Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

17

Sûredeki Ayet No: 

10

Ayet No: 

2039

Sayfa No: 

283

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَأَنَّ الَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِالْآخِرَةِ أَعْتَدْنَا لَهُمْ عَذَابًا أَلِيمًا

Çeviriyazı: 

veenne-lleẕîne lâ yü'minûne bil'âḫirati a`tednâ lehüm `aẕâben elîmâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Ahirete inanmayanlara da can yakıcı bir azab hazırlamışızdır.

Diyanet İşleri: 

Doğrusu bu Kuran en doğru yola götürür ve yararlı iş yapan müminlere büyük ecir olduğunu, ahirete inanmayanlara can yakıcı bir azap hazırladığımızı müjdeler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Âhirete inanmayanlara gelince: Onlara elemli bir azap hazırladık.

Şaban Piriş: 

Ahirete iman etmeyenlere de acı veren bir azap hazırladık.

Edip Yüksel: 

Ahirete inanmıyanlara gelince, onlar için acı bir azap hazırlamış bulunuyoruz.

Ali Bulaç: 

Ve şüphesiz, ahirete inanmayanlar için de acı bir azap hazırlamışızdır.

Suat Yıldırım: 

Âhirete inanmayanlara ise gayet acı bir azap hazırladığımızı bildirir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve o kimseler ki, ahirete imân etmezler, muhakkak ki onlar için de pek acıklı bir azap hazırlamışızdır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Âhirete inanmayanlar var ya, onlar için biz korkunç bir azap hazırlamışızdır.

Bekir Sadak: 

Kim dogru yola gelirse ancak kendi lehine yola gelmis ve kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapmistir. Kimse kimsenin gunahini cekmez. Biz peygamber gondermedikce kimseye azabetmeyiz.

İbni Kesir: 

Ahirete inanmayanlar

Adem Uğur: 

Ahirete inanmayanlara gelince, onlar için de elemli bir azap hazırlamışızdır.

İskender Ali Mihr: 

Ve onlar, muhakkak ki ahirete (Allah´a mülâki olmaya ve kıyâmet gününe) inanmayan (kalplerinde îmân yazmayan) kimselerdir. Onlar için elîm azap hazırladık.

Celal Yıldırım: 

Âhiret´e inanmayanlara elem verici bir azabı hazırladığımızı bildirir.

Tefhim ul Kuran: 

Ve şüphesiz, ahirete inanmayanlar için de acıklı bir azab hazırlamışızdır.

Fransızca: 

et à ceux qui ne croient pas en l'au-delà, que Nous leur avons préparé un châtiment douloureux.

İspanyolca: 

y que a los que no creen en la otra vida les hemos preparado un castigo doloroso.

İtalyanca: 

e in verità per coloro che non credono nell'altra vita abbiamo preparato un doloroso castigo.

Almanca: 

und daß WIR denjenigen, die keinen Iman an das Jenseits verinnerlichen, eine qualvolle Peinigung vorbereitet haben.

Çince: 

(还预告)不信后世者,我已为他们预备了痛苦的刑罚。

Hollandaca: 

Want hun, die niet in het volgende leven gelooven, hebben wij eene gestrenge straf bereid.

Rusça: 

А тем, которые не веруют в Последнюю жизнь, Мы приготовили мучительные страдания.

Somalice: 

Kuwaan Rumeynin Aakhirana waxaan y Darabnay Cadaab Daran.

Swahilice: 

Na yakwamba wale wasio iamini Akhera tumewaandalia adhabu chungu.

Uygurca: 

(يەنە مۆمىنلەرگە خۇش خەۋەر بېرىدۇكى) ئاخىرەتكە ئىشەنمەيدىغانلارغا قاتتىق ئازاب تەييارلىدۇق

Japonca: 

また来世を信じない者には,われはかれらのために痛ましい懲罰を準備した。

Arapça (Ürdün): 

«و» يخبر «أن الذين لا يؤمنون بالآخرة أعتدنا» أعددنا «لهم عذابا أليما» مؤلما هو النار.

Hintçe: 

और ये भी कि बेशक जो लोग आख़िरत पर ईमान नहीं रखते हैं उनके लिए हमने दर्दनाक अज़ाब तैयार कर रखा है

Tayca: 

และแท้จริงบรรดาผู้ไม่ศรัทธาต่อโลกหน้านั้น เราได้เตรียมไว้สำหรับพวกเขาแล้วซึ่งการลงโทษอันเจ็บแสบ

İbranice: 

אך לאלה אשר לא יאמינו בעולם-הבא הועדנו להם עונש כואב

Hırvatça: 

a da smo za one koji u ahiret ne vjeruju-bolnu patnju pripremili.

Rumence: 

iar celor care nu cred în Viaţa de Apoi, că vor avea o osândă dureroasă.

Transliteration: 

Waanna allatheena la yuminoona bialakhirati aAAtadna lahum AAathaban aleeman

Türkçe: 

Âhirete inanmayanlar var ya, onlar için biz korkunç bir azap hazırlamışızdır.

Sahih International: 

And that those who do not believe in the Hereafter - We have prepared for them a painful punishment.

İngilizce: 

And to those who believe not in the Hereafter, (it announceth) that We have prepared for them a Penalty Grievous (indeed).

Azerbaycanca: 

Axirətə inanmayanlar üçün isə şiddətli bir əzab hazırlamışıq!

Süleyman Ateş: 

Ahirete inanmayanlara da acı bir azab hazırlamışızdır.

Diyanet Vakfı: 

Ahirete inanmayanlara gelince, onlar için de elemli bir azap hazırlamışızdır.

Erhan Aktaş: 

Âhirete îmân etmeyenlere can yakıcı bir azâp hazırlandığını haber verir.

Kral Fahd: 

Ahirete inanmayanlara gelince, onlar için de elemli bir azap hazırlamışızdır..

Hasan Basri Çantay: 

Âhirete îman etmezler (e gelince:) onlar için de şübhesiz pek acıklı bir azâb hazırladığımızı (bildirir).

Muhammed Esed: 

ve ahirete inanmayanlara da kendileri için çok can yakıcı bir azap hazırladığımızı (haber vermektedir).

Gültekin Onan: 

Ve şüphesiz ahirete inanmayanlar için de acı bir azab hazırlamışızdır.

Ali Fikri Yavuz: 

Ahirete iman etmiyenlere de, acıklı bir azab hazırladığımızı haber verir.

Portekizce: 

E para aqueles que negam a outra vida, porém, temos preparado um doloroso castigo.

İsveççe: 

och [den varnar] för det plågsamma straff som Vi har i beredskap för dem som avvisar tron på livet efter döden.

Farsça: 

و برای آنان که به قیامت ایمان نمی آورند، عذابی دردناک آماده کرده ایم.

Kürtçe: 

وە بەڕاستی ئەوانەی کە باوەڕیان نیە بە ڕۆژی دوایی سزایەکی سەختمان بۆ ئامادەکردون

Özbekçe: 

Албатта, охиратга иймон келтирмайдиганларга, ўшаларга аламли азобни тайёрлаб қўйдик.

Malayca: 

Dan bahawa orang-orang yang tidak beriman kepada hari akhirat, Kami sediakan bagi mereka azab seksa yang tidak terperi sakitnya.

Arnavutça: 

e, atyre që nuk besojnë në jetën tjetër, u kemi përgatitur dënim të dhembshëm.

Bulgarca: 

и че за онези, които не вярват в отвъдния живот, сме приготвили болезнено мъчение.

Sırpça: 

а да смо за оне који у онај свет не верују - припремили болну патњу.

Çekçe: 

a že pro ty, kdož nevěří v život posmrtný, jsme připravili trest bolestný.

Urduca: 

اور جو لوگ آخرت کو نہ مانیں انہیں یہ خبر دیتا ہے کہ ان کے لیے ہم نے دردناک عذاب مہیا کر رکھا ہے

Tacikçe: 

Ва барои касоне, ки ба охират имон надоранд, азобе дардовар муҳайё кардаем.

Tatarca: 

Әмма ахирәт көненә ышанмаган кәферләргә рәнҗеткүче ґәзаблар хәзерләп куйдык.

Endonezyaca: 

dan sesungguhnya orang-orang yang tidak beriman kepada kehidupan akhirat, Kami sediakan bagi mereka azab yang pedih.

Amharca: 

እነዚያም በመጨረሻይቱ ዓለም የማያምኑት ለእነሱ አሳማሚ ቅጣትን አዘጋጅተንላቸዋል፤

Tamilce: 

இன்னும், “நிச்சயமாக எவர்கள் மறுமையை நம்பிக்கை கொள்ள வில்லையோ அவர்களுக்கு துன்புறுத்தக்கூடிய தண்டனையை தயார் செய்து இருக்கிறோம்” (என்று எச்சரிக்கிறது).

Korece: 

그러나 하나님은 내세를 믿지 아니한 자를 위해 고통스러운 벌을 준비하셨노라

Vietnamca: 

Riêng những ai không có đức tin nơi Đời Sau, TA đã chuẩn bị sẵn cho họ một hình phạt đau đớn.