Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

38

Sûredeki Ayet No: 

19

Ayet No: 

3989

Sayfa No: 

454

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَالطَّيْرَ مَحْشُورَةً ۖ كُلٌّ لَّهُ أَوَّابٌ

Çeviriyazı: 

veṭṭayra maḥşûrah. küllül lehû evvâb.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Kuşları da toplu olarak onun emrine vermiştik. Hepsi de ona uyarak zikir ve tesbih ederlerdi.

Diyanet İşleri: 

Doğrusu Biz, akşam sabah onunla beraber tesbih eden dağları, kuşları da toplu halde onun buyruğu altına vermiştik. Her biri ona yönelmekteydi.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve kuşlar da toplanmıştı, hepsi de ona itaat ederdi.

Şaban Piriş: 

Kuşları da toplu olarak (onunla birlikte tesbih ettiler) Hepsi de O'na (Allah'a) dönmüşlerdi.

Edip Yüksel: 

Kuşlar da toplanmıştı; hepsi onun buyruğunu izlerdi.

Ali Bulaç: 

Ve toplanıp gelen kuşları da. Hepsi onunla (Allah'ı tesbih etmede uyum içinde) yönelip-dönmekte olanlar idi.

Suat Yıldırım: 

Biz sabah akşam kendisiyle zikir ve ibadet etmeleri için dağları, toplu haldeki kuşları onun hizmetine vermiştik. Her biri onun âhengine katılır, beraber zikrederlerdi. [34,10]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Kuşları da toplanmış olarak (O´na tâbi kıldık). Hepsi de O´na rücu ediciler idi.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Kuşlar da toplu halde onunla beraberdi. Hepsi, onun tespih nağmelerine katılırdı.

Bekir Sadak: 

Boylece onu bagislamistik. Katimizda onun yakinligi ve guzel bir gelecegi vardir.

İbni Kesir: 

Kuşları da toplu olarak. Her biri ona yönelmişti.

Adem Uğur: 

Kuşları da toplu halde onun emri altına vermiştik. Hepsi de ona uyarak zikir ve tesbih ederlerdi.

İskender Ali Mihr: 

Ve kuşları da birarada toplanmış olarak (ona musahhar kıldık). Onların hepsi, ona evvab idiler (yönelmişlerdi ve sığınmışlardı).

Celal Yıldırım: 

Kuşları da toplu halde ona boyun eğdirdik. Hepsi de ona yönelip uyum içinde bulunurlardı.

Tefhim ul Kuran: 

Ve toplanıp gelen kuşları da. Hepsi de onunla (Allah´ı tesbih etmede uyum içinde) yönelip dönmekte olanlar idi.

Fransızca: 

de même que les oiseaux assemblés en masse, tous ne faisant qu'obéir à lui [Allah].

İspanyolca: 

Y los pájaros, en bandadas. Todo vuelve a Él.

İtalyanca: 

e, insieme, gli uccelli riuniti [attorno a lui]. Tutto Gli obbedisce.

Almanca: 

Auch die Vögel waren versammelt, alle waren zu Ihm umkehrend.

Çince: 

并使众鸟集合起来,统统都服从他。

Hollandaca: 

Alsook de vogelen die zich tot hem verzamelen, en die allen dikwijls met dat doel bij hem terug keerden.

Rusça: 

А также птиц, собранных вместе. Все они обращались к Нему.

Somalice: 

Shimbirahana waa loo kulmiyey, dhammaantoodna waxay u noqdaan (Adeecaan) Eebe.

Swahilice: 

Na pia ndege walio kusanywa makundi kwa makundi; wote walikuwa wanyenyekevu kwake.

Uygurca: 

قۇشلارنىمۇ ئۇنىڭغا بويسۇندۇرۇپ بەردۇق، ئۇلارمۇ (تەرەپ - تەرەپتىن) توپلىنىپ، داۋۇد بىلەن بىللە تەسبىھ ئېيتاتتى، (تاغلارنىڭ، قۇشلارنىڭ) ھەممىسى اﷲ قا ئىتائەت قىلغۇچىدۇر

Japonca: 

また鳥類も,集って,凡てのものが主の命令に服して讃美しつつ常に(主の御許に)帰った。

Arapça (Ürdün): 

«و» سخرنا «الطير محشورة» مجموعة إليه تسبح معه «كل» من الجبال والطير «له أوَّاب» رجّاع إلى طاعته بالتسبيح.

Hintçe: 

और परिन्दे भी (यादे खुदा के वक्त सिमट) आते और उनके फरमाबरदार थे

Tayca: 

และ (เราได้ทำให้) นกมารวมกันทั้งหมด เชื่อฟังเขา

İbranice: 

והציפורים, בלהקותיהן, כולם פונים אליו (לאלוהים)

Hırvatça: 

a i ptice okupljene - svi su oni s njim pokorno ponavljali.

Rumence: 

precum şi păsările strânse în jurul lui. Toţi se întorc la El.

Transliteration: 

Waalttayra mahshooratan kullun lahu awwabun

Türkçe: 

Kuşlar da toplu halde onunla beraberdi. Hepsi, onun tespih nağmelerine katılırdı.

Sahih International: 

And the birds were assembled, all with him repeating [praises].

İngilizce: 

And the birds gathered (in assemblies): all with him did turn (to Allah).

Azerbaycanca: 

Biz quşları da toplu halda (onun ixtiyarına vermişdik), hamısı ona tərəf yönəlməkdə idi.

Süleyman Ateş: 

Toplanıp gelen kuşları da (ona ram etmiştik). Hepsi onun nağmesine katılır (beraber tesbih ederler)di.

Diyanet Vakfı: 

Kuşları da toplu halde onun emri altına vermiştik. Hepsi de ona uyarak zikir ve tesbih ederlerdi.

Erhan Aktaş: 

Kuşların tamamı toplu halde ona yönelmişlerdi.

Kral Fahd: 

toplu halde kuşları onun emri altına vermiştik. Hepsi O'na yönelmiştir.

Hasan Basri Çantay: 

(Her yandan ona doğru) toplanıb gelen kuşları da (kendisine râm etdik). (Gerek o dağlardan, gerek bu kuşlardan) herbiri (itaatle ona) dönücü idi.

Muhammed Esed: 

ve (aynı şekilde) bölük bölük kuşları da. Bunlar (hep birlikte) O´na, (kendilerini yaratmış olana,) tekrar tekrar yönelirlerdi.

Gültekin Onan: 

Ve toplanıp gelen kuşları da. Onların hepsi [Tanrı´yı tesbih etmede uyum içinde] yönelip dönmekte (evvab) idiler.

Ali Fikri Yavuz: 

Kuşları da toplu olarak onun emrine bağlı kıldık. (Dağlardan ve kuşlardan) her biri onun tesbihi sebebiyle devamlı tesbih ediyordu.

Portekizce: 

E também lhe congregamos todas as aves, as quais se voltavam a Ele.

İsveççe: 

liksom fåglarnas skaror, som alla lydigt återvände [till honom].

Farsça: 

و پرندگان را [نیز] به طور دسته جمعی [مسخّر و رام کردیم که با او تسبیح می گفتند] ، و همه رجوع کننده به سوی خدا بودند،

Kürtçe: 

وە باڵندەکان کە لەدەوری ئەو (داود) کۆدەکرانەوە ھەموو(بۆ تەسبیحات) بۆلای ئەو دەگەڕانەو(تا لەگەڵ داود یادی خوا بکەن)

Özbekçe: 

Тўпланган ҳолдаги қушларни ҳам. Барчалари У зотга ўта қайтгувчилардир. (Аллоҳ таоло Довудга алайҳиссалом қушларни ҳам тўп-тўп қилиб, бўйсундириб қўйган эди. Улар ҳам у кишига қўшилиб, Аллоҳ таолога эртаю кеч тасбиҳ айтар эдилар.)

Malayca: 

Dan (Kami mudahkan juga) unggas turut berhimpun (untuk bertasbih memuji Kami bersama-sama dengannya); tiap-tiap satunya mengulangi tasbih masing-masing menurutnya.

Arnavutça: 

si dhe zogjët e tubuar. Të gjitha i drejtoheshin Atij (luteshin në Te).

Bulgarca: 

И птиците насъбрани - всички му се подчиниха.

Sırpça: 

а и окупљене птице - сви су они са њим покорно понављали.

Çekçe: 

a také ptactvo kol něho se shromaždující; a všichni se k Bohu kajícně obracejí.

Urduca: 

پرندے سمٹ آتے اور سب کے سب اُس کی تسبیح کی طرف متوجہ ہو جاتے تھے

Tacikçe: 

Ва паррандагон бар ӯ ҷамъ меомаданд. Ҳама фармонбари ӯ буданд.

Tatarca: 

Вә кошларны да зекердә аңа иярттек, һәммәсе аның янына җыелып тәсбих әйтерләр иде.

Endonezyaca: 

dan (Kami tundukkan pula) burung-burung dalam keadaan terkumpul. Masing-masingnya amat taat kepada Allah.

Amharca: 

በራሪዎችንም (አእዋፍን) የሚሰበሰቡ ሆነው (ገራንለት)፡፡ ሁሉም ለእርሱ (ማወደስ) የሚመላለስ ነው፡፡

Tamilce: 

இன்னும் (அவருக்கு முன்பாக) ஒன்று சேர்க்கப்பட்ட பறவைகளையும் (அவருக்கு நாம் வசப்படுத்திக் கொடுத்தோம்.) அவை எல்லாம் அவருக்கு கீழ்ப்படிந்தவையாக இருந்தன. (எல்லாம் அவருடன் சேர்ந்து அல்லாஹ்வை துதிப்பவையாக இருந்தன.)

Korece: 

그리하여 모인 새들 모두가그와 함께 하나님께 순종 하였더 라

Vietnamca: 

Và chim chóc tụ tập thành đàn; tất cả cùng hợp đoàn tuân lệnh Y (tán dương TA).

Etiketler: 

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: