Arapça:
ثُلَّةٌ مِّنَ الْأَوَّلِينَ
Çeviriyazı:
ŝülletüm mine-l'evvelîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Çoğu önceki ümmetlerden,
Diyanet İşleri:
Onların büyük kısmı eski ümmetlerden, bir kısmı da sonrakilerdendir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Öncekilerin birçoğu.
Şaban Piriş:
Bir çoğu öncekilerden,
Edip Yüksel:
Onların büyük bir kısmı önceki nesillerden,
Ali Bulaç:
Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden,
Suat Yıldırım:
Çoğu önceki ümmetlerden, biraz da sonrakilerden.
Ömer Nasuhi Bilmen:
(13-15) (O Sabikûn) Evvelkilerden bir cemaattır. Ve biraz da sonrakilerdendir. Altundan örülmüş tahtlar üzerindedirler.
Yaşar Nuri Öztürk:
Büyük kısmı öncekilerden,
Bekir Sadak:
56:17
İbni Kesir:
Bir çoğu öncekilerden,
Adem Uğur:
(Onların) çoğu önceki ümmetlerden,
İskender Ali Mihr:
(Onlar), evvelkilerden bir ümmettir.
Celal Yıldırım:
(13-14) Öncekilerden büyük bir cemaattir, sonrakilerden az bir topluluktur.
Tefhim ul Kuran:
Bir çoğu geçmiş (ümmet)lerden.
Fransızca:
une multitude d'élus parmi les premières [générations],
İspanyolca:
Habrá muchos de los primeros
İtalyanca:
molti tra gli antichi
Almanca:
eine Gruppe von den Ersten
Çince:
许多前人
Hollandaca:
Daar zullen velen van de vroegere godsdiensten.
Rusça:
Многие из них - из первых поколений,
Somalice:
Waana Koox ka mid ah kuwii hore.
Swahilice:
Fungu kubwa katika wa mwanzo,
Uygurca:
بۇلار ئۆتكەنكىلەرنىڭ ئىچىدە كۆپتۇر، كېيىنكىلەرنىڭ ئىچىدە ئازدۇر
Japonca:
昔からの者が多数で,
Arapça (Ürdün):
«ثلة من الأولين» مبتدأ، أي جماعة من الأمم الماضية.
Hintçe:
तो अगले लोगों में से होंगे
Tayca:
เป็นกลุ่มชนจำนวนมาก จากชนรุ่นก่อน ๆ
İbranice:
רבים מ(המאמינים מהדורות) הראשונים
Hırvatça:
Bit će ih mnogo iz prvih,
Rumence:
vor fi mulţime dintre primii
Transliteration:
Thullatun mina alawwaleena
Türkçe:
Büyük kısmı öncekilerden,
Sahih International:
A [large] company of the former peoples
İngilizce:
A number of people from those of old,
Azerbaycanca:
(Öndə olanların) çoxu əvvəlkilərdən (keçmiş peyğəmbərlərin ümmətlərindən),
Süleyman Ateş:
Çoğu öncekilerden,
Diyanet Vakfı:
(Onların) çoğu önceki ümmetlerden,
Erhan Aktaş:
Birçoğu öncekilerden.
Kral Fahd:
(Onların) çoğu önceki ümmetlerden,
Hasan Basri Çantay:
Bir çok (u) evvelki (ümmet) lerden,
Muhammed Esed:
çoğu eski zamanların,
Gültekin Onan:
Bir çoğu geçmiş (ümmet)lerden,
Ali Fikri Yavuz:
Evvelki ümmetlerin (hayırda ileri geçenlerinden) çok kimseler,
Portekizce:
(Haverá) uma multidão, pertencente ao primeiro grupo.
İsveççe:
Många av dem är sådana som levde i äldre tider;
Farsça:
گروهی بسیار از پیشینیان،
Kürtçe:
کۆمەڵێکی زۆرن لە (گەلانی) پێشینان
Özbekçe:
Аввалгилардан кўпгина жамоатлар.
Malayca:
(Di antaranya) sekumpulan besar dari umat-umat manusia yang terdahulu;
Arnavutça:
(e këta janë) shumë prej të parëve,
Bulgarca:
повечето са от предците
Sırpça:
Биће их много из првих,
Çekçe:
#NÁZEV?
Urduca:
اگلوں میں سے بہت ہوں گے
Tacikçe:
Гурӯҳе аз пешиниён
Tatarca:
Ул Аллаһуга якын кешеләр әүвәлге кавемнәрдән бер җәмәгатьтер.
Endonezyaca:
Segolongan besar dari orang-orang yang terdahulu,
Amharca:
ከፊተኞቹ ብዙ ጭፍሮች ናቸው፡፡
Tamilce:
முந்தியவர்களில் அதிகமானவர்கள் (அதில் நுழைவார்கள்).
Korece:
그곳에는 옛 선조들도 있으나
Vietnamca:
Phần đông thuộc các thế hệ đầu.
Ayet Linkleri: