Arapça:
فَنُزُلٌ مِّنْ حَمِيمٍ
Çeviriyazı:
fenüzülüm min ḥamîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır.
Diyanet İşleri:
Ona kaynar sudan konukluk sunulur.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Kaynar suyla ziyafet ona.
Şaban Piriş:
Kaynar suda bir ziyafet!
Edip Yüksel:
kaynar sudan bir ağırlanma-
Ali Bulaç:
Artık (onun için) alabildiğine kaynar sudan bir şölen vardır.
Suat Yıldırım:
Ama eğer dini yalan sayan sapıklardan ise onun ziyafeti kaynar su, peşinden de cehenneme atılış olacak.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Artık (ona da) pek kaynar sudan bir ziyafet vardır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Kaynar sudan bir ziyafet,
Bekir Sadak:
O her seyden oncedir
İbni Kesir:
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet,
Adem Uğur:
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır!
İskender Ali Mihr:
O taktirde kaynar sudan bir ziyafet vardır.
Celal Yıldırım:
56:92
Tefhim ul Kuran:
Artık (onun için de) alabildiğine kaynar sudan bir şölen vardır.
Fransızca:
alors, il sera installé dans une eau bouillante,
İspanyolca:
será alojado en agua muy caliente
İtalyanca:
sarà nell'acqua bollente,
Almanca:
dann gibt es eine Unterkunft von Siedendem
Çince:
那末,他将享受沸水的款待,
Hollandaca:
Zijn voedsel zal kokend water wezen.
Rusça:
то угощением для него будет кипяток,
Somalice:
Wuxuu heli martiqaad iyo kulaylbadan.
Swahilice:
Basi karamu yake ni maji yanayo chemka,
Uygurca:
ئەگەر ئۇ تىرىلىشنى ئىنكار قىلغۇچى گۇمراھلاردىن بولىدىغان بولسا، يۇقىرى ھارارەتلىك قايناقسۇ بىلەن كۈتۈۋېلىنىدۇ
Japonca:
煮え立つ湧の待遇を受け,
Arapça (Ürdün):
(فنزل من حميم) من إضافة الموصوف إلى صفته.
Hintçe:
तो (उसकी) मेहमानी खौलता हुआ पानी है
Tayca:
ดังนั้นสิ่งที่เตรียมไว้สำหรับเขาก็คือน้ำร้อนที่กำลังเดือด
İbranice:
צפויה לו קבלת-פנים של מים רותחים
Hırvatça:
pa, ključalom vodom bit će ugošćen
Rumence:
va fi găzduit în apă clocotindă
Transliteration:
Fanuzulun min hameemin
Türkçe:
Kaynar sudan bir ziyafet,
Sahih International:
Then [for him is] accommodation of scalding water
İngilizce:
For him is Entertainment with Boiling Water.
Azerbaycanca:
(Ona) qaynar su ziyafəti veriləcək
Süleyman Ateş:
Kaynar sudan bir ziyafet,
Diyanet Vakfı:
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır!
Erhan Aktaş:
O zaman kaynar sudan bir ziyafet vardır!
Kral Fahd:
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır!
Hasan Basri Çantay:
işte (ona da) kaynar sudan bir ziyafet!
Muhammed Esed:
(öteki dünyada onu) yakıcı bir ümitsizlik karşılar,
Gültekin Onan:
Artık (onun için) alabildiğine kaynar sudan bir şölen vardır.
Ali Fikri Yavuz:
Ona da kaynar sudan bir ziyafet...
Portekizce:
Então terá hospedagem na água fervente,
İsveççe:
[väntar] honom en välkomstdryck av kokande vatten
Farsça:
پذیرایی از او با آب جوشان است،
Kürtçe:
ئەوە(شوێنی) میوانداریەکەی ئێجگار گەرمە
Özbekçe:
Бас, ўта қайноқ сувдан зиёфатдир.
Malayca:
Maka sambutan yang disediakan baginya adalah dari air panas yang menggelegak,
Arnavutça:
ata do të gostiten me ujë të vëluar –
Bulgarca:
тогава - угощение от вряща вода
Sırpça:
па, кључалом водом биће угошћен
Çekçe:
ve vodě vroucí nalezne pohoštění
Urduca:
تو اس کی تواضع کے لیے کھولتا ہوا پانی ہے
Tacikçe:
ба оби ҷӯшон меҳмонаш кунанд
Tatarca:
аның сые җәһәннәмнең кайнар суыннандыр.
Endonezyaca:
maka dia mendapat hidangan air yang mendidih,
Amharca:
ከፈላ ውሃ የኾነ መስተንግዶ አልለው፡፡
Tamilce:
கடுமையாக கொதிக்கின்ற சுடுநீரின் விருந்தும்,
Korece:
그는 들끓는 물을 마시며
Vietnamca:
Y sẽ được chiêu đãi bằng một loại nước cực sôi.
Ayet Linkleri: