Arapça:
وَإِذَا الرُّسُلُ أُقِّتَتْ
Çeviriyazı:
veiẕe-rrusülü üḳḳitet.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Elçiler, tayin edilen vakitlerine erdirildikleri zaman,
Diyanet İşleri:
Peygamberlere ümmetleri hakkında şahidlik vakitleri bildirildiği zaman;
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve peygamberler toplanınca.
Şaban Piriş:
Rasûller toplandığı zaman
Edip Yüksel:
Ve elçilere randevu verildiği zaman,
Ali Bulaç:
Ve resuller de (şahitlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman
Suat Yıldırım:
Resullere ümmetleri hakkında şahitlik vakitleri belirlendiği zaman; beklenen kıyamet kopmuştur.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve o zaman ki, peygamberlere mahdut bir müddet verilmiş olur.
Yaşar Nuri Öztürk:
Resuller vakte bağlandığında,
Bekir Sadak:
77:16
İbni Kesir:
Peygamberlerin vakti geldiği zaman,
Adem Uğur:
Peygamberlerin (ümmetleri hakkında şahitlik) vakti tayin edildiği zaman (artık kıyamet kopmuştur).
İskender Ali Mihr:
Ve o zaman resûllere vakit bildirilmiştir.
Celal Yıldırım:
Peygamberler (belli bir günün) belirlenmiş vaktinde (şâhidlik için) biraraya getirildiği zaman..
Tefhim ul Kuran:
Ve peygamberler de (şahidlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman
Fransızca:
et que le moment (pour la réunion) des Messagers a été fixé ! ...
İspanyolca:
cuando se fije a los enviados su tiempo:
İtalyanca:
e sarà indicato il momento ai Messaggeri!...
Almanca:
und wenn den Gesandten ein Termin festgelegt wird,
Çince:
当众使者被定期召集的时候,
Hollandaca:
En als den gezanten een tijdstip zal zijn aangewezen, om te verschijnen en getuigenis tegen hun eigen volk af te leggen.
Rusça:
когда посланникам будет установлен срок.
Somalice:
Oo Rasuulladii la kulmiyo (iyo Dadkoodii).
Swahilice:
Na Mitume watakapo wekewa wakati wao,
Uygurca:
پەيغەمبەرلەرگە (ئۇلار بىلەن ئۈممەتلىرى ئارىسىدا ھۆكۈم چىقىرىلىشقا) ۋاقىت بەلگىلەنگەن چاغدا (ۋەدە قىلىنغان قىيامەت مەيدانغا كېلىدۇ)
Japonca:
使徒たちが定められた時に召集される時,
Arapça (Ürdün):
«وإذا الرسل أُقتت» بالواو وبالهمزة بدلا منها، أي جمعت لوقت.
Hintçe:
और जब पैग़म्बर लोग एक मुअय्यन वक्त पर जमा किए जाएँगे
Tayca:
และเมื่อบรรดาร่อซูลถูกรวมไว้ตามเวลาที่กำหนด
İbranice:
והשליחים יוזמנו ביחד במועד שנקבע
Hırvatça:
i kada se poslanici u određeno vrijeme okupe.
Rumence:
când trimişilor un răgaz le va fi dat!
Transliteration:
Waitha alrrusulu oqqitat
Türkçe:
Resuller vakte bağlandığında,
Sahih International:
And when the messengers' time has come...
İngilizce:
And when the messengers are (all) appointed a time (to collect);-
Azerbaycanca:
Peyğəmbərlərə (öz ümmətlərinə şahidlik etmək üçün bir qədər) möhlət veriləcəyi zaman,
Süleyman Ateş:
Elçilere vakit belirlendiği zaman:
Diyanet Vakfı:
Peygamberlerin (ümmetleri hakkında şahitlik) vakti tayin edildiği zaman (artık kıyamet kopmuştur).
Erhan Aktaş:
O resûllere vakit belirlendiğinde;
Kral Fahd:
ve peygamberlerin (ümmetleri hakkında şahitlik) vakti tayin edildiği zaman (artık kıyamet kopmuştur).
Hasan Basri Çantay:
peygamberlerin muayyen vakti geldiği zaman,
Muhammed Esed:
ve bütün elçiler belirlenen bir vakitte toplanmaya çağırıldıkları zaman...
Gültekin Onan:
Ve resuller de (şahitlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman,
Ali Fikri Yavuz:
(Kıyamette ümmetlerine şahidlik etmek için) peygamberler belirli bir vakitte bir araya getirildikleri zaman,
Portekizce:
E quando os mensageiros forem citados!
İsveççe:
och timmen slår då sändebuden kallas fram [för att vittna].
Farsça:
و آن زمان که وقت حضور پیامبران [برای گواهی بر امت ها] معین شود.
Kürtçe:
وە ساتێک کە کات وشوێنی دیارکراو دانرا بۆ پێغەمبەران لەگەڵ ئوممەتەکانیاندا
Özbekçe:
Ва вақтики, Пайғамбарларга вақт белгиланса.
Malayca:
Dan apabila Rasul-rasul ditentukan waktunya untuk dipanggil menjadi saksi terhadap umatnya, (maka sudah tentu manusia akan menerima balasan masing- masing).
Arnavutça:
dhe kur të dërguarit (pejgamberët) do të caktojnë kohën (e tubimit).
Bulgarca:
и когато за пратениците бъде определено време
Sırpça:
и када се посланици окупе у одређено време.
Çekçe:
až čas poslům bude stanoven -
Urduca:
اور رسولوں کی حاضری کا وقت آ پہنچے گا (اس روز وہ چیز واقع ہو جائے گی)
Tacikçe:
ва он гоҳ ки паёмбаронро вақте муъайян шавад.
Tatarca:
Вә кыямәт булгач, өммәтләренә гуаһлык бирү өчен пәйгамбәрләргә вакыт билгеләнер, шул билгеләнгән вакытка пәйгамбәрләр вә барча өммәтләр хөкемгә җыелырлар.
Endonezyaca:
dan apabila rasul-rasul telah ditetapkan waktu (mereka).
Amharca:
መልክተኞቹም ወቅት በተደረገላቸው ጊዜ፡፡
Tamilce:
இன்னும், தூதர்கள் (மறுமையில் அவர்களுக்கான குறிப்பிட்ட நேரத்தில் ஒன்று சேர்வதற்காக) நேரம் குறிக்கப்படும்போது,
Korece:
선지자들이 약속된 시간에 모이게 되는 때
Vietnamca:
Khi các Sứ Giả được gọi tập kết vào một thời điểm đã định.
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: