Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

8

Sûredeki Ayet No: 

50

Ayet No: 

1210

Sayfa No: 

183

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَلَوْ تَرَىٰ إِذْ يَتَوَفَّى الَّذِينَ كَفَرُوا ۙ الْمَلَائِكَةُ يَضْرِبُونَ وُجُوهَهُمْ وَأَدْبَارَهُمْ وَذُوقُوا عَذَابَ الْحَرِيقِ

Çeviriyazı: 

velev terâ iẕ yeteveffe-lleẕîne keferü-lmelâiketü yaḍribûne vucûhehüm veedbârahüm. veẕûḳû `aẕâbe-lḥarîḳ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Melekler, o kâfirlerin yüzlerine ve sırtlarına vura vura ve "Tadın bakalım cehennem azabını!" diye diye canlarını alırken hallerini bir görmeliydin.

Diyanet İşleri: 

Melekler, inkar edenlerin yüzlerine ve sırtlarına vurarak, "Yakıcı azabı tadın, bu, kendi ellerinizle yaptığınızın karşılığıdır" diyerek canlarını alırken bir görseydin! Yoksa Allah kullara asla zulmetmez.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Melekler, kafirlerin suratlarına ve sırtlarına vura vura canlarını alır ve şiddetle yakıcı azabı tadın derlerken bir görmeliydin onları.

Şaban Piriş: 

Görseydin o kâfirleri; melekler, olanların yüzlerine ve arkalarına vurarak: "Haydi Yakıcı azabı tadın!" (derken)

Edip Yüksel: 

İnkar edenlerin canlarını melekler alırken bir görseydin! Yüzlerine ve arkalarına (saldıran ve kaçan düşmanlarınıza) vuruyorlardı: "Tadın yakıcı azabı!"

Ali Bulaç: 

Melekleri, onların yüzlerine ve arkalarına vurarak: "Yakıcı azabı tadın" diye o inkar edenlerin canlarını alırken görmelisin.

Suat Yıldırım: 

Melekler o kâfirlerin yüzlerine ve arkalarına vurarak “Tadın bakalım cayır cayır yanmanın acısını!” diyerek canlarını alırken bir görmeliydin! [6,93]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve görecek olsan o zaman ki, melekler kâfir olanların canlarını alırlar, yüzlerine ve arkalarına vururlar, «Yangının azabını tadın!» (derler).

Yaşar Nuri Öztürk: 

Bir görseydin o küfre sapanları! Melekler canlarını alırken onların yüzlerine ve arkalarına vuruyorlardı: "Yangın azabını tadın."

Bekir Sadak: 

Allah katinda yeryuzunde yasayanlarin en kotusu, inkar edenlerdir. Onlar artik inanmazlar.

İbni Kesir: 

Bir görseydin sen

Adem Uğur: 

Melekler yüzlerine ve arkalarına vurarak ve &quot

İskender Ali Mihr: 

Ve kâfir olanları, vefat ettirilirken melekleri, onların yüzlerine ve arkalarına vururken ve “Yakıcı azabı tadın!” (derken) görseydin.

Celal Yıldırım: 

Bir de melekler o küfredenlerin yüzlerine ve arkalarına vura vura ve «tadın yakıcı azabı!» (diye diye) canlarını aldıklarını görmeliydin.

Tefhim ul Kuran: 

Melekleri, onların yüzlerine ve arkalarına vurarak: «Yakıcı azabı tadın» diye o küfredenlerin canlarını alırken görmelisin.

Fransızca: 

Si tu voyais, lorsque les Anges arrachaient les âmes aux mécréants ! Ils les frappaient sur leurs visages et leurs derrières, (en disant) : "Goûtez au châtiment du Feu .

İspanyolca: 

Si pudieras ver cuando los ángeles llamen a los que no han creído, golpeándoles en el rostro y en la espalda. Y: «¡Gustad el castigo del fuego de la gehena

İtalyanca: 

Se potessi vedere quando gli Angeli finiranno i miscredenti! Li colpiranno nel volto e tra le spalle e [diranno]: «Assaggiate il castigo del Fuoco ardente

Almanca: 

Und würdest du nur sehen, wenn die Kafir von den Engeln in den Tod befördert werden: sie schlagen ihnen auf die Vorder- und Rückenpartie und (sagen): "Kostet die Peinigung des Verbrennens!

Çince: 

众天神将鞭挞不信道者的脸部和脊背,而使他们死去,(并且说):你们尝试烈火的刑罚吧!当时,假若你看见他们的情状,。

Hollandaca: 

En zoo gij hadt gezien toen de engelen de ongeloovigen doodden; toen sloegen zij hunne aangezichten en hunne ruggen en zeiden tot hen: Gevoelt gij de pijn der verbranding?

Rusça: 

Если бы ты видел, как ангелы умерщвляют неверующих. Они бьют их по лицу и по спинам со словами: "Вкусите мучения от обжигающего Огня!

Somalice: 

Haddaad Aragto Markay Oofsan (Nafta ka qaadi) Malaa'igtu kuwii Gaaloobay oy ka Garaaci Wajiyadooda iyo Gadaashooda iyagoo ku Dhihi Dhadhamiya Cadaabka Gubidda (waxaad arki lahayd Arrin wayn).

Swahilice: 

Na laiti ungeli ona Malaika wanapo wafisha wale walio kufuru wakiwapiga nyuso zao na migongo yao, na kuwaambia: Ionjeni adhabu ya Moto!

Uygurca: 

پەرىشتىلەر (بەدرى ئۇرۇشىدا) كاپىرلارنىڭ جانلىرىنى ئېلىۋاتقاندا، ئۇلارنىڭ يۈزلىرىگە ۋە ئارقىلىرىغا ئۇرۇۋاتقانلىقىنى كۆرسەڭ ئىدىڭ (ئەلۋەتتە قورقۇنچلۇق ھالنى كۆرگەن بولاتتىڭ). (پەرىشتىلەر ئۇلارغا) «دوزاخنىڭ كۆيدۈرگۈچى ئازابىنى تېتىڭلار!» (دەيتتى)

Japonca: 

あなた(ムハンマド)はもし天使たちが不信心な者たちの(死にさいし)魂を取る時,その顔や背中を(如何に)打つかを見るならば(どうであろう)。(その時天使たちは言うであろう。)「火炙りの懲罰を味わえ。

Arapça (Ürdün): 

«ولو تَرى» يا محمد «إذ يتوفى» بالياء والتاء «الذين كفروا الملائكة يضربون» حال «وجوههم وأدبارهم» بمقامعَ من حديد «و» يقولون لهم «ذوقوا عذاب الحريق» أي النار وجواب لو: لرأيت أمرا عظيما.

Hintçe: 

और काश (ऐ रसूल) तुम देखते जब फ़रिश्ते काफ़िरों की जान निकाल लेते थे और रूख़ और पुश्त (पीठ) पर कोड़े मारते थे और (कहते थे कि) अज़ाब जहन्नुम के मज़े चखों

Tayca: 

“และหากว่าเจ้าเห็นขณะที่มลาอิกะฮ์เอาวิญญาณของบรรดาผู้ปฏิเสธศรัทธาอยู่นั้นพวกเขา จะตีใบหน้าของพวกเขา และหลังของพวกเขา และ(กล่าวว่า) พวกเจ้าจงลิ้มการลงโทษแห่งการเผาไหม้เถิด

İbranice: 

ולו ( רק יכולת ) לראות כשהמלאכים יוציאו את נשמות אלה אשר כפרו, ויחבטו על פניהם וגביהם: 'טעמו את עונש השריפה

Hırvatça: 

A da si samo vidio kad su meleci nevjernicima duše uzimali i po licima ih njihovim i straga udarali: "Iskusite patnju u ognju!"

Rumence: 

O, dacă i-ai vedea pe îngerii cum îi iau pe cei care tăgăduiesc, lovindu-i peste faţă şi spate. “Gustaţi osânda Pârjolului,

Transliteration: 

Walaw tara ith yatawaffa allatheena kafaroo almalaikatu yadriboona wujoohahum waadbarahum wathooqoo AAathaba alhareeqi

Türkçe: 

Bir görseydin o küfre sapanları! Melekler canlarını alırken onların yüzlerine ve arkalarına vuruyorlardı: "Yangın azabını tadın."

Sahih International: 

And if you could but see when the angels take the souls of those who disbelieved... They are striking their faces and their backs and [saying], "Taste the punishment of the Burning Fire.

İngilizce: 

If thou couldst see, when the angels take the souls of the Unbelievers (at death), (How) they smite their faces and their backs, (saying): "Taste the penalty of the blazing Fire-

Azerbaycanca: 

(Ya Rəsulum!) Kaş sən kafirləri mələklər onların üzünə və yanlarına vura-vura: “Dadın atəşin əzabını!” – deyib canlarını alanda görəydin!

Süleyman Ateş: 

Görseydin o inkar edenleri: Melekler, onların canlarını alırken yüzlerine ve kıçlarına vuruyorlar: "Haydi, yangın azabını tadın!" (diyorlardı).

Diyanet Vakfı: 

Melekler yüzlerine ve arkalarına vurarak ve "Tadın yakıcı cehennem azabını" (diyerek) o kafirlerin canlarını alırken onları bir görseydin!

Erhan Aktaş: 

Şâyet görüp tanıklık etseydin(1) eğer! Melekler, Kâfirlerin canlarını alırken, yüzlerine ve sırtlarına vuruyorlar(2) ve “Kavurucu azâbı tadın.” diyorlar.

Kral Fahd: 

Melekler yüzlerine ve arkalarına vurarak ve «Tadın yakıcı cehennem azabını» (diyerek) o kâfirlerin canlarını alırken onları bir görseydin!

Hasan Basri Çantay: 

Melekler, o kâfirlerin yüzlerine ve arkalarına vura vura ve «Tadın cehennem azabını» (diye diye) canlarını alırken görmeliydin!

Muhammed Esed: 

O, hakkı inkara şartlanmış olanları ölüme sürüklediği zaman, (nasıl olacak) bir görebilseydin: Melekler onların yüzlerine, sırtlarına vurarak: "Yakıp kavuran azabı tadın, bakalım!" (diyecekler),

Gültekin Onan: 

Melekleri, onların yüzlerine ve arkalarına vurarak: &quot

Ali Fikri Yavuz: 

Melekler, o kâfirlerin yüzlerine ve arkalarına vura vura ve : “- Tadın cehennem azabını” diyerek canlarını alırken bir görmeliydin!...

Portekizce: 

Ah, se pudésseis ver a ocasião em que os anjos receberão os incrédulos, esbofeteando-os, açoitando-os e dizendo-lhes:Provai o suplício do fogo infernal!

İsveççe: 

OM DU kunde se förnekarna av sanningen när änglarna i dödsögonblicket tar emot deras själar och slår dem i ansiktet och i ryggen, medan [de ropar]: "[Ni skall få] pröva förbränningens plåga,

Farsça: 

و اگر آن زمانی را که فرشتگان جان کافران را می ستانند، مشاهده کنی [می بینی] که بر چهره و پشتشان ضربات سنگینی می کوبند و [به آنان نهیب می زنند که] عذاب سوزان را بچشید!!

Kürtçe: 

وە ئەگەر دەتبینی کاتێک فریشتەکان گیانی بێ باوەڕان دەکێشن لەدەموچاوو پاشیان دەدەن و (پێیان دەڵێن) بچەژن سزای ئاگری سوتێنەر

Özbekçe: 

Агар фаришталар куфр келтирганларнинг жонини олатуриб, юзларига ва кетларига уриб: «Ёнғин азобини тотинг!

Malayca: 

Dan (amatlah ngerinya) kalau engkau melihat (wahai orang yang memandang), ketika malaikat mengambil nyawa orang-orang kafir dengan memukul muka dan belakang mereka (sambil berkata): "Rasalah kamu azab seksa neraka yang membakar".

Arnavutça: 

E sikur t’i shihje ti se si ua merrnin shpirtërat engjëjt – mohuesve, duke i rrahur në fytyrë dhe shpinë (para e pas) dhe duke (ju thënë): “Shijonie dënimin e zjarrit.

Bulgarca: 

И ако ти [о, Мухаммад] би видял, когато ангелите прибират душите на неверниците, как ги удрят по лицата и по гърбовете: “Вкусете изгарящото мъчение!”

Sırpça: 

А да си само видео кад су анђели узимали душе неверницима и по њиховим лицима их и страга ударали: „Искусите патњу у Огњу!“

Çekçe: 

Kéž bys mohl vidět, až andělé odvolají ty, kdož byli nevěřící, a budou je bít po tvářích a po zádech volajíce: 'Okuste nyní trestu spalujícího

Urduca: 

کاش تم اُس حالت کو دیکھ سکتے جبکہ فرشتے مقتول کافروں کی رُوحیں قبض کر رہے تھے وہ ان کے چہروں اور ان کے کولھوں پر ضربیں لگاتے جاتے تھے اور کہتے جاتے تھے “لو اب جلنے کی سزا بھگتو

Tacikçe: 

Агар бубинӣ он замонро, ки фариштагон ҷони кофиронро меситонанд ва ба рӯйҳову пушташон мезананд ва мегӯянд: «Азоби сӯзонро бичашед!»

Tatarca: 

Ий Мухәммәд г-м! Әгәр фәрештәләрнең кәферләр җаннарын алганнарыны күрсәң иде, әлбәттә, бер зур куркыныч эш күрер идең, фәрештәләр, кәферләрнең йөзләренә вә аркаларына сугалар вә: "Көйдергүче ґәзабны татыгыз!" – диярләр.

Endonezyaca: 

Kalau kamu melihat ketika para malaikat mencabut jiwa orang-orang yang kafir seraya memukul muka dan belakang mereka (dan berkata): "Rasakanlah olehmu siksa neraka yang membakar", (tentulah kamu akan merasa ngeri).

Amharca: 

እነዚያንም የካዱትን መላእክት ፊቶቻቸውንና ጀርባዎቻቸውን እየመቱ «የቃጠሎንም ስቃይ ቅመሱ» (እያሉ) በሚገድሏቸው ጊዜ ብታይ ኖሮ (አስደንጋጭን ነገር ታይ ነበር)፡፡

Tamilce: 

(நபியே!) வானவர்கள், நிராகரித்தவர்களை - அவர்களின் முகங்களிலும் முதுகுகளிலும் அடித்தவர்களாக - “எரிக்கக்கூடிய (நரக) தண்டனையை சுவையுங்கள்” (என்று கூறியவர்களாக) - உயிர் கைப்பற்றும்போது நீர் பார்த்தால் (அது ஒரு பயங்கரமான காட்சியாக இருக்கும்).

Korece: 

천사들이 불신자의 영혼을 앗아가는 것을 너희가 보리니 그 들의 얼굴과 뒤를 때리며 가로되 지글거리는 웅벌의 맛을 보라

Vietnamca: 

Giá như Ngươi (hỡi Thiên Sứ) thấy được cảnh tượng khi các Thiên Thần bắt hồn những kẻ vô đức tin bằng cách đánh vào mặt và lưng của chúng; và (các Thiên Thần bảo chúng): “Các ngươi hãy nếm lấy hình phạt của Lửa thiêu đốt!”