Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

77

Sûredeki Ayet No: 

21

Ayet No: 

5643

Sayfa No: 

581

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

فَجَعَلْنَاهُ فِي قَرَارٍ مَّكِينٍ

Çeviriyazı: 

fece`alnâhü fî ḳarârim mekîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Onu sağlam bir yerde oturttuk.

Diyanet İşleri: 

Sizi bayağı bir sudan yaratıp onu belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirmedik mi?

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Derken onu, karar edilecek kuvvetli bir yerde tutmadık mı?

Şaban Piriş: 

Ve suyu sağlam bir yere yerleştirmedik mi?

Edip Yüksel: 

Ve sonra onu iyi korunan bir yere yerleştirmedik mi?

Ali Bulaç: 

Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik.

Suat Yıldırım: 

Sonra da o meni nutfesini belirli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik. [23,13]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

İmdi onu bir sağlam karargâhta (bulunur) kıldık.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Onu dayanıklı karargâhta tuttuk.

Bekir Sadak: 

Orada yuksek yuksek sabit daglar var edip size tatli sular icirmedik mi?

İbni Kesir: 

Onu sağlam bir yere yerleştirdik.

Adem Uğur: 

İşte o suyu, sağlam bir yere yerleştirdik.

İskender Ali Mihr: 

Sonra onu sağlam bir yerde kararlı kıldık (yerleştirdik).

Celal Yıldırım: 

(21-22) Sonra onu belirlenmiş bir vakte kadar sağlam bir karargâhta bulundurmadık mı ?

Tefhim ul Kuran: 

Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik,

Fransızca: 

que Nous avons placée dans un reposoir sûr, ,

İspanyolca: 

que hemos depositado en un receptáculo seguro,

İtalyanca: 

che depositammo in un sicuro ricettacolo

Almanca: 

Dann machten WIR sie in einem gefestigten Aufenthaltsort,

Çince: 

. 我把它放在一个坚固的安息之所,

Hollandaca: 

Dien wij in eene zekere bewaarplaats stelden.

Rusça: 

и не поместили ее в надежном месте

Somalice: 

Markaasna yeellay meel ilaashan.

Swahilice: 

Kisha tukayaweka mahali pa utulivu madhubuti?

Uygurca: 

ئۇنى بىز مەلۇم ۋاقىتقىچە (يەنى تۇغۇلغۇچە) پۇختا ئارامگاھ (يەنى بەچچىدان) دا قىلدۇق

Japonca: 

われはそれを,安泰な休み所(子宮)に置いた,

Arapça (Ürdün): 

«فجعلناه في قرار مكين» حريز وهو الرحم.

Hintçe: 

फिर हमने उसको एक मुअय्यन वक्त तक

Tayca: 

แล้วเราได้ให้เข้าไปอยู่ในที่อับมั่นคง (มดลูก)

İbranice: 

(והלא) הנחנו את זה במקום בטוח, (ברחם)

Hırvatça: 

koju na pouzdano mjesto stavljamo

Rumence: 

pe care am pus-o într-un vas trainic

Transliteration: 

FajaAAalnahu fee qararin makeenin

Türkçe: 

Onu dayanıklı karargâhta tuttuk.

Sahih International: 

And We placed it in a firm lodging

İngilizce: 

The which We placed in a place of rest, firmly fixed,

Azerbaycanca: 

Biz onu möhkəm bir yerdə (ana bətnində) saxladıq,

Süleyman Ateş: 

Onu sağlam bir karar yerine koyduk.

Diyanet Vakfı: 

İşte o suyu, sağlam bir yere yerleştirdik.

Erhan Aktaş: 

Sonra onu korunaklı bir yere yerleştirdik.

Kral Fahd: 

İşte o suyu, sağlam bir yere yerleştirdik.

Hasan Basri Çantay: 

Onu sağlam bir yerde tutub da,

Muhammed Esed: 

(rahmin içinde) sağlam bir şekilde muhafaza ettiğimiz (bir sıvıdan),

Gültekin Onan: 

Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik.

Ali Fikri Yavuz: 

Sonra o suyu, sağlam bir yerde (rahimde) sakladık,

Portekizce: 

Que depositamos em um lugar seguro,

İsveççe: 

som Vi sedan lämnade i [skötets] säkra förvar

Farsça: 

پس آن را در جایگاهی استوار قرار دادیم

Kürtçe: 

ئەمجا خستمانە جێگایەکی پتەوەوە

Özbekçe: 

Бас, уни мустаҳкам қароргоҳга жойламадикми?

Malayca: 

Lalu Kami jadikan air (benih) itu pada tempat penetapan yang kukuh,

Arnavutça: 

të cilin e kemi vendosur në vend të sigurtë,

Bulgarca: 

И я сложихме на сигурно място

Sırpça: 

коју на поуздано место стављамо

Çekçe: 

již vložili jsme na místo bezpečné

Urduca: 

اور ایک مقررہ مدت تک،

Tacikçe: 

Ва онро дар ҷойгоҳе устувор қарор надодем,

Tatarca: 

Ул суны койдык бала ятак урынга, аны анда урнаштырдык.

Endonezyaca: 

kemudian Kami letakkan dia dalam tempat yang kokoh (rahim),

Amharca: 

በተጠበቀ መርጊያ ውስጥም (በማሕፀን) አደረግነው፡፡

Tamilce: 

ஆக, உறுதியான ஓர் இடத்தில் நாம் அதை வைத்தோம்,

Korece: 

하나님은 그 정액을 안전한 곳에 두었으되

Vietnamca: 

TA đã đặt nó trong một chỗ vững chắc.