Arapça:
وَأَغْطَشَ لَيْلَهَا وَأَخْرَجَ ضُحَاهَا
Çeviriyazı:
veagṭaşe leylehâ veaḫrace ḍuḥâhâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Gecesini kararttı, kuşluğunu çıkardı.
Diyanet İşleri:
Gecesini karanlık yapmış, gündüzünü aydınlatmıştır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve gecesini kararttı, kuşluk çağını meydana çıkarttı.
Şaban Piriş:
Gecesini karanlık yaptı, gündüzünü aydınlığa çıkardı.
Edip Yüksel:
Gecesini kararttı, sabahını ise ortaya çıkardı.
Ali Bulaç:
Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa-çıkardı.
Suat Yıldırım:
Gecesini karanlık, gündüzünü parlak şekilde açığa çıkardı.
Ömer Nasuhi Bilmen:
(29-31) Ve gecesini karanlık etti, gündüzünü de çıkardı (aydınlattı). Ve ondan sonra da yeri yaydı. Ondan suyunu ve otlağını çıkarıverdi.
Yaşar Nuri Öztürk:
Gecesini kararttı, kuşluğunu ortaya çıkardı.
Bekir Sadak:
79:34
İbni Kesir:
Gecesini karanlık yapmış, gündüzünü ortaya çıkarmıştır.
Adem Uğur:
Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.
İskender Ali Mihr:
Ve onun gecesini kararttı ve onun duhasını (aydınlığını ortaya) çıkardı.
Celal Yıldırım:
Gecesini karanlık yaptı, kuşluğunu (aydınlık olarak) çıkardı.
Tefhim ul Kuran:
Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa çıkardı.
Fransızca:
Il a assombri sa nuit et fait luire son jour.
İspanyolca:
Obscureció la noche y sacó la mañana.
İtalyanca:
ha fatto oscura la sua notte e ha fatto brillare il chiarore del suo giorno.
Almanca:
und ER verfinsterte seine Nacht und ER brachte seine Morgendämmerung hervor.
Çince:
他使它的夜间黑暗,并显出它的光明。
Hollandaca:
En hij heeft den nacht daarvan duister gemaakt, en heeft zijn licht voortgebracht.
Rusça:
Он сделал его ночью темным и вывел утреннюю зарю.
Somalice:
Habeenkeedana madoobeeyay Maalinteedana soo bixiyay (Ifiyay).
Swahilice:
Na akautia giza usiku wake, na akautokeza mchana wake.
Uygurca:
ئۇنىڭ كېچىسىنى قاپقاراڭغۇ، كۈندۈزىنى يوپيورۇق قىلدى
Japonca:
夜を暗くなされ,また,光明を現わされる。
Arapça (Ürdün):
«وأغطش ليلها» أظلمه «وأخرج ضحاها» أبرز نور شمسها وأضيف إليها الليل لأنه ظلها والشمس لأنها سراجها.
Hintçe:
फिर उसे दुरूस्त किया और उसकी रात को तारीक बनाया और (दिन को) उसकी धूप निकाली
Tayca:
และทรงทำให้กลางคืนของมันมืดทึบ และทรงทำให้ความสว่างของมันออกมา
İbranice:
ואשר את לילם עשה אפל, ואליהם מביא את אור היום
Hırvatça:
noći njegove mračnim, a dane svijetlim učinio.
Rumence:
El i-a dat nopţii întunericul, El i-a izvodit zilei lumina.
Transliteration:
Waaghtasha laylaha waakhraja duhaha
Türkçe:
Gecesini kararttı, kuşluğunu ortaya çıkardı.
Sahih International:
And He darkened its night and extracted its brightness.
İngilizce:
Its night doth He endow with darkness, and its splendour doth He bring out (with light).
Azerbaycanca:
Gecəsini qaranlıq, gündüzünü işıqlı etdi?!
Süleyman Ateş:
Gecesini örtüp kararttı, kuşluğunu (güneşinin ışığını) açığa çıkardı.
Diyanet Vakfı:
Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.
Erhan Aktaş:
Gecesini kararttı, gündüzünü aydınlattı.
Kral Fahd:
Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.
Hasan Basri Çantay:
Onun gecesini karardı, gündüzünü (aydınlığa) çıkardı.
Muhammed Esed:
onun gecesini karanlık yapmış ve gündüzünü aydınlatmıştır.
Gültekin Onan:
Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa çıkardı.
Ali Fikri Yavuz:
Gecesini karanlık yaptı, gündüzünü aydınlık...
Portekizce:
Escureceu a noite e, (consequentemente) clareou o dia;
İsveççe:
Han har höljt dess natt i djupt mörker och låtit dess morgon framträda i klart ljus.
Farsça:
و شبش را تاریکو روزش را روشن ساخت،
Kürtçe:
وە شەوی ئەوی تاریك کرد ودەریخست(ڕووناکی) ڕۆژی
Özbekçe:
Кечасини қоронғу ва кундузини ёруғ қилди.
Malayca:
Dan Ia menjadikan malamnya gelap-gelita, serta menjadikan siangnya terang- benderang.
Arnavutça:
dhe netët e tij i ka bërë të errta, kurse ditët të ndritshme,
Bulgarca:
и потъмни нощта му, и изведе утрото му,
Sırpça:
његове ноћи учинио мрачним, а дане светлим.
Çekçe:
temnotou noc jeho zahalil a jasu dennímu z něho vzejít dal
Urduca:
اور اُس کی رات ڈھانکی اور اُس کا دن نکالا
Tacikçe:
шабашро торик кард ва рӯшноияшро ошкор сохт
Tatarca:
Ул күкнең кичен караңгы кылды вә аның көндезен якты кылды.
Endonezyaca:
dan Dia menjadikan malamnya gelap gulita, dan menjadikan siangnya terang benderang.
Amharca:
ሌሊቷንም አጨለመ፡፡ ቀንዋንም ገለጸ፡፡
Tamilce:
இன்னும், (சூரியனை மறைய வைத்து) அதன் இரவை இருளாக்கினான், இன்னும், (சூரியனை உதிக்க வைத்து) அதன் பகலை (ஒளியுடன்) வெளியாக்கினான்.
Korece:
그분은 밤을 어둡게 두사 빛을 두셨노라
Vietnamca:
Ngài đã làm cho ban đêm của nó trở thành tối và làm cho nó sáng trở lại vào ban mai.
Ayet Linkleri: