Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

79

Sûredeki Ayet No: 

43

Ayet No: 

5755

Sayfa No: 

584

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

فِيمَ أَنتَ مِن ذِكْرَاهَا

Çeviriyazı: 

fîme ente min ẕikrâhâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Sen nerde, onu anlatmak nerde?!

Diyanet İşleri: 

Nerde senden onu anlatması?

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Sen, onu ne bilirsin ki ne anlatacaksın?

Şaban Piriş: 

Sen onu nereden bileceksin.

Edip Yüksel: 

Onu bildirmek, (ey Muhammed) senin görevin değildir.

Ali Bulaç: 

Onunla ilgili bilgi vermekten yana, sende ne var ki…

Suat Yıldırım: 

Sen nerede, onun vaktini bildirmek nerede? [7,187]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

79:42

Yaşar Nuri Öztürk: 

Nerede sende, onu hatırlatacak şey!

Bekir Sadak: 

Ne bilirsin, belki de o arinacak

İbni Kesir: 

Senin neyine onun zamanını bildirmek.

Adem Uğur: 

Sen onu nereden bilip bildireceksin!

İskender Ali Mihr: 

Sende onun zikrinden (başka) ne var (onun beyanından başka bir bilgin yoktur).

Celal Yıldırım: 

Sende ona ait bilgi nerede ki anlatasın ?!

Tefhim ul Kuran: 

Onunla ilgili bilgi vermekten yana, sende ne var ki...

Fransızca: 

Quelle [science] en as-tu pour le leur dire ?

İspanyolca: 

¡No te ocupes tú de eso!

İtalyanca: 

Che [scienza] ne hai per informarli?

Almanca: 

Und was hast du mit ihrer Erwähnung zu tun?!

Çince: 

你怎能说明它呢?

Hollandaca: 

Op welke wijze kunt gij eenige inlichting daaromtrent geven?

Rusça: 

К чему тебе упоминать об этом?

Somalice: 

Maxaa ku ogaysiiyay waqtigeeda.

Swahilice: 

Una nini wewe hata uitaje?

Uygurca: 

سەن ئۇنى قانداقمۇ بايان قىلىپ بېرەلەيسەن؟

Japonca: 

あなたは,何によってそれを告げられようか。

Arapça (Ürdün): 

«فيم» في أي شيء «أنت من ذكراها» أي ليس عندك علمها حتى تذكرها.

Hintçe: 

कि उसका कहीं थल बेड़ा भी है

Tayca: 

ด้วยเหตุอันใดเจ้าจึงชอบกล่าวถึงมันนัก ?

İbranice: 

(העיקר) מה אתה (מקיים) מהתזכורת הזאת

Hırvatça: 

Šta ti o spomenu njegovom znaš!?,

Rumence: 

Ce le-ai putea tu aminti?

Transliteration: 

Feema anta min thikraha

Türkçe: 

Nerede sende, onu hatırlatacak şey!

Sahih International: 

In what [position] are you that you should mention it?

İngilizce: 

Wherein art thou (concerned) with the declaration thereof?

Azerbaycanca: 

Sən onu (onun vaxtını) nə bilirsən?!

Süleyman Ateş: 

Sen nerede, onun vaktini söylemek nerede?!

Diyanet Vakfı: 

Sen onu nereden bilip bildireceksin!

Erhan Aktaş: 

Sen onun hakkında ne bilebilirsin ki?

Kral Fahd: 

Sen onu nereden bilip bildireceksin!

Hasan Basri Çantay: 

Sende ona âid şey (bilgi) yokdur ki anlatasın.

Muhammed Esed: 

Sen onun hakkında ne söyleyebilirsin ki?

Gültekin Onan: 

Onunla ilgili bilgi vermekten yana sende ne var ki...

Ali Fikri Yavuz: 

Onu anlatmak sana nerden olsun? (Allah bildirmeyince...)

Portekizce: 

Com quem está tu (envolvido), com tal declaração?

İsveççe: 

Hur skulle du kunna säga något om detta?

Farsça: 

تو از بسیار یاد کردنش [و سخن گفتن درباره آن] چه به دست می آوری؟

Kürtçe: 

تۆ چیت داوە لە بیر لێکردنەوەی ( تۆ چۆن لەم بارەوە دەدوێی)؟

Özbekçe: 

Унинг зикрини сен қандоқ билардинг.

Malayca: 

Apa hubungannya tugasmu dengan (soal) menerangkan masa kedatangan hari kiamat itu?

Arnavutça: 

Çka ka rëndësi për ty ta përmendësh atë?!

Bulgarca: 

Какво [знание имаш] ти да го споменеш?

Sırpça: 

Шта ти о његовом спомену знаш!?

Çekçe: 

proč ty máš se vlastně o ní zmiňovat?

Urduca: 

تمہارا کیا کام کہ اس کا وقت بتاؤ

Tacikçe: 

Аз ёд кардани (илми) он туро чӣ кор аст?

Tatarca: 

Кыямәтнең кайчан булачагын әйтүдә сиңа нинди файда? Әйтсәң дә фәкать көферлекләрен арттырачаклар.

Endonezyaca: 

Siapakah kamu (maka) dapat menyebutkan (waktunya)?

Amharca: 

አንተ እርሷን ከማስታወስ በምን ውስጥ ነህ?

Tamilce: 

(எப்போது நிகழுமென) அதைக் கூறுவதற்கு எதில் நீர் இருக்கிறீர்? (உமக்கு அது பற்றி ஞானம் இல்லையே!)

Korece: 

그것을 언급하는 것이 그대 에게 관계되는 일이뇨

Vietnamca: 

Ngươi chẳng cần lo ngại gì để nói về điều đó (bởi Ngươi không hề biết).