Arapça:
وَأَمَّا الَّذِينَ ابْيَضَّتْ وُجُوهُهُمْ فَفِي رَحْمَةِ اللَّهِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ
Çeviriyazı:
veemme-lleẕîne-byeḍḍat vucûhühüm fefî raḥmeti-llâh. hüm fîhâ ḫâlidûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Yüzleri ağaranlara gelince, (onlar) Allah'ın rahmeti içindedirler. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Diyanet İşleri:
Yüzleri ağaranlar ise Allah'ın rahmetindedirler. Onlar orada temellidirler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Yüzleri ağaranlara gelince onlar, Allah'ın rahmetindedir, onlar, o rahmette ebedi olarak kalırlar.
Şaban Piriş:
Yüzleri ak olanlar ise Allah’ın rahmetindedirler, onlar orada ebedidirler.
Edip Yüksel:
Yüzleri aklananlar ise ALLAH'ın rahmeti içindedir. Orada sürekli kalırlar.
Ali Bulaç:
Yüzleri ağaranlar ise, artık onlar Allah'ın rahmeti içindedirler, içinde de temelli kalacaklardır.
Suat Yıldırım:
Yüzü ak olanlar ise Allah'ın rahmetindedirler. Hem de orada ebedî kalacaklardır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve amma o kimselerin ki yüzleri ağarmıştır, onlar Allah Teâlâ´nın rahmeti içindedirler. Onlar orada ebedî olarak kalacaklardır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yüzleri ağaranlara gelince, onlar, Allah'ın rahmeti içindedirler. Sürekli ondadır onlar.
Bekir Sadak:
Onlar incitmekten baska size bir zarar veremezler. Sizinle savasa koyulurlarsa, geri donup kacarlar. Sonra kendilerine yardim da edilmez.
İbni Kesir:
Ama yüzleri ağaranlar, Allah´ın rahmeti içindedirler. Onlar orada temelli kalacaklardır.
Adem Uğur:
Yüzleri ağaranlara gelince, onlar Allah´ın rahmeti içindedirler
İskender Ali Mihr:
Amma, yüzleri ağarmış olanlar ise, artık Allah´ın rahmeti içindedirler. Onlar, onun (o rahmetin) içinde ebedî kalacak olanlardır.
Celal Yıldırım:
3:106
Tefhim ul Kuran:
Yüzleri ağaranlar ise, artık onlar Allah´ın rahmeti içindedirler, içinde de temelli kalacaklardır.
Fransızca:
Et quant à ceux dont les visages s'éclaireront, ils seront dans la miséricorde d'Allah, où ils demeureront éternellement.
İspanyolca:
En cuanto a aquéllos cuyos rostros estén radiantes, gozarán eternamente de la misericordia de Alá.
İtalyanca:
E coloro i cui visi si illumineranno, saranno nella Misericordia di Allah e vi rimarranno in perpetuo.
Almanca:
Doch hinsichtlich derjenigen, deren Gesichter sich erhellt haben, diese befinden sich in ALLAHs Gnade. Darin werden sie ewig bleiben.
Çince:
至于脸色变白的人,将入于真主的慈恩内,而永居其中。
Hollandaca:
Zij wier gezichten blank zijn, zullen Gods genade ontvangen en die eeuwig genieten.
Rusça:
Те же, чьи лица побелеют, окажутся в милости Аллаха. Они пребудут там вечно.
Somalice:
Kuwuu Caddaado (Nuuro) Wajigoodu Naxariista Eebe Dhexdeeday ku waarayaan.
Swahilice:
Ama wale ambao nyuso zao zitanawiri watakuwa katika rehema ya Mwenyezi Mungu. Wao humo watadumu.
Uygurca:
يۈزى ئاقارغانلار اﷲ نىڭ رەھمىتىدە (يەنى جەننەتتە) بولىدۇ، ئۇلار ئۇنىڭدا (يەنى جەننەتتە) مەڭگۈ قالىدۇ
Japonca:
だがその顔が白くなった者は,アッラーの慈愛をこうむり,永遠にその中に住む。
Arapça (Ürdün):
«وأما الذين ابيضَّت وجوههم» وهم المؤمنون «ففي رحمة الله» أي جنته «هم فيها خالدون».
Hintçe:
और जिनके चेहरे पर नूर बरसता होगा वह तो ख़ुदा की रहमत(बहिश्त) में होंगे (और) उसी में सदा रहेंगे
Tayca:
และส่วนบรรดาผู้ที่ใบหน้าของพวกเขาขาวผ่องนั้น เขาจะอยู่ในความเมตตา ของอัลลอฮ์ โดยที่พวกเขาจะอยู่ในความเมตตานั้นตลอดกาล
İbranice:
אך, אלה אשר יאירו פניהם יישארו ברחמי אלוהים לעולם
Hırvatça:
A oni čija lica pobijele, pa u milosti Allahovoj su, oni će u njoj vječno ostati.
Rumence:
Cei cu chipurile luminate vor fi cuprinşi în milostivenia lui Dumnezeu, unde vor veşnici.
