Arapça:
ارْكُضْ بِرِجْلِكَ ۖ هَٰذَا مُغْتَسَلٌ بَارِدٌ وَشَرَابٌ
Çeviriyazı:
ürkuḍ biriclik. hâẕâ mugteselüm bâridüv veşerâb.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
(Biz ona): "Ayağını yere vur! İşte sana yıkanılacak ve içilecek soğuk bir su" dedik.
Diyanet İşleri:
Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su dedik.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Vur yere ayağını, bu yıkanılacak ve içilecek serin su işte demiştik.
Şaban Piriş:
Ayağınla yere vur. İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su! demiştik.
Edip Yüksel:
Ayağını yere vur. İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir kaynak.
Ali Bulaç:
"Ayağını depret. İşte yıkanacak ve içecek soğuk (su, diye vahyettik.).
Suat Yıldırım:
Eyyûb'a: “Ayağını yere vur! dedik, İşte sana kullanıp yıkanacağın ve içeceğin soğuk bir su!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
Târaf-ı ilâhi´den de denildi ki, «Ayağın ile çarpıver, işte bu, soğuk, yıkanılacak ve içilecek bir su.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Ayağını yere vur! İşte yıkanacak bir yer, işte içilecek soğuk bir su!... dedik.
Bekir Sadak:
Ismail´i, Elyesa´i, Zulkifl´i de an. Hepsi iyilerdendir.
İbni Kesir:
Vur ayağını yere. İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su.
Adem Uğur:
Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su (dedik).
İskender Ali Mihr:
Ayağın ile (yere) vur. (İşte) bu serin, yıkanılacak ve içilecek su.
Celal Yıldırım:
Ona: Ayağını (yere) vur
Tefhim ul Kuran:
«Ayağını depret. İşte yıkanacak ve içecek soğuk (su, diye vahyettik).»
Fransızca:
Frappe [la terre] de ton pied : voici une eau fraîche pour te laver et voici de quoi boire.
İspanyolca:
«¡Golpea con el pie! Ahí tienes agua fresca para lavarte y para beber».
İtalyanca:
«Batti il tallone: avrai acqua fresca per lavarti e per bere».
Almanca:
"Schlage mit dem Bein auf den Boden!" Dies ist ein kaltes Bad und Getränk.
Çince:
你用脚踏地吧!这是可用以沐浴和可用作饮料的凉水。
Hollandaca:
En er werd tot hem gezegd: Strijk de aarde met uwen voet; en toen hij dit had gedaan, ontsprong er eene fontein, en er werd tot hem gezegd: Dit is voor u, om u er mede te wasschen, te verfrisschen en om te drinken.
Rusça:
Ему было сказано: "Топни ногой! Вот прохладная вода для купания и питье".
Somalice:
Waxaana ku nidhi ku garaac Lugtaada (dhulka) waxaana ku nidhi kani waa Biyo meydhi ah qabowna lana cabdo.
Swahilice:
(Akaambiwa:) Piga-piga ardhi kwa mguu wako! Basi haya maji baridi ya kuogea na ya kunywa.
Uygurca:
ئۇنىڭغا: «پۇتۇڭ بىلەن يەرنى تەپكىن» دېدۇق، ئۇ پۇتى بىلەن يەرنى تېپىۋىدى، سۈزۈك بىر بۇلاق ئېتىلىپ چىقتى. (بىز ئۇنىڭغا) «بۇ يۇيۇنسىمۇ بولىدىغان، ئىچسىمۇ بولىدىغان سوغۇق سۇدۇر» (دېدۇق)
Japonca:
(すると命令が下った。)「あなたの足で(大地を)踏みなさい。そこには清涼な沫浴と飲料のための(水)があろう。」
Arapça (Ürdün):
وقيل له «اركض» اضرب «برجلك» الأرض فضرب فنبعت عين ماء فقيل: «هذا مغتسل» ماء تغتسل به «بارد وشراب» تشرب منه، فاغتسل وشرب فذهب عنه كل داء كان بباطنه وظاهره.
Hintçe:
तो हमने कहा कि अपने पाँव से (ज़मीन को) ठुकरा दो और चश्मा निकाला तो हमने कहा (ऐ अय्यूब) तुम्हारे नहाने और पीने के वास्ते ये ठन्डा पानी (हाज़िर) है
Tayca:
จงกระทืบ (แผ่นดิน) ด้วยเท้าของเจ้า นี่คือน้ำเย็นสำหรับอาบชำระล้าง และสำหรับดื่ม
İbranice:
(ונענה) 'רקע ברגלך, הנה מים קרים לרחצה ולשתייה
Hırvatça:
Udari nogom o zemlju - eto hladne vode za kupanje i piće!
Rumence:
“Bate din picior! Aceasta este o scaldă răcoroasă şi o băutură.”
Transliteration:
Orkud birijlika hatha mughtasalun baridun washarabun
Türkçe:
"Ayağını yere vur! İşte yıkanacak bir yer, işte içilecek soğuk bir su!..." dedik.
Sahih International:
[So he was told], "Strike [the ground] with your foot; this is a [spring for] a cool bath and drink."
İngilizce:
(The command was given:) "Strike with thy foot: here is (water) wherein to wash, cool and refreshing, and (water) to drink."
Azerbaycanca:
(Ona belə buyurduq: ) “Ayağınla (yerə) vur! Bu, (yerdən çıxan bulaq) yuyunacaq və içiləcək sərin (sudur)!” (Əyyub o su ilə qüsl edib ondan içən kimi bütün xəstəlikləri getdi).
Süleyman Ateş:
Ayağını (yere) vur, işte yıkanacak ve içilecek serin (bir su), (dedik). (And it was said unto him): Strike the ground with thy foot. This (spring) is a cool bath and a refreshing drink.
Diyanet Vakfı:
Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su (dedik).
Erhan Aktaş:
“Ey Eyyûb! Ayağın ile topukla!(1) İşte bu hem yıkanılacak hem de içilecek soğuk su.”
Kral Fahd:
Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su (dedik).
Hasan Basri Çantay:
Ayağınla vur (yere dedik). İşte hem yıkanacak, hem içecek soğuk (bir su).
Muhammed Esed:
(Bunun üzerine kendisine:) "Ayağını (yere) vur: İşte yıkanabileceğin ve içebileceğin bir soğuk su!" dedik.
Gültekin Onan:
"
Ali Fikri Yavuz:
(Kendisine): “- Ayağınla yere vur.” dedik. İşte hem yıkanacak, hem içecek serin bir su!... (Yıkan ve iç, yorgunluğun ve hastalığın geçsin).
Portekizce:
(Ordenamos-lhe): Golpeia (a terra) com teu pé! Eis aí um manancial (de água), para banho, refrigério e bebida.
İsveççe:
[Och Vi sade:] "Stampa i marken med din fot! Där finns friskt vatten så att du kan tvätta dig och dricka."
Farsça:
[به او گفتیم:] با پایت به زمین بکوب، این آبی است برای شسشتو، آبی سرد و آشامیدنی.
Kürtçe:
(پێی وترا) پێت بدە بە زەویدا ئەوە کانیاوێکی ساردە بۆ خۆشتن و خواردنەوە (پێی دا بەزەویدا و ئاو ھەڵقوڵی ولەو ئاوە خۆی شت و ئاوی خواردەوە ولە نەخۆشیەکەیشی چاك بوویەوە)
Özbekçe:
«Оёғинг ила тепгин! Бу чўмиладиган ва ичиладиган совуқ (сув)», (дейилди). (Яъни, оёғинг билан ерни тепгин, дейиди. Аййуб алайҳиссалом Аллоҳнинг амрига итоат этиб, оёғи билан ерни тепган эди, у ердан сув чиқди.)
Malayca:
(Maka Kami kabulkan permohonannya serta Kami perintahkan kepadanya): " Hentakkanlah (bumi) dengan kakimu " (setelah ia melakukannya maka terpancarlah air, lalu Kami berfirman kepadanya): " Ini ialah air sejuk untuk mandi dan untuk minum (bagi menyembuhkan penyakitmu zahir dan batin) ".
Arnavutça:
(Atij i tha): “Bjeri me këmbën tënde (Tokës)! Ja, ky është një burim i ujit të ftohtë për larje dhe pirje!”
Bulgarca:
[Аллах рече:] “Тропни с крак! И ще имаш [вода] за миене, студена за пиене.”
Sırpça:
Удари ногом о земљу ето хладне воде за купање и пиће!
Çekçe:
'Dupni nohou svou, a objeví se voda pro koupel chladivou i pro napití.
Urduca:
(ہم نے اُسے حکم دیا) اپنا پاؤں زمین پر مار، یہ ہے ٹھنڈا پانی نہانے کے لیے اور پینے کے لیے
Tacikçe:
«Поятро бар замин бикӯб: ин обест барои шустушӯй ва сард барои ошомидан».
Tatarca:
"Ий Әйүб, аягың илә җиргә тип" – дип әйтелде, типкәннән соң салкын чишмә, юынырга кайнар чишмә чыкты. Кайнар чишмәдә юынды вә салкын чишмәдән эчте, шунда ук сәламәтләнеп әүвәлге куәтен тапты.
Endonezyaca:
(Allah berfirman): "Hantamkanlah kakimu; inilah air yang sejuk untuk mandi dan untuk minum".
Amharca:
«በእግርህ (ምድርን) ምታ፡፡ ይህ ቀዝቃዛ መታጠቢያ መጠጥም ነው» (ተባለ)፡፡
Tamilce:
(நாம் அவருக்கு கூறினோம்:) “உமது காலால் (பூமியை) உதைப்பீராக! இது குளிர்ந்த நீருடைய குளிக்கின்ற நீரூற்றும் குடிக்கின்ற நீருமாகும்.”
Korece:
이때 말씀이 있었노라 네 발 로 때리라 여기에 씻을 물과 마시 기에 깨꿋한 물이 있을 것이라
Vietnamca:
(TA – Allah phán bảo Ayyub): “Ngươi hãy dùng chân của mình giẫm lên mặt đất. Nơi đây, sẽ có nước cho ngươi tắm rửa và uống.”
Ayet Linkleri: