Arapça:
فَوَسَطْنَ بِهِ جَمْعًا
Çeviriyazı:
fevesaṭne bihî cem`â.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Derken bir topluluğun ortasına dalanlara yemin ederim ki,
Diyanet İşleri:
Düşman topluluğunun içine dalanlara ki:
Abdulbakî Gölpınarlı:
Derken düşman topluluğunun ta ortasına dalanlara.
Şaban Piriş:
Topluluğun ortasına dalanlara,
Edip Yüksel:
Ve topluluğun içine dalanlara ki;
Ali Bulaç:
Bununla bir (düşman) topluluğun orta yerine kadar dalanlara.
Suat Yıldırım:
Derken düşman kuvvetinin ortasına dalan atların hakkı için ki:
Ömer Nasuhi Bilmen:
Sonra onunla bir topluluğun ortasına girenlere (andolsun ki),
Yaşar Nuri Öztürk:
Derken, onunla bir topluluğun ortasına dalanlara ki,
Bekir Sadak:
Dogrusu Rableri o gun onlarin her seyinden haberdardir. *
İbni Kesir:
Derken bir topluluğun ortasına dalanlara,
Adem Uğur:
Derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki,
İskender Ali Mihr:
Sonra da onunla topluluğun ortasına daldılar.
Celal Yıldırım:
Ve (Düşmanın) bir topluluğuna dalıp ortalayanlara and olsun ki,
Tefhim ul Kuran:
Bununla bir (düşman) topluluğun orta yerine kadar dalanlara.
Fransızca:
et pénètrent au centre de la troupe ennemie.
İspanyolca:
y rompen a través de una hueste!
İtalyanca:
che irrompono in mezzo [al nemico].
Almanca:
dann drangen sie damit in die Mitte der Versammlung ein!
Çince:
攻入敌围的马队盟誓,
Hollandaca:
En zich door het midden der vijandelijke troepen een weg banen;
Rusça:
и врываются с ним (со всадником) в гущу.
Somalice:
Cadawgana dhexgala.
Swahilice:
Na wakijitoma kati ya kundi,
Uygurca:
(غازىلارنىڭ دۈشمەنگە ھۇجۇم قىلىشىدا) ھاسىراپ يۈگۈرگۈچى، (قاتتىق يۈگۈرگەنلىكتىن) تۇۋاقلىرىدىن ئوت چىقارغۇچى، ئەتىگەندە (دۈشمەن ئۈستىگە) باستۇرۇپ كىرگۈچى، (قاتتىق چاپقانلىقتىن) توپا - چاڭ چىقارغۇچى، شۇ توپا - چاڭ بىلەن دۈشمەن توپى ئىچىگە كىرىپ كەتكۈچى ئاتلار بىلەن قەسەمكى،
Japonca:
(敵の)軍勢の真っ只中に突入する時。
Arapça (Ürdün):
«فوسطن به» بالنقع «جمعا» من العدو، أي صرن وسطه وعطف الفعل على الاسم لأنه في تأويل الفعل أي واللاتي عدون فأورين فأغرن.
Hintçe:
फिर उस वक्त (दुश्मन के) दिल में घुस जाते हैं
Tayca:
แล้วมันได้บุกเข้าไปท่ามกลางหมู่ศัตรูในยามนั้น
İbranice:
ופורצים לאמצע צבא האויב
Hırvatça:
pa tu svi zajedno u sredinu prodiru.
Rumence:
cei ce pătrund în mijlocul gloatei!
Transliteration:
Fawasatna bihi jamAAan
Türkçe:
Derken, onunla bir topluluğun ortasına dalanlara ki,
Sahih International:
Arriving thereby in the center collectively,
İngilizce:
And penetrate forthwith into the midst (of the foe) en masse;-
Azerbaycanca:
Sonra da onunla (tozanaqla) dəstəyə (düşmən dəstəsinə) təpinən atlara ki,
Süleyman Ateş:
Derken bir topluluğun ortasına dalanlara.
Diyanet Vakfı:
Derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki,
Erhan Aktaş:
Sonra onunla bir topluluğa dalanlara ki,
Kral Fahd:
derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki,
Hasan Basri Çantay:
Bununla bir topluluğun tâ ortasına girenlere (ya´nî atlara) ki,
Muhammed Esed:
(körcesine) bir ordunun içine dalan!
Gültekin Onan:
Bununla bir (düşman) topluluğun orta yerine kadar dalanlara.
Ali Fikri Yavuz:
Böylece, o dem, düşman topluluğu ortasına girenlere ki,
Portekizce:
E que irrompem, nas colunas adversárias,
İsveççe:
när de stormar fram i stridsvimlet!
Farsça:
و ناگاه در آن وقت در میان گروهی دشمن در آیند؛
Kürtçe:
وە بەو تەپ وتۆزەوە، خۆیان دەکەن بە ناوەڕاستی کۆمەڵی دوژمندا
Özbekçe:
Ва у ила жамоа ўртасига (ёриб) кирдилар.
Malayca:
Lalu menggempur ketika itu di tengah-tengah kumpulan musuh;
Arnavutça:
të cilët futen në radhët e armikut, -
Bulgarca:
и врязващи се в множество [от врагове]
Sırpça:
па ту сви заједно у средину продиру,
Çekçe:
a do středu tlupy vtrhujících!
Urduca:
پھر اِسی حالت میں کسی مجمع کے اندر جا گھستے ہیں
Tacikçe:
ва дар он ҷо дар миён дароянд,
Tatarca:
Вә бу атлы гаскәр Исламга һәм мөселманнарга зарар итүче кәфер кавеме арасына таң вакытында барып керделәр, аларны туздырмак өчен.
Endonezyaca:
dan menyerbu ke tengah-tengah kumpulan musuh,
Amharca:
በ(ጠላት) ክቢ መካከል በእርሱ (በጧት) በተጋፈጡትም እምላለሁ፡፡
Tamilce:
ஆக, அதி(காலையி)ல் (எதிரிகளின்) கூட்டத்திற்கு நடுவில் நுழைந்தன.
Korece:
적 깊숙이 돌진하는 말을 두고맹세하사
Vietnamca:
Đồng loạt xông thẳng vào lòng quân địch.
Ayet Linkleri: