውቀትን ብታውቁ ኖሮ፤ (ባልዘናጋችሁ ነበር)፡፡
Tamilce:
அவ்வாறல்ல! நீங்கள் (மறுமையை) மிக உறுதியாக அறிந்தால், (அதற்கான தயாரிப்பை மறக்க மாட்டீர்கள்).
Korece:
너희가 분명한 지식을 갖고 있다면 너희는 알게 되리니
Vietnamca:
Không! Phải chi các ngươi biết với một sự hiểu biết kiên định (thì chắc chắn các ngươi đã không quá bận rộn với của cải và con cái).
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: