Arapça:
كَلَّا إِنَّهَا تَذْكِرَةٌ
Çeviriyazı:
kellâ innehâ teẕkirah.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Hayır hayır, sakın. Çünkü o Kur'ân bir öğüttür.
Diyanet İşleri:
Dikkat et; bu Kuran bir öğüttür.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Öyle değil, şüphe yok ki Kur'an, ancak bir öğüttür.
Şaban Piriş:
Hayır! (Şunu iyi bil ki) şüphesiz bu bir öğüttür.
Edip Yüksel:
Doğrusu, bu bir hatırlatmadır.
Ali Bulaç:
Hayır; çünkü o (Kur'an), bir öğüttür.
Suat Yıldırım:
Hayır! Öyle yapma! Çünkü o ayetler öğüttür, uyarıdır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Hayır. Şüphe yok ki, o bir öğüttür.
Yaşar Nuri Öztürk:
Hayır, hiç de öyle değil! O, bir düşündürücüdür.
Bekir Sadak:
Cani ciksin o insanin, o ne nankordur!
İbni Kesir:
Sakın
Adem Uğur:
Hayır! Şüphesiz bunlar bir öğüttür,
İskender Ali Mihr:
Hayır, muhakkak ki O (Kur´ân), bir Zikir´dir (Öğüt´tür).
Celal Yıldırım:
Hayır, hayır
Tefhim ul Kuran:
Hayır
Fransızca:
N'agis plus ainsi ! Vraiment ceci est un rappel -
İspanyolca:
¡No! Es un Recuerdo,
İtalyanca:
In verità questo è un Monito:
Almanca:
Gewiß, nein! Gewiß, es ist eine Ermahnung -
Çince:
绝不然!这确是一种教训。
Hollandaca:
Gij moest volstrekt niet zoo handelen. Waarlijk, de Koran is eene vermaning.
Rusça:
Но нет! Это есть Назидание,
Somalice:
Saas ma; aha ee Aayadahani waa waano.
Swahilice:
Sivyo hivyo! Huku ni kukumbushana.
Uygurca:
(بۇنىڭدىن كېيىن) ئۇنداق قىلمىغىن. بۇ ئايەتلەر ۋەزدۇر
Japonca:
断じてそうであるべきではない。本当にこれ(クルアーン)は訓戒である。
Arapça (Ürdün):
«كلا» لا تفعل مثل ذلك «إنها» أي السورة أو الآيات «تذكرة» عظة للخلق.
Hintçe:
देखो ये (क़ुरान) तो सरासर नसीहत है
Tayca:
มิใช่เช่นนั้น แท้จริงมันเป็นข้อเตือนใจ
İbranice:
אכן! זה דברי תוכחה ואזהרה
Hırvatça:
Ne čini tako! Zbilja je ovo opomena,
Rumence:
Nu! Aceasta este o amintire
Transliteration:
Kalla innaha tathkiratun
Türkçe:
Hayır, hiç de öyle değil! O, bir düşündürücüdür.
Sahih International:
No! Indeed, these verses are a reminder;
İngilizce:
By no means (should it be so)! For it is indeed a Message of instruction:
Azerbaycanca:
Xeyr! (Belə yaramaz, bir daha belə etmə). Həqiqətən, bu (ayələr) bir öyüd-nəsihətdir.
Süleyman Ateş:
Hayır (olmaz böyle şey); o (ayetler), bir hatırlatmadır.
Diyanet Vakfı:
Hayır! Şüphesiz bunlar bir öğüttür,
Erhan Aktaş:
Hayır! Kuşkusuz o bir öğüttür.
Kral Fahd:
Hayır, şüphesiz bunlar (ayetler ), bir öğüttür.
Hasan Basri Çantay:
Sakın (bir daha böyle yapma Habîbim). Çünkü o (Kur´an) bir öğüddür.
Muhammed Esed:
Elbette, bu (mesaj)lar yalnızca birer hatırlatma ve öğütten ibarettir:
Gültekin Onan:
Hayır
Ali Fikri Yavuz:
Hayır, (bir daha böyle yapma) çünkü o Kur’an bir öğüddür.
Portekizce:
Qual! Em verdade, (o Alcorão) é uma mensagem de advertência.
İsveççe:
NEJ [låt] detta bli en påminnelse [för dig]!
Farsça:
این چنین [برخوردی شایسته] نیست، بی تردید این آیات قرآن مایه پند است.
Kürtçe:
وا مەکە! بێ گومان ئەو ڕێنمونیانەی(کەبۆت ھاتووە) بێدارکەرەوەی(ئادەمی) یە
Özbekçe:
Йўқ! Албатта у(оят)лар эслатмадир.
Malayca:
Janganlah melakukan lagi yang sedemikian itu! Sebenarnya ayat-ayat Al-Quran adalah pengajaran dan peringatan (yang mencukupi).
Arnavutça:
Mos vepro ashtu! Ato janë këshilla,
Bulgarca:
Ала не! Това е поучение
Sırpça:
Не чини тако! Заиста је ово опомена,
Çekçe:
Tak ne! Vždyť toto je připomenutí
Urduca:
ہرگز نہیں، یہ تو ایک نصیحت ہے
Tacikçe:
Оре, ин Қуръон пандест,
Tatarca:
Юк, алай кирәкмәс, тәхкыйк ул Коръән кешегә файдалы вә зарарлы нәрсәләрнең һәммәсен сөйлидер.
Endonezyaca:
Sekali-kali jangan (demikian)! Sesungguhnya ajaran-ajaran Tuhan itu adalah suatu peringatan,
Amharca:
ተከልከል፡፡ እርሷ ማስገንዘቢያ ናት፡፡
Tamilce:
அவ்வாறல்ல! நிச்சயமாக இ(ந்த அத்தியாயமான)து ஓர் அறிவுரை ஆகும்.
Korece:
결코 그래서는 안되나니 그 것이 하나님의 교훈이기 때문이라
Vietnamca:
Không, đây thực sự là một lời cảnh tỉnh.
Ayet Linkleri: