Arapça:
فَإِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا
Çeviriyazı:
feinne me`a-l`usri yüsrâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
Diyanet İşleri:
Elbette güçlükle beraber şüphesiz bir kolaylık vardır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Artık şüphe yok ki her güçlükle beraber bir de kolaylık var.
Şaban Piriş:
Şüphesiz her zorlukla, bir kolaylık vardır.
Edip Yüksel:
Elbette, kolaylık zorlukla birliktedir.
Ali Bulaç:
Demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır.
Suat Yıldırım:
Demek ki güçlükle beraber kolaylık vardır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
94:4
Yaşar Nuri Öztürk:
Demek ki, zorluğun yanında bir kolaylık mutlaka var!
Bekir Sadak:
And olsun bu guvenli Mekke sehrine ki:
İbni Kesir:
Muhakkak ki güçlükle beraber bir kolaylık vardır.
Adem Uğur:
Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.
İskender Ali Mihr:
O halde, muhakkak ki zorluk ve kolaylık beraberdir.
Celal Yıldırım:
Şüphesiz ki zorluk ve sıkıntıyla beraber kolaylık vardır.
Tefhim ul Kuran:
Demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık da vardır,
Fransızca:
A côté de la difficulté est, certes, une facilité !
İspanyolca:
¡La adversidad y la felicidad van a una!
İtalyanca:
In verità per ogni difficoltà c'è una facilità.
Almanca:
Also gewiß, es gibt mit der Erschwernis eine Erleichterung.
Çince:
与艰难相伴的,确是容易,
Hollandaca:
Maar naast den tegenspoed is het geluk.
Rusça:
Воистину, за каждой тягостью наступает облегчение.
Somalice:
Cidhiidhina waxaa ku dhaw fudayd (faraj).
Swahilice:
Basi kwa hakika pamoja na uzito upo wepesi,
Uygurca:
ئەلۋەتتە ھەر بىر مۈشكۈللۈك بىلەن بىر ئاسانلىق بار
Japonca:
本当に困難と共に,安楽はあり,
Arapça (Ürdün):
«فإن مع العسر» الشدة «يسرا» سهولة.
Hintçe:
तो (हाँ) पस बेशक दुशवारी के साथ ही आसानी है
Tayca:
ฉะนั้นแท้จริงหลังจากความยากลำบากก็จะมีความง่าย
İbranice:
ואכן, לאחר המצוקה תבוא הרווחה
Hırvatça:
Pa, zaista, s mukom je olakšanje,
Rumence:
Cu greul vine uşorul!
Transliteration:
Fainna maAAa alAAusri yusran
Türkçe:
Demek ki, zorluğun yanında bir kolaylık mutlaka var!
Sahih International:
For indeed, with hardship [will be] ease.
İngilizce:
So, verily, with every difficulty, there is relief:
Azerbaycanca:
Şübhəsiz ki, hər çətinlikdən sonra bir asanlıq gələr! (Asanlıq yalnız çətinliklə hasil olar!)
Süleyman Ateş:
Muhakkak her güçlükle beraber bir kolaylık vardır.
Diyanet Vakfı:
Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.
Erhan Aktaş:
Zira zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
Kral Fahd:
Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.
Hasan Basri Çantay:
Demek, hakıykaten güçlükle beraber kolaylık var.
Muhammed Esed:
Elbette her güçlükle birlikte bir kolaylık vardır:
Gültekin Onan:
Demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır.
Ali Fikri Yavuz:
Demek ki, zorlukla beraber bir kolay var.
Portekizce:
Em verdade, com a adversidade está a facilidade!
İsveççe:
På prövningen följer lättnad!
Farsça:
پس بی تردید با دشواری آسانی است.
Kürtçe:
بەڕاستی لەگەڵ ھەموو تەنگانەیەکدا خۆشی وئاسانی دێت
Özbekçe:
Бас, албатта, бир қийинчилик билан осончилик бордир.
Malayca:
Oleh itu, maka (tetapkanlah kepercayaanmu) bahawa sesungguhnya tiap-tiap kesukaran disertai kemudahan,
Arnavutça:
E, me të vërtetë, me vështirësi – arrihet në lehtësi,
Bulgarca:
С трудността има и леснина.
Sırpça:
Па, заиста, са муком је олакшање,
Çekçe:
Vždyť se strastmi i úleva přichází,
Urduca:
پس حقیقت یہ ہے کہ تنگی کے ساتھ فراخی بھی ہے
Tacikçe:
Пас аз паи душворӣ осонист!
Tatarca:
Дөреслектә файдалы булган җиңеллек авырлыктан соң
Endonezyaca:
Karena sesungguhnya sesudah kesulitan itu ada kemudahan,
Amharca:
ከችግርም ጋር ምቾት አልለ፡፡
Tamilce:
ஆக, நிச்சயமாக சிரமத்துடன் இலகு இருக்கிறது.
Korece:
고난이 있으되 구원을 받을 것이라 [1])
Vietnamca:
Quả thật, đi cùng với khó khăn là sự dễ dàng.
Ayet Linkleri: