Sayfa 568

Arapça:
İngilizce:
Fransızca:
Almanca:
Rusça:
Açıklama:
 
00:00

velâ ṭa`âmün illâ min gislîn.

Arapça:

وَلَا طَعَامٌ إِلَّا مِنْ غِسْلِينٍ

Türkçe:

"Yıkananların atık sularından başka yemek de yoktur."

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Bir irinden başka yiyecek de yok.

Diyanet Vakfı:

İrinden başka yiyecek de yoktur.

İngilizce:

Nor hath he any food except the corruption from the washing of wounds,

Fransızca:

ni d'autre nourriture que du pus,

Almanca:

noch Speise außer von Wasser voller Eiter,

Rusça:

и нет пищи, кроме кровавого гноя.

Açıklama:
 
00:00

lâ ye'külühû ille-lḫâṭiûn.

Arapça:

لَّا يَأْكُلُهُ إِلَّا الْخَاطِئُونَ

Türkçe:

"Ki o atık suyu sadece günahkârlar yer."

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Onu günahkârlardan başkası yemez.

Diyanet Vakfı:

Onu (bile bile )hata işleyenlerden başkası yemez.

İngilizce:

Which none do eat but those in sin.

Fransızca:

que seuls les fautifs mangeront".

Almanca:

die niemand ißt 3 außer den Verfehlenden."

Rusça:

Едят его только грешники.

Açıklama:
 
00:00

felâ uḳsimü bimâ tübṣirûn.

Arapça:

فَلَا أُقْسِمُ بِمَا تُبْصِرُونَ

Türkçe:

Hayır, sandıkları gibi değil! Yemin ederim gördüklerinize,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Andolsun gördüklerinize,

Diyanet Vakfı:

Görebildikleriniz üzerine yemin ederim,

İngilizce:

So I do call to witness what ye see,

Fransızca:

Mais non... Je jure par ce que vous voyez,

Almanca:

Also schwöre ICH bei dem, worin ihr Einblick habt,

Rusça:

О да! Клянусь тем, что вы видите,

Açıklama:
 
00:00

vemâ lâ tübṣirûn.

Arapça:

وَمَا لَا تُبْصِرُونَ

Türkçe:

Ve görmediklerinize!

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Ve görmediklerinize..

Diyanet Vakfı:

Ve göremediklerinize ki,

İngilizce:

And what ye see not,

Fransızca:

ainsi que par ce que vous ne voyez pas,

Almanca:

und bei dem, worin ihr keinen Einblick habt,

Rusça:

и тем, чего вы не видите!

Açıklama:
 
00:00

innehû leḳavlü rasûlin kerîm.

Arapça:

إِنَّهُ لَقَوْلُ رَسُولٍ كَرِيمٍ

Türkçe:

Ki o, çok soylu bir elçinin sözüdür.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Kuşkusuz Kur'ân, şerefli bir peygamberin (Allah'tan) getirdiği sözdür.

Diyanet Vakfı:

Hiç şüphesiz o (Kur'an), çok şerefli bir elçinin sözüdür.

İngilizce:

That this is verily the word of an honoured messenger;

Fransızca:

que ceci [le Coran] est la parole d'un noble Messager ,

Almanca:

gewiß, er ist zweifelsohne das Wort eines edlen Entsandten,

Rusça:

Это - слова благородного посланца (Мухаммада или Джибриля).

Açıklama:
 
00:00

vemâ hüve biḳavli şâ`ir. ḳalîlem mâ tü'minûn.

Arapça:

وَمَا هُوَ بِقَوْلِ شَاعِرٍ ۚ قَلِيلًا مَّا تُؤْمِنُونَ

Türkçe:

Bir şairin sözü değildir o. Ne kadar da az inanıyorsunuz?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O bir şair sözü değildir, siz çok az inanıyorsunuz.

Diyanet Vakfı:

Ve o, bir şair sözü değildir. Ne de az iman ediyorsunuz!

İngilizce:

It is not the word of a poet: little it is ye believe!

Fransızca:

et que ce n'est pas la parole d'un poète; mais vous ne croyez que très peu,

Almanca:

und er ist nicht das Wort eines Dichters. Ein wenig ist es, daß ihr den Iman verinnerlicht.

Rusça:

Это - не слова поэта. Мало же вы веруете!

Açıklama:
 
00:00

velâ biḳavli kâhin. ḳalîlem mâ teẕekkerûn.

Arapça:

وَلَا بِقَوْلِ كَاهِنٍ ۚ قَلِيلًا مَّا تَذَكَّرُونَ

Türkçe:

Bir kâhinin sözü de değildir o. Ne kadar da az araştırıp düşünüyorsunuz?

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Bir kâhin sözü de değildir, ne de az düşünüyorsunuz!

Diyanet Vakfı:

Bir kahin sözü de değildir (o). Ne de az düşünüyorsunuz!

İngilizce:

Nor is it the word of a soothsayer: little admonition it is ye receive.

Fransızca:

ni la parole d'un devin, mais vous vous rappelez bien peu.

Almanca:

Er ist auch nicht das Wort eines Wahrsagers. Ein wenig ist es, daß ihr euch besinnt.

Rusça:

Это - не слова прорицателя. Мало же вы поминаете назидания!

Açıklama:
 
00:00

tenzîlüm mir rabbi-l`âlemîn.

Arapça:

تَنزِيلٌ مِّن رَّبِّ الْعَالَمِينَ

Türkçe:

Âlemlerin Rabbi'nden bir indiriştir o.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O, âlemlerin Rabbi tarafından indirilmedir.

Diyanet Vakfı:

(O), alemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir.

İngilizce:

(This is) a Message sent down from the Lord of the Worlds.

Fransızca:

C'est une révélation du Seigneur de l'Univers.

Almanca:

Er ist die sukzessive Hinabsendung vom HERRN aller Schöpfung.

Rusça:

Это - Ниспослание от Господа миров.

Açıklama:
 
00:00

velev teḳavvele `aleynâ ba`ḍa-l'eḳâvîl.

Arapça:

وَلَوْ تَقَوَّلَ عَلَيْنَا بَعْضَ الْأَقَاوِيلِ

Türkçe:

Eğer bazı lafları bizim sözlerimiz diye ortaya sürseydi,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O, bize isnâden bazı sözler uydurmaya kalkışsaydı,

Diyanet Vakfı:

Eğer (Peygamber) bize atfen bazı sözler uydurmuş olsaydı,

İngilizce:

And if the messenger were to invent any sayings in Our name,

Fransızca:

Et s'il avait forgé quelques paroles qu'ils Nous avait attribuées,

Almanca:

Und hätte er in Unserem Namen etwas Erdichtetes erdichtet,

Rusça:

Если бы он приписал Нам некоторые слова,

Açıklama:

Sayfalar

Sayfa 568 beslemesine abone olun.