Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

43

Sûredeki Ayet No: 

8

Ayet No: 

4333

Sayfa No: 

489

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

فَأَهْلَكْنَا أَشَدَّ مِنْهُم بَطْشًا وَمَضَىٰ مَثَلُ الْأَوَّلِينَ

Çeviriyazı: 

feehleknâ eşedde minhüm baṭşev vemeḍâ meŝelü-l'evvelîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Biz onlardan daha kuvvetli olanları helâk ettik. Kur'an'da öncekilerin örneği de geçmiştir.

Diyanet İşleri: 

Bunun için Biz de, bunlardan daha kuvvetli olanları yok etmişizdir. Öncekilere dair nice misaller geçmiştir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Derken kuvvet bakımından, bunlardan çok daha çetin oldukları halde helak ettik onları ve öncekilere ait kıssalar, sana anlatıldı evvelce.

Şaban Piriş: 

Onlardan daha güçlü olanları da helak ettik. Öncekilere dair örnek(ler) daha önce geçmiştir.

Edip Yüksel: 

Şunlardan daha güçlülerini yok ettik. Öncekilerin örneği geçmiştir.

Ali Bulaç: 

Biz de, kuvvet bakımından onlardan daha üstün olan (toplum)ları yıkıma uğrattık. Öncekilerin örneği geçti.

Suat Yıldırım: 

Biz bunlardan, (senin Mekkeli muhataplarından) daha kuvvetli olan toplumlar helâk ettik. Nitekim öncekilerin kıssaları geçmiştir. [40,82; 43,56; 40,85; 33,62]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Artık bunlardan daha şiddetlisini helâk ettik ve evvelkilerin sıfatı geçmiştir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Biz, gücü-kuvveti onlardan daha üstün olanları da helâk etmişizdir. Öncekilerin örneği geçti.

Bekir Sadak: 

43:12

İbni Kesir: 

Biz, bunlardan daha güçlü olanları helak ettik. Öncekilerin misali geçti.

Adem Uğur: 

Biz bunlardan daha zorba olanları da helâk ettik. Nitekim öncekilerde örneği geçmiştir.

İskender Ali Mihr: 

Bu sebeple (Mekkelilerden) daha güçlü olanları da şiddetle yakalayarak helâk ettik. Evvelki (ümmetlere) ait misaller (daha önce) geçmişti.

Celal Yıldırım: 

Bu yüzden bunlardan daha çetin, daha atılgan olan (o millet)leri yok ettik. Öncekilerin kıssaları (birçok âyetlerimizde) geçmiştir.

Tefhim ul Kuran: 

Biz de, kuvvet bakımından onlardan daha üstün olan (toplum)ları yıkıma uğrattık. Öncekilerin örneği geçti.

Fransızca: 

Nous avons fait périr de plus redoutables qu'eux ! Et on a déjà cité l'exemple des anciens.

İspanyolca: 

Por eso, hemos hecho perecer a otros más temibles que ellos. Ya ha precedido el ejemplo de los antiguos...

İtalyanca: 

Ne facemmo perire di ben più temibili! Già è nota la sorte degli antichi.

Almanca: 

So richteten WIR diejenigen zugrunde, die noch gewalttätiger als sie waren. Und das Gleichnis der Früheren kam bereits vor.

Çince: 

我曾毁灭了比你的宗族更强横者,先民的实例民逝去了。

Hollandaca: 

Daarom vernietigden wij volkeren die machtiger dan deze in sterkte waren, en het voorbeeld der vroegere volkeren is voor hen geplaatst.

Rusça: 

Мы погубили тех, которые превосходили их мощью, и уже миновали примеры прежних поколений.

Somalice: 

Waxaana halaagnay kuwo ka xoogbadan qabasho waxaana tagay (hor maray) tusaalihii kuwii horreeyey (ee halaaga ahaa).

Swahilice: 

Na tuliwaangamiza walio kuwa na nguvu kushinda wao. Na mfano wa watu wa zamani umekwisha pita.

Uygurca: 

ئۇلار (يەنى مەككە كاپىرلىرى) دىن كۈچ - قۇۋۋەتتە ئۈستۈن بولغانلارنى ھالاك قىلدۇق، ئىلگىرىكىلەرنىڭ قىسسىلىرى قۇرئاندا ئۆتتى

Japonca: 

それでわれはこれら(クライシュ族)よりも,力量の優れた者を滅ぼした。昔の人の例が先にあるように。

Arapça (Ürdün): 

«فأهلكنا أشد منهم» من قومك «بطشاً» قوة «ومضى» سبق في آيات «مثل الأولين» صفتهم في الإهلاك فعاقبة قومك كذلك.

Hintçe: 

तो उनमें से जो ज्यादा ज़ोरावर थे तो उनको हमने हलाक कर मारा और (दुनिया में) अगलों के अफ़साने जारी हो गए

Tayca: 

ฉะนั้นเราจึงได้ทำลาย (หมู่ชน) ซึ่งเข้มแข็งทางสมรรถภาพมากกว่าพวกเขา และอุทาหรณ์ของชนชาติรุ่นก่อน ๆ ก็ได้ล่วงลับไปแล้ว

İbranice: 

והכחדנו עמים חזקים מהם בכוח, ועבר המשל של הדורות הקודמים

Hırvatça: 

Zato smo uništavali one koji su od ovih moćniji bili, a prethodio je primjer prijašnjih naroda.

Rumence: 

Noi am nimicit oameni mult mai de temut decât ei, însă pilda celor dintâi a trecut.

Transliteration: 

Faahlakna ashadda minhum batshan wamada mathalu alawwaleena

Türkçe: 

Biz, gücü-kuvveti onlardan daha üstün olanları da helâk etmişizdir. Öncekilerin örneği geçti.

Sahih International: 

And We destroyed greater than them in [striking] power, and the example of the former peoples has preceded.

İngilizce: 

So We destroyed (them)- stronger in power than these;- and (thus) has passed on the Parable of the peoples of old.

Azerbaycanca: 

Biz onlardan (Məkkə müşriklərindən) daha qüvvətli olanları məhv etdik. Əvvəlkilərin başına gələnlər (Qur’anda neçə yerdə) nəql olunub keçmişdir (bu müşrikləri də belə bir cəza gözləyir).

Süleyman Ateş: 

Biz de bunlardan daha güçlü olan(o kavimler)i helak ettik. Öncekilerin örneği geçti.

Diyanet Vakfı: 

Biz bunlardan daha zorba olanları da helak ettik. Nitekim öncekilerde örneği geçmiştir.

Erhan Aktaş: 

Biz, güç bakımından onlardan daha üstün olanları yok ettik. Geçmişe ait örnek haline geldiler.

Kral Fahd: 

Biz bunlardan daha zorba olanları da helâk ettik. Nitekim öncekilerde örneği geçmiştir.

Hasan Basri Çantay: 

Onun için biz kuvvetçe bunlardan daha çetinlerini helak ettik. O evvelki (ümmet) lerin misâl (ler) i (nice âyetlerimizde) geçmişdir.

Muhammed Esed: 

(sonunda) şimdikilerden daha kudretli (oldukları halde) onları silip yok ettik ve o eski toplumlar geçmişten bir iz, bir hatıra oldular.

Gültekin Onan: 

Biz de, kuvvet bakımından onlardan daha üstün olan (toplum)ları yıkıma uğrattık. Öncekilerin örneği geçti.

Ali Fikri Yavuz: 

Onun için biz onlardan (Mekke’lilerden) kuvvetçe daha şiddetlilerini helâk ettik ve o evvelkilerin (hallerine dair Kur’an’da ibret) örneği geçti.

Portekizce: 

Mas, aniquilamos aqueles que eram mais poderosos do que eles, e o exemplo das primeiras gerações já passou.

İsveççe: 

Och Vi lät dem gå under, fastän de var starkare än de [som nu förnekar sanningen]; dessa [ur historien utplånade] folks öden, borde utgöra en varning [för deras efterföljare].

Farsça: 

پس ما نیرومندتر از این اسراف کاران [زمان تو] را هلاک کردیم و سرگذشت پیشینیان [هلاک شده، در سوره های دیگر قرآن] گذشت.

Kürtçe: 

جا کەسانێك کە لەمان بەھێزتر بوون لەناومان بردن وە بەسەرچوو سەرگوزشتەی پێشینان

Özbekçe: 

Бас, Биз улардан кўра кучлироқларни ҳалок қилганмиз. Аввалгиларнинг мисоли (зикр бўлиб) ўтди.

Malayca: 

Lalu Kami binasakan orang-orang yang lebih kekuatannya (dan lebih kejam serangannya) daripada mereka; dan telahpun disebutkan (berulang-ulang di dalam Al-Quran) tentang kisah-kisah dan misal perbandingan mengenai umat-umat yang telah lalu.

Arnavutça: 

E, i kemi shkatërruar edhe ata që kanë qenë më të fuqishëm se këta (Mekkasit). Dhe më parë janë përmendur shembuj për popujt e lashtë.

Bulgarca: 

И погубихме по-силни от тях. Отминаха много примери с предците.

Sırpça: 

Зато смо уништавали оне који су од ових били моћнији, а наведен вам је пример претходних народа.

Çekçe: 

A zahubili jsme národy silnější mocí, než jsou tito, a minul již předešlých příklad.

Urduca: 

پھر جو لوگ اِن سے بدرجہا زیادہ طاقتور تھے اُنہیں ہم نے ہلاک کر دیا، پچھلی قوموں کی مثالیں گزر چکی ہیں

Tacikçe: 

Онҳоро, ки аз онҳо боқувваттар буданд, ҳалок кардем. Ва достони пешиниён гузашт.

Tatarca: 

Алардан куәтлерәкләрен һәлак иттек, вә әүвәлдәге кешеләрнең һәлак булган кыйссалары Коръәндә күп җирдә сөйләнде.

Endonezyaca: 

Maka telah Kami binasakan orang-orang yang lebih besar kekuatannya dari mereka itu (musyrikin Mekah) dan telah terdahulu (tersebut dalam Al Quran) perumpamaan umat-umat masa dahulu.

Amharca: 

ከእነርሱም በኀይል ይበልጥ የበረቱትን አጥፍተናል፡፡ የፊተኞቹም (አጠፋፍ) ምሳሌ አልፏል፡፡

Tamilce: 

ஆக, (உம்மை ஏற்க மறுக்கின்ற) இவர்களைவிட வலிமையால் மிக பலமான (அ)வர்களை நாம் அழித்தோம். இன்னும், முன்னோரின் உதாரணம் (-தண்டனை இவர்களின் கண் முன்) சென்றிருக்கிறது.

Korece: 

그리하여 하나님은 이들보다 힘이 강한 그들을 멸망케 하고 옛 백성들의 비유가 교훈이 되도 록 하였노라

Vietnamca: 

Vì vậy, TA đã tiêu diệt những kẻ mạnh nhất trong bọn họ; và hình ảnh của người xưa đã đi vào dĩ vãng.