Arapça:
وَإِذَا الْبِحَارُ سُجِّرَتْ
Çeviriyazı:
veiẕe-lbiḥâru süccirat.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Denizler ateşlendiğinde (suları çekilip, volkanlar halinde ateş püskürdüğünde),
Diyanet İşleri:
Denizler kaynaştırıldığı zaman;
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve denizler, coşup kabarınca.
Şaban Piriş:
Denizler kaynatıldığı zaman.
Edip Yüksel:
Denizler kaynatıldığı zaman,
Ali Bulaç:
Denizler, tutuşturulduğu zaman,
Suat Yıldırım:
Denizler ateşlenip kaynatıldığı zaman,
Ömer Nasuhi Bilmen:
81:4
Yaşar Nuri Öztürk:
Denizler kaynatıldığında,
Bekir Sadak:
Cehennem alevlendirildigi zaman
İbni Kesir:
Denizler kaynatıldığı zaman
Adem Uğur:
Denizler kaynatıldığında,
İskender Ali Mihr:
Ve denizler ateşlendiği zaman.
Celal Yıldırım:
Denizler birbirine karışıp kaynaştığında (veya ateş haline geldiğinde),
Tefhim ul Kuran:
Denizler, tutuşturulduğu zaman,
Fransızca:
et les mers allumées,
İspanyolca:
cuando los mares sean hinchados,
İtalyanca:
e ribollenti i mari,
Almanca:
und wenn die Meere angezündet/überflutet werden,
Çince:
当海洋澎湃的时候,
Hollandaca:
En als de zeeën zullen koken.
Rusça:
когда моря запылают,
Somalice:
Badahana la kululeeyo.
Swahilice:
Na bahari zikawaka moto,
Uygurca:
دېڭىزلار ئوت بولۇپ لاۋۇلدىغان چاغدا،
Japonca:
大洋が沸きたち,(漆?)れる時,
Arapça (Ürdün):
«وإذا البحار سجِّرت» بالتخفيف والتشديد: أوقدت فصارت نارا.
Hintçe:
और जिस वक्त दरिया आग हो जायेंगे
Tayca:
และเมื่อทะเลลุกเป็นไฟ
İbranice:
וכאשר הים יבער באש
Hırvatça:
i kada mora budu raspaljena
Rumence:
când mările se vor revărsa,
Transliteration:
Waitha albiharu sujjirat
Türkçe:
Denizler kaynatıldığında,
Sahih International:
And when the seas are filled with flame
İngilizce:
When the oceans boil over with a swell;
Azerbaycanca:
Dənizlər od tutub yanacağı (və ya dolub daşacağı) zaman;
Süleyman Ateş:
Denizler kaynatıldığı zaman,
Diyanet Vakfı:
Denizler kaynatıldığında,
Erhan Aktaş:
Denizler kaynatıldığı zaman,
Kral Fahd:
Denizler kaynatıldığında,
Hasan Basri Çantay:
Denizler ateşlendiği zaman,
Muhammed Esed:
ve denizler kaynadığında,
Gültekin Onan:
Denizler tutuşturulduğu zaman,
Ali Fikri Yavuz:
Bütün denizler kaynayıb birbirine karıştığı zaman,
Portekizce:
Quando os mares transbordarem,
İsveççe:
och haven fattar eld,
Farsça:
و هنگامی که دریاها مشتعل و برافروخته گردند
Kürtçe:
وە دەمێك کە دەریاکان ھەڵگیرسێنران (تێکەڵ کران)
Özbekçe:
Ва, вақтики, денгизлар аланга олиб ёнса.
Malayca:
Dan apabila lautan meluap-luap bercampur-baur;
Arnavutça:
dhe kur devet vlojnë,
Bulgarca:
и когато моретата закипят,
Sırpça:
и када мора буду распаљена
Çekçe:
až moře se povaří
Urduca:
اور جب سمندر بھڑکا دیے جائیں گے
Tacikçe:
ва чун дарёҳо оташ гиранд
Tatarca:
Вә дәрьяләр бер урынга түгелсәләр.
Endonezyaca:
dan apabila lautan dijadikan meluap
Amharca:
ባሕሮችም በተቃጠሉ ጊዜ፤
Tamilce:
இன்னும், கடல்கள் நிரம்பி வழிந்து பெருக்கெடுத்து ஓடும்போது (இவ்வுலகம் முடிவுறும்).
Korece:
바다가 물이 불어 넘쳐흐르며
Vietnamca:
Khi các biển dâng trào đầy những ngọn lửa.
Ayet Linkleri: