Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

2

Sûredeki Ayet No: 

81

Ayet No: 

88

Sayfa No: 

12

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

بَلَىٰ مَن كَسَبَ سَيِّئَةً وَأَحَاطَتْ بِهِ خَطِيئَتُهُ فَأُولَٰئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ ۖ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ

Çeviriyazı: 

belâ men kesebe seyyietev veeḥâṭat bihî ḫaṭîetühû feülâike aṣḥâbü-nnâr. hüm fîhâ ḫâlidûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Evet kim bir günah işlemiş de kendi günahı kendisini her yandan kuşatmış ise, işte öyleleri ateş ehlidirler ve orada ebedî kalıcıdırlar.

Diyanet İşleri: 

Hayır öyle değil; kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler; cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada temellidirler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Hayır, iş öyle değil; kim bir günah kazandı, vebali kendisini sardı, kapladıysa işte o çeşit adamlardır ateş ehli. Onlar, ateşte ebedi kalırlar.

Şaban Piriş: 

Gerçek şu ki, günah işleyip günahı kendisini kuşatmış olan kimseler, cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada ebedi kalacaklardır.

Edip Yüksel: 

Günah işleyip suçu kendisini kuşatan kimseler ateş halkıdır; orada sürekli kalırlar.

Ali Bulaç: 

Hayır; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır.

Suat Yıldırım: 

Hayır, durum hiç de öyle değil! Günah işleyip de günahın kendisini her taraftan kuşattığı kapladığı kimseler var ya, işte onlar cehennemliktir. Hem de orada ebedî kalacaklardır.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Hayır, her kim bir yaramazlık işler, günahı da kendisini kuşatırsa, işte onlar ateşe mülâzımdırlar. Onlar o ateşte ebedî kalacak kimselerdir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İş onların sandığı gibi değil! Kötülük ve çirkinlik kazanan, suçu kendisini kuşatmış olan kişiler, ateşin dostudurlar. Sürekli kalacaklardır onun içinde.

Bekir Sadak: 

Hayir oyle degil

İbni Kesir: 

Hayır, kötülük yapıp da günahı kendisini kuşatan kimseler, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada temelli kalıcıdırlar.

Adem Uğur: 

Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada devamlı kalırlar.

İskender Ali Mihr: 

Hayır, (sandığınız gibi değil) kim günah kazanmış da hataları kendisini kuşatmışsa

Celal Yıldırım: 

Hayır (durum hiç de onların anladığı ve iddia ettiği gibi değildir) kim kötülük kazanır da isyan ve küfür onu çepeçevre kuşatırsa, işte onlar cehennemliktirler

Tefhim ul Kuran: 

Hayır

Fransızca: 

Bien au contraire ! Ceux qui font le mal et qui se font cerner par leurs péchés, ceux-là sont les gens du Feu où ils demeureront éternellement.

İspanyolca: 

¡Pues sí! Quienes hayan obrado mal y estén cercados por su pecado, ésos morarán en el Fuego eternamente.

İtalyanca: 

Badate, chi opera il male ed è circondato dal suo errore, questi sono i compagni del Fuoco, vi rimarranno in perpetuità.

Almanca: 

Doch, mit Sicherheit! Wer eine gottmißfällige Tat erwirbt und dessen Verfehlungen ihn umgeben, so sind diese die Weggenossen des Feuers. Darin bleiben sie ewig.

Çince: 

不然,凡作恶而为其罪孽所包罗者,都是火狱的居民,他们将永居其中。

Hollandaca: 

Waarlijk, die slechte daden verricht en der zonde vervalt, dien treft eeuwig vuur.

Rusça: 

О нет! Те, которые приобрели зло и оказались окружены своим грехом, окажутся обитателями Огня. Они пребудут там вечно.

Somalice: 

saas ma aha ee ruuxii kasbada xumaan oo uu koobo gafkiisu ciddaasi waa asaxaabta naarta, wayna ku waari dhexdeeda.

Swahilice: 

Naam, anaye chuma ubaya - na makosa yake yakamzunguka - hao ndio watu wa Motoni; humo watadumu.