Transliteration:
Waamma allatheena ibyaddat wujoohuhum fafee rahmati Allahi hum feeha khalidoona
Türkçe:
Yüzleri ağaranlara gelince, onlar, Allah'ın rahmeti içindedirler. Sürekli ondadır onlar.
Sahih International:
But as for those whose faces will turn white, [they will be] within the mercy of Allah. They will abide therein eternally.
İngilizce:
But those whose faces will be (lit with) white,- they will be in (the light of) Allah's mercy: therein to dwell (for ever).
Azerbaycanca:
Üzü ağ olanlar isə Allahın mərhəməti içərisində olub orada (Cənnətdə) həmişəlik qalacaqlar!
Süleyman Ateş:
Yüzleri ağaranlar ise Allah'ın rahmeti içindedirler, orada sürekli kalacaklardır.
Diyanet Vakfı:
Yüzleri ağaranlara gelince, onlar Allah'ın rahmeti içindedirler; orada ebedi kalacaklardır.
Erhan Aktaş:
Yüzleri ağaranlara gelince, onlar Allah’ın rahmetinin içindedirler ve orada sürekli kalacaklardır.
Kral Fahd:
Yüzleri ağaranlara gelince, onlar Allah'ın rahmeti içindedirler, orada ebedî kalacaklardır.
Hasan Basri Çantay:
Yüzleri bembeyaz olanlar ise Allahın rahmeti içindedirler. Onlar bunun içerisinde ebedî kalıcıdırlar.
Muhammed Esed:
Nur yüzlülere gelince, onlar Allah´ın rahmet dairesi içinde olacaklar, orayı mesken edineceklerdir.
Gültekin Onan:
Yüzleri ağaranlar ise, artık onlar Tanrı´nın rahmeti içindedirler, içinde de temelli kalacaklardır.
Ali Fikri Yavuz:
Amma yüzleri ak olanlar, Allah’ın rahmeti içindedirler. Onlar, orada (cennette) ebedî olarak kalacaklardır.
Portekizce:
Quanto àqueles, cujos rostos resplandecerão, terão a misericórdia de Deus, da qual gozarão eternamente.
İsveççe:
Men de vilkas ansikten strålar av ljus skall inneslutas i Guds nåd och skall så förbli till evig tid.
Farsça:
و اما آنان که چهره هایشان سپید گشته، همواره در رحمت خدایند، و در آن جاودانه اند.
Kürtçe:
وە ئەوانە کە ڕوویان سپی دەبێت ئەوە لەناو بەزەیی خوادان (لەبەھەشتدان) ئەوانە تێیدا دەمێننەوە بەھەمیشەیی
Özbekçe:
Юзлари оқ бўлганлар эса, бас, Аллоҳнинг раҳматидадирлар. Улар унда абадий қолурлар.
Malayca:
Adapun orang-orang yang telah putih berseri mukanya, maka mereka berada dalam limpah rahmat Allah (Syurga), mereka kekal di dalamnya.
Arnavutça:
Kurse ato fytyra që zbardhen e shkëlqejnë do të jenë në mëshirën e Perëndisë, ku do të qëndrojnë përgjithmonë;
Bulgarca:
А онези, чиито лица побелеят, те са в милостта на Аллах, в нея ще пребивават вечно.
Sırpça:
А они чија лица побеле, па у Аллаховој милости су, они ће у њој вечно да остану.
Çekçe:
Avšak ti, jejichž tváře se rozjasní, ti budou v milosti u Pána svého a budou v ní navěky.
Urduca:
رہے وہ لوگ جن کے چہرے روشن ہوں گے تو اُن کو اللہ کے دامن رحمت میں جگہ ملے گی اور ہمیشہ وہ اسی حالت میں رہیں گے
Tacikçe:
Аммо онон, ки сафедрӯй шудаанд, ҳамеша ғарқ дар раҳмати Парвардигор бошанд.
Tatarca:
Әмма бидеґәт гамәлләрдән сакланып, Коръән белән гамәл кылучы мөселманнарның йөзләре агарачак, алар Аллаһуның рәхмәтендәләр һәм анда мәңге калырлар.
Endonezyaca:
Adapun orang-orang yang putih berseri mukanya, maka mereka berada dalam rahmat Allah (surga); mereka kekal di dalamnya.
Amharca:
እነዚያም ፊቶቻቸው ያበሩትማ በአላህ ችሮታ (ገነት) ውስጥ ናቸው፡፡ እነርሱ በውስጥ ዘውታሪዎች ናቸው፡፡
Tamilce:
ஆக, முகங்கள் வெண்மையானவர்கள் அல்லாஹ்வின் அரு(ள்கள் நிறைந்த சொர்க்கங்க)ளில் இருப்பார்கள். அவர்கள் அதில் நிரந்தரமாக தங்கி இருப்பார்கள்.
Korece:
얼굴이 하얗게 되는 자들은 하나님의 자비가운데 들게되어 그 곳에서 영생하리라
Vietnamca:
Đối với những ai là người có gương mặt sáng ngời và rạng rỡ thì họ sẽ ở trong sự nhân từ của Allah (Thiên Đàng), họ sẽ được ở trong đó mãi mãi.
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: