Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

85

Sûredeki Ayet No: 

9

Ayet No: 

5918

Sayfa No: 

590

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

الَّذِي لَهُ مُلْكُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۚ وَاللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ شَهِيدٌ

Çeviriyazı: 

elleẕî lehû mülkü-ssemâvâti vel'arḍ. vellâhü `alâ külli şey'in şehîd.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

O Allah ki, göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur ve Allah her şeye şahittir.

Diyanet İşleri: 

Bu inkarcıların, inananlara kızmaları; onların sadece, göklerin ve yerin hükümranlığı kendisinin bulunan ve övülmeğe layık ve güçlü olan Allah'a inanmış olmalarındandı. Allah her şeye şahiddir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

O mabut ki onundur saltanatı ve tedbiri göklerin ve yeryüzünün ve Allah her şeye tanıktır.

Şaban Piriş: 

Göklerin ve yerin mülkü kendisinin olan. Allah her şeye şahittir.

Edip Yüksel: 

Göklerin ve yerin yönetimi O'na aittir. Ve ALLAH herşeye Tanıktır.

Ali Bulaç: 

Ki O (Allah), göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Allah, herşeyin üzerinde şahid olandır.

Suat Yıldırım: 

Onların müminlere bu işkenceyi yapmalarının tek sebebi, müminlerin göklerin ve yerin tek hâkimi, azîz ve hamîd (mutlak galip ve bütün övgülere lâyık) olan Allah'a iman etmeleri idi. Allah her şeye şahittir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

O (Allah´a) ki, göklerin ve yerin mülkü O´na aittir ve Allah her şey üzerine şahittir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü kendisinindir. Allah her şeye tanıktır.

Bekir Sadak: 

85:14

İbni Kesir: 

O ki

Adem Uğur: 

O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü kendisine aittir ve Allah her şeye şahittir.

İskender Ali Mihr: 

O (Allah) ki, semaların ve yeryüzünün mülkü O´nundur. Ve Allah, herşeye şahittir.

Celal Yıldırım: 

O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü O´nundur. Allah her şeye şâhiddir.

Tefhim ul Kuran: 

Ki O (Allah), göklerin ve yerin mülkü O´nundur. Allah (c.c.) her şeyin üzerinde şahid olandır.

Fransızca: 

Auquel appartient la royauté des cieux et de la terre. Allah est témoin de toute chose.

İspanyolca: 

a Quien pertenece el dominio de los cielos y de la tierra. Alá es testigo de todo.

İtalyanca: 

Colui al Quale appartiene la sovranità dei cieli e della terra. Allah è Testimone di ogni cosa.

Almanca: 

Dem die Herrschaft der Himmel und der Erde gehört. Und ALLAH ist über alles Zeuge.

Çince: 

天地的国权只是他的,真主是见证万物的。

Hollandaca: 

Aan wien het koninkrijk van hemel en aarde behoort, en die getuige van alle dingen is.

Rusça: 

Которому принадлежит власть над небесами и землей. Аллах - Свидетель всякой вещи!

Somalice: 

Ee leh Samada iyo Dhulka xukunkooda, Eebana wax walba wuu u jeedaa.

Swahilice: 

Ambaye anao ufalme wa mbingu na ardhi; na Mwenyezi Mungu ni shaahidi wa kila kitu.

Uygurca: 

ئۇلار مۆمىنلەرنى پەقەت غالىب، مەدھىيىگە لايىق اﷲ قا ئىمان ئېيتقانلىقلىرى ئۈچۈنلا يامان كۆردى. ئاسمانلارنىڭ ۋە زېمىننىڭ پادىشاھلىقى اﷲ قا خاستۇر. اﷲ ھەممە نەرسىنى كۆرۈپ تۇرغۇچىدۇر

Japonca: 

かれに,天と地の大権は属する。アッラーは凡てのことの立証者であられる。

Arapça (Ürdün): 

«الذي له ملك السماوات والأرض والله على كل شيءٍ شهيد» أي ما أنكر الكفار على المؤمنين إلا إيمانهم.

Hintçe: 

वह (ख़ुदा) जिसकी सारे आसमान ज़मीन में बादशाहत है और ख़ुदा हर चीज़ से वाक़िफ़ है

Tayca: 

ผู้ซึ่งกรรมสิทธิ์แห่งชั้นฟ้าทั้งหลายและแผ่นดินเป็นของพระองค์ และอัลลอฮฺนั้นทรงเป็นพยานต่อทุกสิ่งอย่าง

İbranice: 

אשר לו שייכות מלכות השמיים ומלכות הארץ, ואכן אלוהים עד לכול

Hırvatça: 

Čija je vlast i na nebesima i na Zemlji, a Allah je svemu Svjedok.

Rumence: 

Cel ce are împărăţia cerurilor şi a pământului. Dumnezeu, Cel ce, asupra tuturor, este Martor!

Transliteration: 

Allathee lahu mulku alssamawati waalardi waAllahu AAala kulli shayin shaheedun

Türkçe: 

O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü kendisinindir. Allah her şeye tanıktır.

Sahih International: 

To whom belongs the dominion of the heavens and the earth. And Allah, over all things, is Witness.

İngilizce: 

Him to Whom belongs the dominion of the heavens and the earth! And Allah is Witness to all things.

Azerbaycanca: 

O Allah ki, göylərin və yerin istiyarı Onun əlindədir. Allah hər şeyə şahiddir!

Süleyman Ateş: 

O (Allah) ki göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Allah, her şeye tanıktır.

Diyanet Vakfı: 

O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü kendisine aittir, ve Allah her şeye şahittir.

Erhan Aktaş: 

O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü(1) yalnızca O’na aittir. Allah, Her Şeye Tanık’tır.

Kral Fahd: 

Onlardan, sırf, göklerin ve yerin mülkü kendisine ait olan, oysa ki Allah her şeyi görür.

Hasan Basri Çantay: 

(O Allah ki) göklerin ve yerin mülk (-ü tasarruf) u Onundur. Allah herşey´e hakkıyle şâhiddir.

Muhammed Esed: 

O Allah ki göklerin ve yerin hükümranlığına sahiptir. Allah ki her şeye tanıktır!

Gültekin Onan: 

Ki O (Tanrı), göklerin ve yerin mülkü O´nundur. Tanrı, her şeyin üzerinde şahid olandır.

Ali Fikri Yavuz: 

O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü O’nundur

Portekizce: 

Ao Qual pertence o reino dos céus e da terra; e Deus é, de tudo, Testemunha.

İsveççe: 

Han som äger herraväldet över himlarna och jorden. Men Gud är vittne till allt.

Farsça: 

خدایی که مالکیّت و فرمانروایی آسمان ها و زمین در سیطره اوست و خدا بر همه چیز گواه است.

Kürtçe: 

ئەوخودایەی کە موڵکی ئاسمانەکان وزەویی بۆ ئەوە، وە خوا ئاگادارە بەسەر ھەموو شتێکدا

Özbekçe: 

У шундай зотки, осмонлару ернинг мулки Унга хосдир ва Аллоҳ ҳар бир нарсага Ўзи гувоҳдир.

Malayca: 

Tuhan yang menguasai segala alam langit dan bumi. Dan (ingatlah), Allah sentiasa menyaksikan tiap-tiap sesuatu.

Arnavutça: 

pushteti i të cilit shtrihet në qiej dhe në Tokë, - e Perëndia është Dëshmitar i çdo gjëje.

Bulgarca: 

Комуто принадлежи владението на небесата и на земята. Аллах на всяко нещо е свидетел.

Sırpça: 

Чија је власт и на небесима и на Земљи, а Аллах је свему Сведок.

Çekçe: 

jenž nad nebesy a zemí kraluje - a Bůh svědkem každé věci je!

Urduca: 

جو آسمانوں اور زمین کی سلطنت کا مالک ہے، اور وہ خدا سب کچھ دیکھ رہا ہے

Tacikçe: 

он Худое, ки фармонравоии осмонҳову замин аз они Ӯст ва бар ҳар чизе нозир аст.

Tatarca: 

Ник ышанмаска Аллаһуга, бит җир вә күкләрнең патшалыгы Аның кулындадыр, вә Ул – Аллаһ һәрнәрсәне күрүче вә белүчедер.

Endonezyaca: 

Yang mempunyai kerajaan langit dan bumi; dan Allah Maha Menyaksikan segala sesuatu.

Amharca: 

በእዚያ የሰማያትና የምድር ንግሥና ለእርሱ ብቻ በኾነው (አላህ ማመናቸውን)፡፡ አላህም በነገሩ ሁሉ ላይ መስካሪ ነው፡፡

Tamilce: 

வானங்கள் இன்னும் பூமியின் ஆட்சி அவனுக்குரியதே! இன்னும், அல்லாஹ் எல்லாப் பொருள் மீதும் சாட்சியாளன் ஆவான்.

Korece: 

하늘과 대지의 왕국이 하나님 께 있으며 그분은 모든 것을 지켜 보고 계시니라

Vietnamca: 

Ngài là Đấng thống trị trời đất, và Allah là Nhân chứng cho mọi sự việc.