Uygurca: 

ئۇنداق ئەمەس (سىلەرنى دوزاخ ئوتى كۆيدۈرىدۇ)، گۇناھ قىلغان ۋە گۇناھقا چۆمۈپ كەتكەنلەر ئەھلى دوزاختۇر، ئۇلار دوزاختا مەڭگۈ قالىدۇ

Japonca: 

いや悪い行いを重ね,自分の罪で身動きが出来なくなるような者は皆,業火の住人である。その中に永遠に住むのである。

Arapça (Ürdün): 

«بلى» تمسكم وتخلدون فيها «من كسب سيئة» شركاً «وأحاطت به خطيئته» بالإفراد والجمع أي استولت عليه وأحدقت به من كل جانب بأن مات مشركاً «فأولئك أصحاب النار هم فيها خالدون» روعي فيه معنى من.

Hintçe: 

हाँ (सच तो यह है) कि जिसने बुराई हासिल की और उसके गुनाहों ने चारों तरफ से उसे घेर लिया है वही लोग तो दोज़ख़ी हैं और वही (तो) उसमें हमेशा रहेंगे

Tayca: 

หาใช่เช่นนั้นไม่ ผู้ใดที่แสดวงหาความชั่วและความผิดของเขาได้ล้อมเขาไว้นั้น ชนเหล่านี้คือชาวรกโดยที่พวกเขาจะอยู่ในนรกนั้นตลอกกาล

İbranice: 

אכן, כל העושה רע, וחטאו איגף אותו, כל אלה מאנשי האש ולעולם יהיו בה

Hırvatça: 

A nije tako! Jer oni koji budu zlo činili i grijesi ih njihovi budu sa svih strana skolili, stanovnici Vatre oni bit će i u njoj će vječno ostati.

Rumence: 

Cel ce agoniseşte răul şi cel învăluit în greşeală vor fi soţii Focului, unde vor veşnici.

Transliteration: 

Bala man kasaba sayyiatan waahatat bihi khateeatuhu faolaika ashabu alnnari hum feeha khalidoona

Türkçe: 

İş onların sandığı gibi değil! Kötülük ve çirkinlik kazanan, suçu kendisini kuşatmış olan kişiler, ateşin dostudurlar. Sürekli kalacaklardır onun içinde.

Sahih International: 

Yes, whoever earns evil and his sin has encompassed him - those are the companions of the Fire; they will abide therein eternally.

İngilizce: 

Nay, those who seek gain in evil, and are girt round by their sins,- they are companions of the Fire: Therein shall they abide (For ever).

Azerbaycanca: 

Bəli, günah qazanan və qazandığı günahlara əhatə olunan şəxslər cəhənnəmlikdirlər və orada həmişəlik qalacaqlar.

Süleyman Ateş: 

Evet kim bir günah kazanır da suçu kendisini kuşatmış olursa işte onlar, ateş halkıdır, orada sürekli kalacaklardır.

Diyanet Vakfı: 

Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada devamlı kalırlar.

Erhan Aktaş: 

Hayır! Kim bir kötülük yapar da yanlışları kendisini kuşatırsa, onlar Cehennem ehlidir ve onlar, orada kalıcıdırlar.

Kral Fahd: 

Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa, işte o kimseler Cehennem ehlidirler. Onlar orada ebedi kalırlar.

Hasan Basri Çantay: 

Hayır (iş öyle değil). Kim bir kötülük (günah) kazanır da suçu kendisini çepçevre kuşatırsa onlar cehennemin saahibleridirler. Onlar orada, bir daha çıkmamak üzere, kalıcıdırlar.

Muhammed Esed: 

Evet! İşte (böylesine) büyük bir kötülük işleyen ve (bunun) günahıyla çepeçevre kuşatılan kimseler var ya, işte böyleleridir içinde kalmak üzere ateşe mahkum olanlar!

Gültekin Onan: 

Kim kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, artık onlar ateşin halkıdırlar, orada sürekli kalırlar.

Ali Fikri Yavuz: 

Gerçekten bir kimse günah ve küfrü kazanır da, günahları onu her taraftan çevrelerse, işte böyle kimseler Cehennem ehlidirler ve orada ebedî olarak kalıcıdırlar.

Portekizce: 

Qual! Aqueles que lucram por meio de um mal e estão envolvidos por suas faltas serão os condenados ao inferno, noqual permanecerão eternamente.

İsveççe: 

Nej! De som har begått onda handlingar och är helt omslutna av sin synd, har Elden till arvedel och där skall de förbli till evig tid.

Farsça: 

[نه چنین است که می گویید] بلکه کسانی که مرتکب گناه شدند وآثار گناه، سراسر وجودشان را فرا گرفت، آنان اهل آتشند و در آن جاودانه اند.

Kürtçe: 

نەخێر وانیە ھەرکەسێک خراپەیەک بکات وە تاوانەکەی خۆی لەھەموو لایەکەوە دەوری دابێت ودایگرێتەوە ئا ئەوانە ھاوەڵی ئاگرن تیایدا دەمێننەوە بە ھەمیشەیی

Özbekçe: 

Йўқ! Ким гуноҳ қилса ва уни хатолари ўраб олган бўлса, ана ўшалар дўзах эгаларидир. Улар унда абадий қолурлар.

Malayca: 

(Apa yang kamu katakan itu tidaklah benar), sesungguhnya sesiapa yang berbuat kejahatan dan ia diliputi (ditenggelamkan) oleh kesalahannya itu, maka merekalah ahli neraka, mereka kekal di dalamnya.

Arnavutça: 

O, me të vërtetë! Ata që punojnë vepra të këqia dhe fajet e tyre të përhapen nga të gjitha anët, ata do të jenë banorë të skëterrës, ku do të qëndrojnë përgjithmonë.

Bulgarca: 

Да, който придобива злина и грехът му го обгражда - тези са обитателите на Огъня, там ще пребивават вечно.

Sırpça: 

А није тако! Јер они који буду зло чинили и греси их њихови буду са свих страна сустигли, становници Ватре ће они да буду и у њој ће вечно да остану.

Çekçe: 

Ba naopak ti, kdož zlého se dopustili, a ti, kdož obklopeni jsou hříchy svými, ti stanou se ohně obyvateli a budou v něm nesmrtelní.

Urduca: 

جو بھی بدی کمائے گا اور اپنی خطا کاری کے چکر میں پڑا رہے گا، وہ دوزخی ہے او ر دوزخ ہی میں وہ ہمیشہ رہے گا

Tacikçe: 

Оре, Онон, ки муртакиби кори зишт шуданд ва гуноҳашон гирд бар гирдашон бигирифт, аҳли ҷаҳаннаманд ва ҷовидона дар он монанд.

Tatarca: 

Бәлки бер кеше фәхеш вә хәрам эшләрне кәсеп итсә һәм ул кешене хаталыклары чырнап алса, андый кешеләр, әлбәттә, ут әһелләре, алар анда мәңге калырлар.

Endonezyaca: 

(Bukan demikian), yang benar: barangsiapa berbuat dosa dan ia telah diliputi oleh dosanya, mereka itulah penghuni neraka, mereka kekal di dalamnya.

Amharca: 

አይደለም (ትነካችኋለች)፤ መጥፎን (ክሕደትን) የሠራ በርሱም ኃጠኣቱ የከበበችው ሰው እነዚያ የእሳት ጓዶች ናቸው፡፡ እነርሱ በውስጧ ዘውታሪዎች ናቸው፡፡

Tamilce: 

அவ்வாறன்று! எவர்கள் தீமையைச் சம்பாதித்து, இன்னும் அவர்களுடைய பாவம் அவர்களைச் சூழ்ந்து கொண்டதோ அவர்கள் நரகவாசிகள் ஆவார்கள். அதில் அவர்கள் நிரந்தரமாக தங்கி இருப்பார்கள்.

Korece: 

사악을 저지르는 자 죄악이 그를 포섭하니 그는 불지옥의 주 인이 되어 그곳에서 영원히 기거 하리라

Vietnamca: 

Không đâu, ai đã tích cóp tội lỗi thì sẽ bị tội lỗi đó túm lấy họ, họ sẽ là đám cư dân của Hỏa Ngục và phải ở trong nó mãi mãi.