Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

74

Sûredeki Ayet No: 

52

Ayet No: 

5547

Sayfa No: 

577

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

بَلْ يُرِيدُ كُلُّ امْرِئٍ مِّنْهُمْ أَن يُؤْتَىٰ صُحُفًا مُّنَشَّرَةً

Çeviriyazı: 

bel yürîdü küllü-mriim minhüm ey yü'tâ ṣuḥufem müneşşerah.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Hayır, onlardan her kişi kendisine açılmış sayfalar verilmesini istiyor.

Diyanet İşleri: 

Hayır; her biri önüne açılıvermiş sahifeler verilmesini ister.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Hayır, onların herbiri, ister ki apaçık sahifeler verilsin onlara.

Şaban Piriş: 

Belki de onların her biri (gökten inip) önlerine açılmış bir sahife verilmesini istiyorlar.

Edip Yüksel: 

Hayır, onlardan her biri, kendisine özel olarak açılmış sayfalar verilmesini ister.

Ali Bulaç: 

Hayır; her biri, kendisine açılmış sahifelerin verilmesini ister.

Suat Yıldırım: 

Bu beyler, bu öğütle yetinmeyip üstelik her biri kendisine mahsus özel kitap, özel ferman isterler!

Ömer Nasuhi Bilmen: 

74:50

Yaşar Nuri Öztürk: 

İçlerinden her kişi de istiyor ki, kendisine açılıp saçılmış sayfalar verilsin.

Bekir Sadak: 

Ve nedamet ceken nefse yemin ederim.

İbni Kesir: 

Hayır, onlardan her biri, önüne açılıvermiş sahifeler verilmesini ister.

Adem Uğur: 

Daha doğrusu onlardan her biri, kendisine, (önünde) açılmış sahifeler (ilâhî vahiy) verilmesini istiyor.

İskender Ali Mihr: 

Hayır, onların hepsi, kendileri için yazılmış sahifeler gelmesini ister.

Celal Yıldırım: 

Hayır, onlardan her kişi kendisine açık sâhifeler verilmesini isterler.

Tefhim ul Kuran: 

Hayır

Fransızca: 

Chacun d'eux voudrait plutôt qu'on lui apporte des feuilles tout étalées.

İspanyolca: 

Todos ellos quisieran que se les trajeran hojas desplegadas.

İtalyanca: 

Ciascuno di loro vorrebbe che gli fossero dati fogli dispiegati.

Almanca: 

Nein, sondern jeder Mann von ihnen will, daß ihm entfaltete Schriften zuteil werden.

Çince: 

不然,他们中的每个人都希望获得一些展开的天经。

Hollandaca: 

Maar ieder van hen wilde, dat hem een bijzonder besluit van God zou toekomen.

Rusça: 

Но ведь каждый из них желает получить развернутые свитки.

Somalice: 

Haddana wuxuu dooni midkasta oo ka mida warqado Qoran (kitaab).

Swahilice: 

Ati kila mmoja katika wao anataka apewe nyaraka zilizo funuliwa.

Uygurca: 

بەلكى ئۇلاردىن ھەر كىشى ئۆزىگە ئوچۇق سەھىپىلەر بېرىلىشىنى خالايدۇ (يەنى ئۇلار اﷲ نىڭ مۇھەممەد ئەلەيھىسسالامغا نازىل قىلىنغان كىتابىدەك كىتاب نازىل قىلىنىشىنى تەمە قىلىدۇ)

Japonca: 

いや,かれらはそれぞれ開かれた書巻が授けられることを望んでいる。

Arapça (Ürdün): 

«بل يريد كل امرىء منهم أن يؤتى صحفا منشرة» أي من الله تعالى باتباع النبي كما قالوا: لن نؤمن لك حتى تنزل علينا كتابا نقرؤه.

Hintçe: 

असल ये है कि उनमें से हर शख़्श इसका मुतमइनी है कि उसे खुली हुई (आसमानी) किताबें अता की जाएँ

Tayca: 

แท้จริงแล้วทุกคนในหมู่พวกเขาต้องการที่จะมีแผ่นกระดาษกางแผ่ยืนมาให้แก่เขา

İbranice: 

אבל, כל אחד מהם רוצה שיתנו לו מגילות פרושות

Hırvatça: 

Naprotiv, svaki bi čovjek među njima htio da mu se daju listovi rašireni.

Rumence: 

Ba, fiecare dintre ei ar vrea să i se aducă suluri desfăşurate!

Transliteration: 

Bal yureedu kullu imriin minhum an yuta suhufan munashsharatan

Türkçe: 

İçlerinden her kişi de istiyor ki, kendisine açılıp saçılmış sayfalar verilsin.

Sahih International: 

Rather, every person among them desires that he would be given scriptures spread about.

İngilizce: 

Forsooth, each one of them wants to be given scrolls (of revelation) spread out!

Azerbaycanca: 

Xeyr, onların hər biri özünə (göydən) nazil olmuş səhifələr verilməsini istəyər.

Süleyman Ateş: 

Hayır, onlardan her kişi kendisine açılan sahifeler verilmesini istiyor.

Diyanet Vakfı: 

Daha doğrusu onlardan her biri, kendisine, (önünde) açılmış sahifeler (ilahi vahiy) verilmesini istiyor.

Erhan Aktaş: 

Hayır! Onların tamamı, kendileri için yazılmış sahifeler gelmesini ister.

Kral Fahd: 

Daha doğrusu onlardan her biri, kendisine, (önünde) açılmış sahifeler (İlâhî vahiy) verilmesini istiyor.

Hasan Basri Çantay: 

Evet, onlardan herkişi kendisine neşredilecek sahîfeler verilmesini ister.

Muhammed Esed: 

Evet, hepsi kendilerine açılmış, açıklanmış vahiyler verilmesi gerektiğini iddia ederler!

Gültekin Onan: 

Hayır

Ali Fikri Yavuz: 

Doğrusu, onlardan her biri (Allah tarafından) kendisine okuyacak olduğu ayrı kitablar dağıtılmasını istiyor, (ki orada peygambere iman etmek gerektiğine dair Allah’ın emrini bulsun).

Portekizce: 

Porém, cada um deles quereria receber (agora) páginas abertas (com a revelação).

İsveççe: 

Men [i stället för att lyssna till uppenbarelsen] begär de, var och en av dem, att få [en egen] lättförståelig Skrift!

Farsça: 

بلکه هر کدام از آنان توقع دارد نامه هایی سرگشاده [از سوی خدا] دریافت دارد!

Kürtçe: 

بەڵکو ھەموو یەکێك لەوان ئەیەوێت چەندەھا نامەی کراوەی بۆ بنێردرێ(لە خواوە کە بڕوا بە موحەممەد ﷺ بهێنێت)

Özbekçe: 

Балки улардан ҳар бири ўзига нашр қилинган саҳифалар берилишини ирода қиладир.

Malayca: 

(Mereka tidak merasa cukup dengan peringatan itu) bahkan tiap-tiap seorang di antaranya mahu supaya diberi kepadanya lembaran surat yang terbuka (yang diturunkan dari langit untuk dibaca oleh mereka sendiri).

Arnavutça: 

Po! Çdonjëri nga ata do të kërkojë që t’i jepet rregjistri i qartë (nga Zoti).

Bulgarca: 

И всеки от тях иска да му се даде разясняващата книга.

Sırpça: 

Напротив, сваки би човек међу њима хтео да му се дају раширени листови.

Çekçe: 

Věru, chce každý z nich, aby svitky rozevřené mu byly přineseny?

Urduca: 

بلکہ اِن میں سے تو ہر ایک یہ چاہتا ہے کہ اُس کے نام کھلے خط بھیجے جائیں

Tacikçe: 

балки ҳар як аз онҳо мехоҳад, ки номаҳое ку шода ба ӯ дода шавад.

Tatarca: 

Бәлки алардан һәрбересе телидер Аллаһудан һәрберсенә ачык хат бирелмәкне. Ягъни мөшрикләр: "Аллаһ безгә һәрберебезгә кәгазь иңдерсә, ул кәгазьгә: Мухәммәд хак пәйгамбәр, Коръән Минем китабым, дип язылган булса, иман китерер идек", – диделәр.

Endonezyaca: 

Bahkan tiap-tiap orang dari mereka berkehendak supaya diberikan kepadanya lembaran-lembaran yang terbuka.

Amharca: 

ይልቁንም ከእነርሱ እያንዳንዱ ሰው ሁሉ የተዘረጉ ጽሑፎችን እንዲስሰጥ ይፈልጋል፡፡

Tamilce: 

மாறாக, அவர்களில் ஒவ்வொரு மனிதனும் விரிக்கப்பட்ட (வேத) ஏடுகள் தனக்கு தரப்பட வேண்டும் என்று நாடுகிறார்கள்.

Korece: 

실로 이들 각자는 펼쳐진 성서가 그들에게도 내려지기를 원하고 있느뇨

Vietnamca: 

Đúng hơn, mỗi tên trong bọn chúng mong muốn rằng mình sẽ được trao cho những tờ kinh được trải ra.