Arapça:
فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَّاضِيَةٍ
Çeviriyazı:
fehüve fî `îşetir râḍiyeh.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
O gün kimin tartıları ağır basarsa o, hoşnut olacağı bir hayat içindedir.
Diyanet İşleri:
Ama tartıları ağır gelen kimse hoş bir hayat içinde olacaktır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
O, hoşnut, razı bir geçimdedir.
Şaban Piriş:
O, hoşnut olacağı bir hayat içindedir.
Edip Yüksel:
O, mutlu bir hayat içinde olacaktır.
Ali Bulaç:
Artık o, hoşnut olunan bir hayat içindedir.
Suat Yıldırım:
Memnun kalacağı bir hayata girer.
Ömer Nasuhi Bilmen:
İşte o, hoşnut (olacağı) bir yaşayıştadır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Evet o kişi, hoşnutluk verici bir yaşayış içindedir.
Bekir Sadak:
102:1
İbni Kesir:
O, hoş bir hayat içindedir.
Adem Uğur:
İşte o, hoşnut edici bir yaşayış içinde olur.
İskender Ali Mihr:
İşte o, razı olduğu bir yaşayış içindedir.
Celal Yıldırım:
O, memnun olacağı bir hayattadır.
Tefhim ul Kuran:
Artık o, hoşnut olunan bir hayat içindedir.
Fransızca:
il sera dans une vie agréable;
İspanyolca:
gozará de una vida agradable,
İtalyanca:
avrà una vita felice ;
Almanca:
so hat er ein angenehmes Leben.
Çince:
将在满意的生活中;
Hollandaca:
Zal een behagelijk leven leiden.
Rusça:
обретет приятную жизнь.
Somalice:
Wuxuu ku noolaan nolol raalli ah.
Swahilice:
Huyo atakuwa katika maisha ya kupendeza.
Uygurca:
تارازىسى ئېغىر كەلگەن (يەنى ياخشىلىقلىرى يامانلىقلىرىنى بېسىپ چۈشكەن) ئادەمگە كەلسەك، ئۇ كۆڭۈللۈك تۇرمۇشتا (يەنى نازۇنېمەتلىك جەننەتتە) بولىدۇ
Japonca:
幸福で満ち足りて暮らすであろう。
Arapça (Ürdün):
«فهو في عيشة راضية» في الجنة، أي ذات رضى بأن يرضاها، أي مرضية له.
Hintçe:
वह मन भाते ऐश में होंगे
Tayca:
เขาก็จะอยู่ในการมีชีวิตที่ผาสุข
İbranice:
הוא בחיים מאושרים
Hırvatça:
u ugodnom životu će živjeti,
Rumence:
un trai de mulţumire va afla.
Transliteration:
Fahuwa fee AAeeshatin radiyatin
Türkçe:
Evet o kişi, hoşnutluk verici bir yaşayış içindedir.
Sahih International:
He will be in a pleasant life.
İngilizce:
Will be in a life of good pleasure and satisfaction.
Azerbaycanca:
(Cənnətdə) xoş güzəran içində olacaq!
Süleyman Ateş:
O, memmun edici bir hayat içindedir.
Diyanet Vakfı:
İşte o, hoşnut edici bir yaşayış içinde olur.
Erhan Aktaş:
O hoşnut edici bir yaşayış içindedir.
Kral Fahd:
işte o, hoşnut edici bir yaşayış içinde olur.
Hasan Basri Çantay:
artık o hoşnuud (olacağı) bir yaşayışdadır.
Muhammed Esed:
kendisini mutlu bir hayat içinde bulacak;
Gültekin Onan:
Artık o, hoşnut olunan bir hayat içindedir.
Ali Fikri Yavuz:
Artık o, hoşnud bir hayattadır.
Portekizce:
Desfrutará de uma vida prazenteira.
İsveççe:
gå till ett liv i lycksalighet,
Farsça:
پس او در یک زندگی خوش و پسندیده ای است،
Kürtçe:
ئەوە ئەو کەسە لە گوزەرانێکی پەسەندا ئەبێت
Özbekçe:
Бас, у розилик ҳаётидадир.
Malayca:
Maka ia berada dalam kehidupan yang senang lenang.
Arnavutça:
ai do të jetë në jetën e kënaqur (në jetën e përhershme),
Bulgarca:
ще има живот в доволство,
Sırpça:
у угодном животу ће да живи,
Çekçe:
se octne v blaženém žití,
Urduca:
وہ دل پسند عیش میں ہوگا
Tacikçe:
Пас ӯ дар айши писандида бошад.
Tatarca:
Ул мөселман җәннәттә үзе разый булган рәхәт тормыштадыр.
Endonezyaca:
maka dia berada dalam kehidupan yang memuaskan.
Amharca:
እርሱ በምትወደድ ኑሮ ውስጥ ይኾናል፡፡
Tamilce:
அவர் திருப்தியான (சொர்க்க) வாழ்க்கையில் இருப்பார்.
Korece:
안락한 삶을 영위할 것이나
Vietnamca:
Y sẽ có được một đời sống hài lòng và toại nguyện (nơi Thiên Đàng).
Ayet Linkleri: