Arapça:
وَيَقُولُونَ أَئِنَّا لَتَارِكُو آلِهَتِنَا لِشَاعِرٍ مَّجْنُونٍ
Çeviriyazı:
veyeḳûlûne einnâ letârikû âlihetinâ lişâ`irim mecnûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ve: "Biz, hiçbir mecnun (deli) şair için ilâhlarımızı bırakır mıyız?" diyorlardı.
Diyanet İşleri:
Deli bir şair yüzünden tanrılarımızı mı bırakalım? derlerdi.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve biz derlerdi, deli bir şair için mabutlarımızı bırakalım mı?
Şaban Piriş:
Bir mecnun şair için ilahlarımızı terk mi edeceğiz? derlerdi.
Edip Yüksel:
"Tanrılarımızı deli bir şair için mi terkedeceğiz?" diyorlardı.
Ali Bulaç:
Ve derlerdi ki: "Biz, ünlenmiş bir şair için ilahlarımızı terk mi edeceğiz?"
Suat Yıldırım:
Çünkü onlara “Allah'tan başka ilah yok!” denildiğinde, kibirlenip kafa tutarlar ve: “Deli bir şairin sözüne bakarak hiç biz ilahlarımızı bırakır mıyız, olacak iş mi bu?” derlerdi.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve derler ki: «Mecnun bir şair için kendi ilâhlarımızı biz mi terkedeceğiz?»
Yaşar Nuri Öztürk:
Ve şöyle diyorlardı: "Mecnun bir şair yüzünden ilahlarımızı mı terk edeceğiz?"
Bekir Sadak:
37:41
İbni Kesir:
Ve derlerdi ki: Deli bir şair için mi ilahlarımızı terkedeceğiz?
Adem Uğur:
Mecnun bir şair için biz tanrılarımızı bırakacak mıyız? derlerdi.
İskender Ali Mihr:
Ve onlar: "
Celal Yıldırım:
Ve derlerdi ki: Deli bir şâir için hiç tanrılarımızı bırakır mıyız ?
Tefhim ul Kuran:
Ve derlerdi ki: «Biz, ünlenmiş bir şair için ilahlarımızı terk mi edeceğiz?»
Fransızca:
et disaient : "Allons-nous abandonner nos divinités pour un poète fou ? "
İspanyolca:
y decían: «¿Vamos a dejar a nuestros dioses por un poeta poseso?»
İtalyanca:
e dicevano: «Dovremmo abbandonare i nostri dèi per un poeta posseduto?».
Almanca:
und zu sagen: "Sollen wir etwa unsere Gottheiten wegen eines geistesgestörten Dichters lassen?!"
Çince:
并且说:难道我们务必要为一个狂妄的诗人,而抛弃我们的众神灵吗?
Hollandaca:
En zeiden: zullen wij onze goden voor een bezeten dichter verlaten?
Rusça:
и говорили: "Неужели мы откажемся от наших богов ради одержимого поэта?"
Somalice:
Oo dhaha ma waxaan uga tagaynaa ilaahyadannada gabayaa waalan.
Swahilice:
Na wakisema: Hivyo sisi tuiache miungu yetu kwa ajili ya huyu mtunga mashairi mwendawazimu?
Uygurca:
ئۇلار: «ئىلاھلىرىمىزنى ھەقىقەتەن بىر مەجنۇن شائىر ئۈچۈن (يەنى ئۇنىڭ سۆزى ئۈچۈن) تاشلىۋېتەمدۇق؟» دەيتتى
Japonca:
そして,「気狂い詩人のために,わたしたちの神々を捨ててなるものですか。」と言っていた。
Arapça (Ürdün):
«ويقولون أئنا» في همزتيه ما تقدم «لتاركوا آلهتنا لشاعر مجنون» أي لأجل محمد.
Hintçe:
और ये लोग कहते थे कि क्या एक पागल शायर के लिए हम अपने माबूदों को छोड़ बैठें (अरे कम्बख्तों ये शायर या पागल नहीं)
Tayca:
และพวกเขาจะกล่าวว่า “จะให้เราทอดทิ้งพระเจ้าต่าง ๆ ของพวกเราเพื่อนักกวีบ้า คนหนึ่งกระนั้นหรือ? “
İbranice:
ואמרו: 'האם נעזוב את אלילינו בגלל משורר משוגע
Hırvatça:
i govorili: "Zar da napustimo božanstva naša zbog jednog ludog pjesnika?!"
Rumence:
şi spuneau: “Să ne părăsim dumnezeii noştri pentru un poet îndrăcit?”
Transliteration:
Wayaqooloona ainna latarikoo alihatina lishaAAirin majnoonin
Türkçe:
Ve şöyle diyorlardı: "Mecnun bir şair yüzünden ilahlarımızı mı terk edeceğiz?"
Sahih International:
And were saying, "Are we to leave our gods for a mad poet?"
İngilizce:
And say: "What! shall we give up our gods for the sake of a Poet possessed?"
Azerbaycanca:
Və: Biz heç divanə bir şairdən ötrü tanrılarımızı tərk edərikmi?!” – deyirdilər.
Süleyman Ateş:
Cinlenmiş bir şair için biz tanrılarımızı mı terk edeceğiz? derlerdi.
Diyanet Vakfı:
"Mecnun bir şair için biz tanrılarımızı bırakacak mıyız?" derlerdi.
Erhan Aktaş:
“Mecnûn(1) bir şâir için ilâhlarımızı terk edenler mi olacağız?” derlerdi.
Kral Fahd:
«Mecnun bir şair için biz ilahlarımızı bırakacak mıyız?» derlerdi.
Hasan Basri Çantay:
«Biz mecnun bir şâir için ma´budlarımızdan vaz mı geçecekmişiz?» derler (di).
Muhammed Esed:
ve "Mecnun bir şairin sözüyle biz ilahlarımızı mı terk edeceğiz?" derlerdi.
Gültekin Onan:
Ve derlerdi ki: "
Ali Fikri Yavuz:
Ve: “- Hiç bir mecnûn şair için, biz putlarımızı bırakır mıyız?” diyorlardı.
Portekizce:
E diziam: Acaso, temos de abandonar as nossas divindades, por causa de um poeta possesso?
İsveççe:
[tills] de sade: "Skall vi överge våra gudar för en galen poets skull?"
Farsça:
و [همواره] می گفتند: آیا باید به خاطر شاعری دیوانه معبودان خود را رها کنیم؟!
Kürtçe:
وە دەیانووت: ئایا ئێمە پەرستراوەکانمان واز لێ بھێنین؟ لە بەر شاعیرێکی شێت
Özbekçe:
«Ахир биз бир жинни шоирни деб ўз худоларимизни тарк қилгувчи бўлайликми?!» дер эдилар.
Malayca:
Serta mereka berkata: " Patutkah kami mesti meninggalkan tuhan-tuhan yang kami sembah, kerana mendengar ajakan seorang penyair gila?"
Arnavutça:
dhe thonin (Mekkasit): “Vallë, a t’i braktisim hyjnitë tona për shkak të një poeti të marrë?”
Bulgarca:
И казваха: “Нима ще изоставим боговете си заради един луд поет?”
Sırpça:
и говорили су: „Зар да напустимо наша божанства због једног лудог песника?!“
Çekçe:
a řekli: 'Kvůli básníku bláznivému bychom božstva svá opustit měli?'
Urduca:
اور کہتے تھے "کیا ہم ایک شاعر مجنون کی خاطر اپنے معبودوں کو چھوڑ دیں؟"
Tacikçe:
ва мегуфтанд: «Оё ба хотири шоири девонае худоёнамонро тарк гӯем?»
Tatarca:
Вә әйтерләр: "Искедән бирле гыйбадәт итеп килгән Илаһәләребезне, бер җенләнгән шагыйрь сүзенә карап ташлыйкмы?"
Endonezyaca:
dan mereka berkata: "Apakah sesungguhnya kami harus meninggalkan sembahan-sembahan kami karena seorang penyair gila?"
Amharca:
እኛ ለዕብድ ባለቅኔ ብለን አማልክቶቻችንን የምንተው ነን? ይሉም ነበር፡፡
Tamilce:
இன்னும், “பைத்தியக்காரரான ஒரு கவிஞருக்காக எங்கள் தெய்வங்களை நிச்சயமாக நாங்கள் விட்டுவிடுவோமா?” என்று அவர்கள் கூறுகிறார்கள்.
Korece:
제정신이 아닌 시인을 위하 여 우리의 신들을 포기해야 되느 뇨 라고 그들은 말했더라
Vietnamca:
Chúng bảo: “Chẳng lẽ chúng ta lại đi bỏ các thần linh của chúng ta chỉ vì một gã thi sĩ điên khùng ư?”
Ayet Linkleri: