Arapça:
يَتِيمًا ذَا مَقْرَبَةٍ
Çeviriyazı:
yetîmen ẕâ maḳrabeh.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Yakınlığı olan bir yetime,
Diyanet İşleri:
Yahut, açlık gününde, yakını olan bir öksüzü, yahut toprağa serilmiş bir yoksulu doyurmaktır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Yakınlığı olan bir yetimi.
Şaban Piriş:
Yakınlığı olan bir yetimi,
Edip Yüksel:
Akraba bir öksüzü,
Ali Bulaç:
Yakın olan bir yetimi,
Suat Yıldırım:
Yakınlığı olan bir yetimi,
Ömer Nasuhi Bilmen:
(15-16) Karabet sahibi olan bir yetime. Veyahut yerlere serilmiş bir yoksula.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yakındaki bir yetimi,
Bekir Sadak:
Gunese ve onun isigina,
İbni Kesir:
Yakınlığı olan bir yetime,
Adem Uğur:
Yakınlığı olan bir yetime
İskender Ali Mihr:
Yakınlık sahibi (akraba) olan yetimi.
Celal Yıldırım:
90:14
Tefhim ul Kuran:
Yakın olan bir yetimi,
Fransızca:
un orphelin proche parent
İspanyolca:
A un pariente próximo huérfano,
İtalyanca:
un parente orfano
Almanca:
eines Waisen von der Verwandtschaft
Çince:
亲戚的孤儿,
Hollandaca:
Den wees, die ons verwant is.
Rusça:
сироту из числа родственников
Somalice:
Agoon kuu dhaw.
Swahilice:
Yatima aliye jamaa,
Uygurca:
ياكى ئاچارچىلىق كۈندە تۇغقانچىلىقى بولغان يېتىمگە ياكى توپىدا ياتقان مىسكىن (يەنى ھالى ناچار كەمبەغەل) گە تاماق بەرمەكتۇر،
Japonca:
近い縁者の孤児を,
Arapça (Ürdün):
«يتيما ذا مقربة» قرابة.
Hintçe:
मोहताज को
Tayca:
แก่เด็กกำพร้าที่เป็นญาติใกล้ชิด
İbranice:
(להזין) יתום בעל קרבת דם
Hırvatça:
siroče bliska roda,
Rumence:
o rudă orfană
Transliteration:
Yateeman tha maqrabatin
Türkçe:
Yakındaki bir yetimi,
Sahih International:
An orphan of near relationship
İngilizce:
To the orphan with claims of relationship,
Azerbaycanca:
Qohumluq əlaqəsi çatan bir yetimə.
Süleyman Ateş:
Akraba olan yetimi,
Diyanet Vakfı:
Yakınlığı olan bir yetime.
Erhan Aktaş:
Yakınlık sahibi olan yetimi,(1)
Kral Fahd:
Yakını olan bir yetimi
Hasan Basri Çantay:
yakınlığı olan bir yetime,
Muhammed Esed:
yakını olan bir yetimi,
Gültekin Onan:
Yakın olan bir yetimi,
Ali Fikri Yavuz:
Akrabalığı olan bir yetime...
Portekizce:
Ou parente órfão,
İsveççe:
en faderlös anförvant
Farsça:
به یتیمی خویشاوند،
Kürtçe:
بەھەتیوی خزم
Özbekçe:
Қариндош етимларга.
Malayca:
Kepada anak yatim dari kaum kerabat,
Arnavutça:
bonjakun e afërm
Bulgarca:
на сирак - роднина
Sırpça:
сироче блиског рода,
Çekçe:
sirotka příbuzného
Urduca:
کسی قریبی یتیم
Tacikçe:
хоса ба ятиме, ки хешованд бошад,
Tatarca:
якын кардәш булган ятимгә.
Endonezyaca:
(kepada) anak yatim yang ada hubungan kerabat,
Amharca:
የዝምድና ባለቤት የኾነን የቲም፤
Tamilce:
(யாருக்கு என்றால்) உறவினரான ஓர் அனாதைக்கு,
Korece:
친척의 고아들과
Vietnamca:
Một đứa trẻ mồ côi thân thích.
Ayet Linkleri: