Sayfa 603

 
00:00

ḳul yâ eyyühe-lkâfirûn.

Arapça:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ قُلْ يَا أَيُّهَا الْكَافِرُونَ

Türkçe:

De ki: "Ey nankör kâfirler!

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

De ki: Ey kâfirler

Diyanet Vakfı:

Ey Muhammed! De ki: "Ey kafirler!

İngilizce:

Say : O ye that reject Faith!

Fransızca:

Dis : "ô vous les infidèles !

Almanca:

Sag: "Ihr Kafir!

Rusça:

Скажи: "О неверующие!

Açıklama:
 
00:00

lâ a`büdü mâ ta`büdûn.

Arapça:

لَا أَعْبُدُ مَا تَعْبُدُونَ

Türkçe:

Kulluk etmem sizin kulluk ettiğinize.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Sizin taptıklarınıza ben tapmam.

Diyanet Vakfı:

"Ben sizin taptıklarınıza tapmam."

İngilizce:

I worship not that which ye worship,

Fransızca:

Je n'adore pas ce que vous adorez.

Almanca:

Ich diene nicht dem, was ihr dient,

Rusça:

Я не поклоняюсь тому, чему поклоняетесь вы,

Açıklama:
 
00:00

velâ entüm `âbidûne mâ a`büd.

Arapça:

وَلَا أَنتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ

Türkçe:

Siz de ibadet etmezsiniz benim ibadet ettiğime.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Siz de benim taptığıma tapıcılar değilsiniz.

Diyanet Vakfı:

"Benim taptıgıma da sizler tapmazsınız."

İngilizce:

Nor will ye worship that which I worship.

Fransızca:

Et vous n'êtes pas adorateurs de ce que j'adore.

Almanca:

und ihr seid nicht Diener Dessen, Dem ich diene.

Rusça:

а вы не поклоняетесь Тому, Кому поклоняюсь я.

Açıklama:
 
00:00

velâ ene `âbidüm mâ `abettüm.

Arapça:

وَلَا أَنَا عَابِدٌ مَّا عَبَدتُّمْ

Türkçe:

Kul değilim sizin taptığınıza,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim.

Diyanet Vakfı:

"Ben de sizin taptığınıza tapacak dağilim."

İngilizce:

And I will not worship that which ye have been wont to worship,

Fransızca:

Je ne suis pas adorateur de ce que vous adorez.

Almanca:

Und ich bin nicht Diener Dessen, was ihr gedient habt,

Rusça:

Я не поклоняюсь так, как поклоняетесь вы (или тому, чему поклоняетесь вы),

Açıklama:
 
00:00

velâ entüm `âbidûne mâ a`büd.

Arapça:

وَلَا أَنتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ

Türkçe:

Ve ibadet edenler değilsiniz benim ibadet ettiğime.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz.

Diyanet Vakfı:

"Benim taptığıma da sizler tapmıyorsunuz."

İngilizce:

Nor will ye worship that which I worship.

Fransızca:

Et vous n'êtes pas adorateurs de ce que j'adore.

Almanca:

und ihr seid nicht Diener Dessen, Dem ich diene.

Rusça:

а вы не поклоняетесь так, как поклоняюсь я (или Тому, Кому поклоняюсь я).

Açıklama:
 
00:00

leküm dînüküm veliye dîn.

Arapça:

لَكُمْ دِينُكُمْ وَلِيَ دِينِ

Türkçe:

Sizin dininiz size, benim dinim bana!"

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Sizin dininiz size, benim dinim banadır.

Diyanet Vakfı:

"Sizin dininiz size, benim dinim banadır."

İngilizce:

To you be your Way, and to me mine.

Fransızca:

A vous votre religion, et à moi ma religion".

Almanca:

Euch ist euer Din und mir ist mein Din."

Rusça:

Вы исповедуете свою религию, а я исповедую свою!"

Açıklama:
 
00:00

iẕâ câe naṣru-llâhi velfetḥ.

Arapça:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ إِذَا جَاءَ نَصْرُ اللَّهِ وَالْفَتْحُ

Türkçe:

Allah'ın yardımı ve fetih geldiğinde,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Allah'ın yardımı ve fetih geldiğinde,

Diyanet Vakfı:

Allah'ın yardımı ve zaferi geldiği,

İngilizce:

When comes the Help of Allah, and Victory,

Fransızca:

Lorsque vient le secours d'Allah ainsi que la victoire,

Almanca:

Wenn ALLAHs Beistand und der Sieg kommt

Rusça:

Когда придет помощь Аллаха и настанет победа,

Açıklama:
 
00:00

veraeyte-nnâse yedḫulûne fî dîni-llâhi efvâcâ.

Arapça:

وَرَأَيْتَ النَّاسَ يَدْخُلُونَ فِي دِينِ اللَّهِ أَفْوَاجًا

Türkçe:

Ve insanları kitleler halinde Allah'ın dinine girerken gördüğünde,

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Ve insanların dalga dalga Allah'ın dinine girdiklerini gördüğünde,

Diyanet Vakfı:

Ve insanların bölük bölük Allah'ın dinine girmekte olduklarını gördüğün vakit,

İngilizce:

And thou dost see the people enter Allah's Religion in crowds,

Fransızca:

et que tu vois les gens entrer en foule dans la religion d'Allah,

Almanca:

und du dieMenschen in Din von ALLAH in Scharen eintreten siehst,

Rusça:

когда ты увидишь, как люди толпами обращаются в религию Аллаха,

Açıklama:
 
00:00

fesebbiḥ biḥamdi rabbike vestagfirh. innehû kâne tevvâbâ.

Arapça:

فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَاسْتَغْفِرْهُ ۚ إِنَّهُ كَانَ تَوَّابًا

Türkçe:

Tespih et Rabbini O'na hamt ile! Ve O'ndan af dile! Çünkü O, Tevvâb'dır, günahları affeder sınırsız bir şekilde.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Rabbini öğerek tesbih et, O'ndan bağışlanmanı dile, çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir.

Diyanet Vakfı:

Rabbine hamdederek O'nu tesbih et ve O'ndan mağfiret dile. Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir.

İngilizce:

Celebrate the praises of thy Lord, and pray for His Forgiveness: For He is Oft-Returning (in Grace and Mercy).

Fransızca:

alors, par la louange, célèbre la gloire de ton Seigneur et implore Son pardon. Car c'est Lui le grand Accueillant au repentir.

Almanca:

so lobpreise mit deines HERRN Lob und bitte Ihn um Vergebung! Gewiß, ER ist immer äußerst reue-annehmend.

Rusça:

восславь же хвалой Господа своего и попроси у Него прощения. Воистину, Он - Принимающий покаяния.

Açıklama:
 
00:00

tebbet yedâ ebî lehebiv vetebb.

Arapça:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ تَبَّتْ يَدَا أَبِي لَهَبٍ وَتَبَّ

Türkçe:

Elleri kurusun Ebu Leheb'in; zaten kurudu ya!

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Ebu Leheb'in elleri kurusun (yok olsun o), zaten yok oldu ya.

Diyanet Vakfı:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da.

İngilizce:

Perish the hands of the Father of Flame! Perish he!

Fransızca:

Que périssent les deux mains d'Abu-Lahab et que lui-même périsse.

Almanca:

Vernichtung sei Abu-lahab, Vernichtung sei ihm!

Rusça:

Да отсохнут руки Абу Лахаба, и сам он уже сгинул.

Açıklama:

Sayfalar

Sayfa 603 beslemesine abone olun.