Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

10

Sûredeki Ayet No: 

64

Ayet No: 

1428

Sayfa No: 

216

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

لَهُمُ الْبُشْرَىٰ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَفِي الْآخِرَةِ ۚ لَا تَبْدِيلَ لِكَلِمَاتِ اللَّهِ ۚ ذَٰلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ

Çeviriyazı: 

lehümü-lbüşrâ fi-lḥayâti-ddünyâ vefi-l'âḫirah. lâ tebdîle likelimâti-llâh. ẕâlike hüve-lfevzü-l`ażîm.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Onlara dünya hayatında da, ahiret hayatında da müjdeler vardır. Allah'ın sözlerinde değişiklik yoktur. İşte bu en büyük kurtuluştur.

Diyanet İşleri: 

Dünya hayatında da, ahirette de müjde onlaradır. Allah'ın sözlerinde hiçbir değişme yoktur. Bu büyük başarıdır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Onlara müjde var dünya yaşayışında da, ahirette de. Allah'ın sözlerinin değişmesine imkan yok. Budur en büyük kurtuluş ve saadet.

Şaban Piriş: 

Dünya hayatında da ahirette de müjde onlaradır. Allah’ın sözlerinde hiçbir değişme yoktur. Bu büyük kurtuluştur.

Edip Yüksel: 

Dünya hayatında da ahirette de mutluluk onlarındır. ALLAH'ın kelimeleri (verdiği söz) değişmez. İşte bu, en büyük zaferdir.

Ali Bulaç: 

Müjde, dünya hayatında ve ahirette onlarındır. Allah'ın sözleri için değişiklik yoktur. İşte büyük 'kurtuluş ve mutluluk' budur.

Suat Yıldırım: 

Dünya hayatında da âhirette de müjde vardır onlara.Allah'ın hükümlerinde olsun, verdiği sözlerde olsun, asla değişiklik olmaz.İşte bu müjdeler en büyük mutluluktur. [41,30-32; 21,103; 57,12]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Onlar için dünya hayatında da ve ahirette de (tam bir) müjde vardır. Allah Teâlâ´nın kelimeleri için değişmek yoktur.İşte en büyük necât budur.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Dünya hayatında da âhirette de müjde vardır onlara. Allah'ın kelimelerinde değişme/değiştirme olmaz. İşte budur o büyük kurtuluş.

Bekir Sadak: 

De ki: «Allah´a karsi yalan uyduranlar, kurtulusa erisemezler.»

İbni Kesir: 

Onlar için dünya hayatında da, ahirette de müjde vardır. Allah´ın sözleri değişmez. Bu, büyük kurtuluşun kendisidir.

Adem Uğur: 

Dünya hayatında da ahirette de onlara müjde vardır. Allah´ın sözlerinde asla değişme yoktur. İşte bu, büyük kurtuluşun kendisidir.

İskender Ali Mihr: 

Onlara, dünya hayatında ve ahirette müjdeler (mutluluklar) vardır. Allah´ın sözü değişmez. İşte O, fevz-ül azîmdir.

Celal Yıldırım: 

Dünya hayatında da, Âhiret´te de müjde onlara ! Allah´ın sözlerinde hiçbir değişme, değiştirme yoktur ve işte bu büyük bir kurtuluş ve başarıdır.

Tefhim ul Kuran: 

Müjde, dünya hayatında ve ahirette onlarındır. Allah´ın sözleri için değişiklik yoktur. İşte büyük ´kurtuluş ve mutluluk´ budur.

Fransızca: 

Il y a pour eux une bonne annonce dans la vie d'ici-bas tout comme dans la vie ultime. - Il n'y aura pas de changement aux paroles d'Allah -. Voilà l'énorme succès !

İspanyolca: 

Recibirán la buena nueva en la vida de acá y en la otra. No cabe alteración en las palabras de Alá. ¡Ése es el éxito grandioso!

İtalyanca: 

li attende la lieta novella in questa vita e nell'altra. Le parole di Allah non subiscono alterazione, questo è l'immenso successo.

Almanca: 

Für sie gibt es im diesseitigen Leben frohe Botschaft sowie im Jenseits. Keine Abänderung gibt es für ALLAHs Worte. Dies ist der unermeßliche Gewinn.

Çince: 

在今世和后世,他们都将得到佳音。真主的诺言是毫厘不爽的。那确是伟大的成功。

Hollandaca: 

Er is geene verandering in Gods woorden. Dit zal eene groote gelukzaligheid zijn.

Rusça: 

Им предназначена радостная весть в этом мире и в Последней жизни. Слова Аллаха не подлежат отмене. Это - великое преуспеяние.

Somalice: 

Waxaana u sugnaaday Bishaaro nolosha adduunyo iyo Aakhiraba, wax badali Kalimada Eebana ma jiro, taasina waa uuu Liibaanta wayn.

Swahilice: 

Wao wana bishara njema katika maisha ya dunia na katika Akhera. Hapana mabadiliko katika maneno ya Mwenyezi Mungu. Huko ndiko kufuzu kukubwa.

Uygurca: 

ئۇلارغا دۇنيا ۋە ئاخىرەتتە خۇش خەۋەر بېرىلىدۇ (يەنى دۇنيادا جان ئۈزۈش ۋاقتىدا، اﷲ نىڭ رازىلىقى ۋە رەھمىتىگە ئېرىشىدىغانلىقى بىلەن، ئاخىرەتتە نازۇنېمەتلىك جەننەتكە كىرىدىغانلىقى بىلەن خۇش خەۋەر بېرىلىدۇ)، اﷲ ۋەدىسىگە خىلاپلىق قىلمايدۇ، ئەنە شۇ كاتتا بەختتۇر

Japonca: 

かれらに対しては現世でも,来世においても吉報がある。アッラーの御言葉には変更はない。それこそは偉大な,幸福の成就である。

Arapça (Ürdün): 

«لهم البشرى في الحياة الدنيا» فسرت في حديث صححه الحاكم بالرؤيا الصالحة يراها الرجل أو تُرى له «وفي الآخرة» الجنة والثواب «لا تبديل لكلمات الله» لا خلف لمواعيده «ذلك» المذكور «هو الفوز العظيم».

Hintçe: 

उन्हीं लोगों के वास्ते दीन की ज़िन्दगी में भी और आख़िरत में (भी) ख़ुशख़बरी है ख़ुदा की बातों में अदल बदल नहीं हुआ करता यही तो बड़ी कामयाबी है

Tayca: 

สำหรับพวกเขาจะได้รับข่าวดี ในการมีชีวิตอยู่ในโลกนี้และในโลกหน้า ไม่มีการเปลี่ยนแปลงในลิขิตของอัลลอฮ์ นั่นคือชัยชนะอันยิ่งใหญ่

İbranice: 

להם הבשורה בחיי העולם הזה ובעולם הבא. אין החלפה לדברי אלוהים, וזוהי הזכייה העצומה

Hırvatça: 

za njih su dobre vijesti i na ovom i na drugom svijetu-Allahove riječi niko ne može izmijeniti- to je, zaista, uspjeh veliki.

Rumence: 

şi vor avea bunăvestirea în Viaţa de Acum şi în Viaţa de Apoi. Nici o schimbare nu este în Cuvintele lui Dumnezeu. Aceasta este fericirea cea mare.

Transliteration: 

Lahumu albushra fee alhayati alddunya wafee alakhirati la tabdeela likalimati Allahi thalika huwa alfawzu alAAatheemu

Türkçe: 

Dünya hayatında da âhirette de müjde vardır onlara. Allah'ın kelimelerinde değişme/değiştirme olmaz. İşte budur o büyük kurtuluş.

Sahih International: 

For them are good tidings in the worldly life and in the Hereafter. No change is there in the words of Allah. That is what is the great attainment.

İngilizce: 

For them are glad tidings, in the life of the present and in the Hereafter; no change can there be in the words of Allah. This is indeed the supreme felicity.

Azerbaycanca: 

Onlara dünyada da, axirətdə də müjdə vardır. Allahın sözləri (verdiyi və’dlər) heç vaxt dəyişməz. Bu, böyük qurtuluşdur (uğurdur)!

Süleyman Ateş: 

Dünya hayatında da, ahirette de müjde onlara! Allah'ın kelimeleri değişmez (O'nun verdiği söz, mutlaka yerine getirilir). İşte bu, büyük kurtuluştur.

Diyanet Vakfı: 

Dünya hayatında da ahirette de onlara müjde vardır. Allah'ın sözlerinde asla değişme yoktur. İşte bu, büyük kurtuluşun kendisidir.

Erhan Aktaş: 

Onlar için dünya hayatında da âhirette de müjdeler vardır. Allah’ın kelimelerinde(1) asla bir değişiklik olmaz. İşte en büyük başarı budur.

Kral Fahd: 

Dünya hayatında da ahirette de onlara müjde vardır. Allah'ın sözlerinde asla değişme yoktur. İşte bu, büyük kurtuluşun kendisidir.

Hasan Basri Çantay: 

Dünyâ hayaatında da, âhiretde de onlar için müjde (ler) vardır. Allahın sözlerinde asla değişme (imkânı) yokdur. Bu, en büyük seâdetin ta kendisidir.

Muhammed Esed: 

Onlar için hem bu dünya hayatında hem de sonraki hayatta müjdeler var. Ve Allah´ın vaadlerinde asla bir değişme olmayacak (olduğuna göre), işte budur en büyük zafer, en büyük başarı!

Gültekin Onan: 

Müjde, dünya hayatında ve ahirette onlarındır. Tanrı´nın sözleri için değişiklik yoktur. İşte büyük ´kurtuluş ve mutluluk´ budur.

Ali Fikri Yavuz: 

Onlar için dünya hayatında da (Kur’an’ın ve Peygamberin haberleriyle), ahirette de (cennet’le) müjdeler vardır. Allah’ın kelimelerinde (verdiği sözlerde) asla bir değişme yoktur. İşte bu (cennetle müjdelenme), en büyük kurtuluştur.

Portekizce: 

Obterão alvíssaras de boas-novas na vida terrena e na outra; as promessas de Deus são imutáveis. Tal é o magníficobenefício.

İsveççe: 

Till dem är budskapet [om lycka] i detta liv och evig salighet riktat. Ingenting kan rubba Guds löfte. Detta är den stora, den lysande segern.

Farsça: 

آنان را در زندگی دنیا وآخرت مژده و بشارت است [در دنیا به وسیله وحی و در آخرت به خطاب خدا و گفتار فرشتگان] در کلمات خدا [که وعده ها و بشارت های اوست] هیچ دگرگونی نیست؛ این است کامیابی بزرگ.

Kürtçe: 

ھەر بۆ ئەوانە مزگێنی وموژدە لەژیانی دونیادا و لە دواڕۆژیشدا گۆڕان نیە بۆ ووتە (و بەڵێنە) کانی خوا ھەر ئەوەیە سەرکەوتنی زۆر گەورە

Özbekçe: 

Уларга ҳаёти дунёда ҳам, охиратда ҳам хушхабар бор. Аллоҳнинг сўзларини ўзгартириш йўқ. Ана ўша улуғ ютуқдир. (Аллоҳнинг дўстларига икки дунё саодатининг хушхабари бор. Улар иймонлари ва тақволари туфайли, Аллоҳнинг инояти ила, аввало, бу дунёда саодатли ҳаёт кечирадилар. Охиратда эса, худди шу иймонлари ва тақволари сабабли жаннатга дохил бўладилар. Мазкур хушхабар Аллоҳнинг сўзларидир. Ҳозирда баъзи мусулмон жамиятлар ўша улуғ ютуққа бу дунё ҳаётида эриша олмаётган бўлсалар, бу нарса Аллоҳнинг калималари ўзгарганига эмас, балки иймон ва тақвода камчилик борлигига ёки иймон ва тақвонинг умуман йўқлигига далилдир.)

Malayca: 

Untuk mereka sahajalah kebahagiaan yang mengembirakan di dunia dan di akhirat; tidak ada (sebarang perubahan pada janji-janji Allah yang demikian itulah kejayaan yang besar.

Arnavutça: 

për ta ka sihariq në këtë jetë dhe në tjetrën. S’ka ndryshim në fjalët e Perëndisë. Kjo është fitore e madhe.

Bulgarca: 

за тях е радостната вест в земния живот и в отвъдния. Неизменни са Словата на Аллах. Това е великото спасение.

Sırpça: 

њима припадају радосне вести и на овом и на Будућем свету - а Аллахове речи не може нико да измени - то је, заиста, велики успех.

Çekçe: 

Pro takové platí zvěst radostná v životě pozemském i budoucím. A nezmění se slovo Boží a to štěstí bude nesmírné.

Urduca: 

دُنیا اور آخرت دونوں زندگیوں میں ان کے لیے بشارت ہی بشارت ہے اللہ کی باتیں بدل نہیں سکتیں یہی بڑی کامیابی ہے

Tacikçe: 

хушхабар аст онҳоро дар дунёву охират. Сухани Худо дигаргун намешавад. Ин аст комёбии бузург!

Tatarca: 

Аларга дөньяда һәм ахирәттә дә шатлыктыр. Аллаһ сүзләренә алышынмак юк, Ул ни әйтсә шул була, Аллаһуга дус булу – мәңгелек бәхеткә ирешү.

Endonezyaca: 

Bagi mereka berita gembira di dalam kehidupan di dunia dan (dalam kehidupan} di akhirat. Tidak ada perubahan bagi kalimat-kalimat (janji-janji) Allah. Yang demikian itu adalah kemenangan yang besar.

Amharca: 

ለእነሱ በቅርቢቱ ሕይወትም በመጨረሻይቱም ብስራት አላቸው፤ የአላህ ቃላት መለወጥ የላትም፤ ይህ እርሱ ታላቅ ዕድል ነው፡፡

Tamilce: 

உலக வாழ்க்கையிலும், இன்னும் மறுமை வாழ்க்கையிலும் அவர்களுக்கே நற்செய்தி உண்டு. அல்லாஹ்வுடைய வாக்குகளில் மாற்றம் அறவே இல்லை. இதுதான் மகத்தான வெற்றியாகும்.

Korece: 

현세와 내세에서 복이 있을 것이요 하나님의 말씀을 변조치 아니하니 그것이 위대한 승리라

Vietnamca: 

Họ sẽ được báo cho tin mừng ngay trong cuộc sống trần gian này và cả Đời Sau. Lời phán của Allah sẽ không bao giờ thay đổi. Đó là một thành tựu vĩ đại.

Rubu tag: 

Hizb tag: